22.Bölüm

Dayanamadım yeni bölüm yazdım.Çok beklettim sizi yaaa :/

İyi okumalar :*

~~~~~~~~

Yutkundum.Yapacağım tek şey yutkunmaktı.Gülebilirdim,sevinçten ağlayabilirdim ama bunları eve sakladım.Evde bağırır çağırır,deli gibi gülerdim.Evet,öyle yapardım sanıyorum.Belki de,Batuhan duyardı.Çünkü ben anırmaktan da daha fazlasını yapıyorum yani.Duyarsa da,camları,balkonları falan kapatır herhalde.Gizem'de odadan kaçar.

Evin önüne geldiğimizde,hemen bahçeye girdim.Gizem arkamdan kapıyı kapatınca,nedense aklıma dün gelmeyen şey geldi.

"Gizem!"dedim ona dönüp,soran gözlerle bana baktı.

"Ben fake hesap açmıştım ya.Poyraz olarak."dedim gizemli bir ses tonuyla.

"Evet?"dedi Gizem.

"Batuhan,bana,yani Poyraz'a;sevgilin nasıl diye sormuştu!"deyince,Gizem'den bir çığlık koptu.

"Ne!Poy-"sözünü bitirmeden,ağzını kapadım.Kız fena bağırıyor,duyar Poyrazlar vallahi.

"Deli misin kızım?Ne bağırıyorsun?"

"Ya belki sevgilisinden ayrılmıştır ha?"

"Bilmem.Artık o fake hesabı da kullanamam,Biliyorsun,Batuhan Poyraz'a sormuştu.Yoo demişti Poyraz'da.Ya da ona benzer şeyler.Neyse ama o gün..."

"Kes sesini!Anladık.O gün öpüşmüştünüz falan filan."dedi Gizem elini sallayrak.Kapıya yöneldi ve zile bastı.Annem kapıyı açınca,gülümsedik ve ayakkabılarımızî çıkarıp,içeri girdik.

Hemen ellerimi yıkayıp,odama girdim.Sevinç çığlıkları atmaya başladım.Kahkaha attım.Hoplamaya,zıplamaya başladım.

"N'oluyor kızım yaa?"dedi Gizem yatağa yatıp,kulaklarını kapatırken.Sustum ve ona yaklaşıp,sessizce fısıldadım.

"Bana ne dedi biliyor musun?"dedim ellerimi çırparak.

"Kim ne dedi?"dedi Gizem,gözlerini ovuşturarak.

"Batuhan.Dedi ki...Ayy,bana iltifat etti."dedim ve saçlarımı savurdum.

"Ne dedi ne dedi?"dedi Gizem,yatakta oturur pozisyonuna geçerek.

"Ağlayınca gözlerinin rengi çok güzel oluyor,yüzün çok tatlı oluyor."deyip,yeniden kahkaha atmaya başladım.Bana Gizem'de katılınca,o tiz çığlık seslerimiz camları çatlattı.Yok,yok şaka.Olmadı öyle bir şey ama her an olabilir.

En sonunda sustuk.Bende derin bir iç çektim.

"Kanka.Ben artık Poyraz'ı sevmiyorum.Şu illu çocuğu seviyorum ben.İlk onu gördüm hem.Sarışın falan böyle.Tatlı çocuk."deyince Gizem,gülümsedim.

"Eğer sevgili olursanız,Ekin'i illu sembolleri sevgisinden kurtar.Çocuğun sonu kötü.Allah'a falan inanıyormjş aferin de,sen yine de sevgili olunca falan yanında namaz kıl,Kur'an falan oku.Çocuk imana gelir,o illu sembollü üstlerini de atar.Sende yakarsın üstlerini falan."deyince,Gizem kahkaha attı.

"Olur,olur yaparım da,daha tanışmadık bile."

"Olsun,tanışırsınız.O hapşırır,sen 'çok yaşa'dersin o balkona çıkıp,etrafına bakınır,aklımı kaçırdım galiba'der,yeniden etrafına bakınır.Sen de içinden 'bu çocuk aklımı kaçırdım diye düşünüyorsa,niye hala etrafına bakınıyor?'dersin.O da seni gör-"

"Ses kes Irmak.Lan şimdi düşündüm de,siz sevgili olsanız,ondan sonra evlenseniz,çocuklarınız olsa,size nasıl tanıştınız diye sorsa,bunları anlatacaksın.Çocuklar da belki her önüne gelen ve hapşuran insana çok yaşa der.Belki onlarda bu şekilde ilişkiye başlar."deyince kıkırdadım.

"Hayır.Bu tanışma hikayesi sadece bize ait!Çaldırtmam kimseye."dedim yapmacık kızgınlıkla,sonra kıkırdadım.

"Hmm tamam."dedi ve gülümsedi Gizem'de.Dolaba yönelip,mavi renk,üstünde tavşancıklar olan pijamamı alıp,yatağa fırlattım.

"Banyo mu yapacaksın?"dedi Gizem.Kafamı salladım.Daha sonra duşa girdim.Uzun bir duş alıp,çıktım.

"Gözlerini kapa."dedim Gizem'e.

"Telefondayım ve elimde telefon olunca,hiçbir yere bakmam."dedi Gizem.

"Hıı"deyince,hemen yüzünü yastığa kapadı Gizem.Gülümsedi, ve giyinmeye başladım.Gizem kafasını kaldırdı,derin bir nefes aldı ve geri yastığa koydu.

"Tamam,giyindim."deyince Gizem hemen önüne döndü.

"Ayy,Öldüm!"dedi Gizem.

"Ehehe.Hadi iyi geceler."dedim.

"Ne iyi geceleri yaa.Saat daha on."

"Yatağa kon."dedim ve uykuya daldım.

•~•~•~•~•~•~•

Gizem beni dürtünce,gözlerimi açtım.Hala karanlıktı.

"Mesaj geldi telefonuna."dedi ve haince gülümsedi.Gözlerimi devirdim ve telefonu açtım.Saat 4:38.Ve bilinmeyen numaradan bir mesaj.Mesajı açtım.

"Selam :*"yazmış.

"Sen kimsin?"

"Sapığınım :)"

"İyi sabahlar."dedim ve telefonumu kapadım.Bir de sapığım mı var benim?

~•~•~•~•~•~•~•

Yüzüme su dökülünce,yerimden fırladım.

"Lan gerizekalı Gizem.Senin ağzına dıt dıt ."gözlerimi açıp,kafamı kaldırdım.A-oo.

"Sen ne dedin daha demin?"dedi babam ellerini beline koyarak.Erkekler ellerini beline koymasın yaa.Kız gibi duruyorlar.

"Ne dedim ben?"dedim ve ayağa kalktım.Sonra devam ettim."Uyku sersemiyim baba şuan.Ne dediğimi bilmiyorum."dedim.Aslında pek yalan söylemiş sayılmam.

"Şimdilik affettim.Bir daha öyle bir şey duyarsam..."dedi ve işaret parmağını salladı.Onu takmadan,başka bir soru sordum.

"Gizem nerede?"dedim.

"Bahçede."deyince,saçlarımı hemen kurutup,giyindim ve iki sandviç ve meyse suyu alıp,bahçeye indim.

Salıncağa oturdum.Gizem bir bana,bir elimdekilere baktı.Bir sandviçi elimden çekip,karışık meyve suyunu da eline aldı.Bende öbür sandviçten bir ısırık aldım.Meyve suyumun da pipetini takıp,ondan da bir yudum aldım.

"Burak dediğin çocuk değil mi o?"dedi Gizem.Gösterdiği yere bakınca,meyve suyunu püskürttüm.Sonra öksürmeye başladım.Gizem sırtıma vurunca,öksürmem geçti.

"Sağol."dedim.İçimde kötü bir his vaar!

O sırada da,Poyraz,Ekin ve Batuhan çıktı.Ekin düzelmiş.Demek ki o kadar kötü dövmemişiz.Ama şimdi üzüldüm çocuğa yine.Bu sefer üstünde de mavi bir T-shirt var.Üstünde de illu işareti falanda yok.İçim ısındı bu çocuğa şimdiden.

Batuhanlar,Burak'ı görmemezlikten gelip,yürümeye başladılar.Burak telefonunu çıkardı.Sonra telefonu kulağına götürdü.Konuşurken,arada sırada daha uzaklaşmamış olan Batuhan'a bakıyordu.Kesin bir şey olacak,kesin!

O sırada telefonuma mesaj geldi.Açıp,baktım.

"Günaydın :)"Ah,sapığım atmış yine.

"Saat 13:24 -,-"desim ve yolladım.

"Tünaydın o zaman.Naber?"

"Güle gülee."yazdım ve telefonumu kapadım.Üç-beş kere titredi telefon.Sonra ses kesildi.

Burak'ın yanına iki erkek geldi ve yürümeye başladılar. Bir yerde koştular,sonra yine yürümeye başladılar.Ayağa kalktım.

"Takip ediyoruz."dedim Gizem'e.

"Kimleri?"dedi Gizem ayağa kalkarak.

"Burak ve çetesi,Batuhanların gittiği yerden gidiyor.Bir şey olacak."deyince Gizem,yutkundu ve 'tamam'dedi.Sandviçimi alıp,hemen yedim ve dışarı çıktık.Bayağı uzaklaştıkları için koştuk.Yakınlaştığımızda,sessiz sessiz yürümeye başladık.

Şehrin bilinmedik yerlerindeydik şu an.Issız sokaklar,harabe evler...İyiki de öğleydi.En sonunda,Batuhanlar Buraklara döndüler.Bizde hemen bir evin bahçesine saklandık.Kafamı biraz kaldırdım.Gizem'de kaldırdı ve izlemeye başladık.Kalbim küt küt atıyordu.Pek yakın olmadığımız içim,maalesef ki sesleri duyamıyorduk.

Birden Batuhan ellerini salladı.Galiba "Hoop"diyordu.Burak'ın yanındaki bir adam öne çıkınca,gözlerimi pörtlettim.Adamın elinde bıçak vardı.Ya,nedir Batuhan'ın,Burak'tan çektiği!Ve benim.

Batuhan,adamın bıçaklı elinin,bileğini tuttu ve ters çevirdi.O sırada adama kafa attı.Bir yerine tekme attı ve adam o tekmeyle yere düştü.İşte benim adamım Batuhan!Dövüşmeye bak be!!

Poyraz'da diğer bir adamla dövüşmeye başladı.Eli bıçaklı adam da,bıçağı yere attı ve Ekin'e doğru ilerledi.Ya,niye kavga ediyorlardı bunlar?

Batuhan'la da Burak.Aoooo.

Burak yavaş,yavaş Batuhan'a ilerledi.Batuhan'ı ilk bir itti ama çocuk yerinden bir santim bile kıpırdamadı.O meşhur,yarım ağız gülümsemesinden birini yaptı ve mest oldum.

Burak geriye gitti,tam yere eğilecekken,Batuhan,Burak'ın tam kafasına tekme çaktı.Burak,yerden kalktı.Elinde bıçakla!Birden ayağa kalktım.Burak,Batuhan'a iyice yaklaşıyordu.Şimdi numara yapma zamanı!

Yola çıktım ve kendimi yere attım.Yine kötü şeyler düşünmeye başladım ve ağlamaya başladım.Sonra çığlık attım.Hemen Gizem geldi. Burak,elindeki bıçağı yere fırlattı ve benim biraz ilerime geldi bıçak.Burak bana gelmeye başladı.Batuhan,Ekin ve Poyraz'da öyle.

"Senin ne işin var burada?"dedi Burak.

"İyi misin?"dedi Batuhan.

"Hayır!"diye bağırdım.

"Ah,Irmak?Ne oldu canım?"deyince Burak,afalladım.Canım mı?

"Canım mı?Bana bu tür şeyler deme!"dedim."Bacağımı oynatamıyorum!"dedim sonra da.

"Hangi bacağın?"dedi Ekin.Solu gösterdim.Burak,sol bacağımı tutunca,sinirle çığlık attım.

"Sen dokunma bana!"dedim ve sağ bacağımla,onu ittim.Burak,sendeledi biraz ama toparlayıp,bana doğru eğildi ve saçlarımı okşadı.Kaşlarımı çattım.

"Dokunma bana diyorum sana!Kıt mısın?"deyince kafa salladı Burak.Deli edecek bu çocuk beni!Elimi tutunca,diğer elimle ilerideki bıçağa uzanmaya çalıştım.Ucuna deyince,parmağımla yakınlaştırdım bıçağı ve tuttum.Bileğime götürdüm.

"Bana bir daha dokunursan,kendime zarar veririm.Seni sevmiyorum!"deyince,geri çekildi.Bende bıçağı çektim bileğimden.Gizem'de gözleri fal taşı gibi açılmış,bana bakıyordu.Kimse görmeden ona göz kırptım.Derin bir nefes aldı o da.

"Beni sevmiyor musun?"dedi Burak.

"Hayır, sevmiyorum!Ve bir daha kavga ederseniz,sizi öldürürüm!"dedim.Burak kahkaha attı.

"O seni ilgilendirmez."deyince gözlerimi devirdim.

"Senden,nefret,ediyorum!"deyince,gülümsemesi falan yüzünden silindi.

"Ama ben seni seviyorum."

"Umurumda değil!"

"Başkasını mı seviyorsun?"

"Evet!"dedim ve ağzımı kapadım.Şimdi bir de ağzımı açınca,Batuhan diye bağırırsam,sonum kötü.

"Kimi peki?"dedi Burak.

"Seni ilgilendirmez."dedim elimin arasından.

"Anladım kimi sevdiğini."dedi sinirle.

"Anlamadım.Ben buradaki kimseyi sevmiyorum!"yalaan.

Herkes şaşırdı.Niye şaşırıyorsunuz lan?

"Öyle mi?"dedi Burak.Yine gözlerimi devirdim.

"Evet."dedim hızlıca.

"Adı ne o şanslı kişinin?"deyince yutkundum.İsim düşün,isim.Aklıma niye hiç erkek ismi gelmiyor benim.

"Sana ne."dedi Batuhan,Burak'a.Burak,Batuhan'a döndü.

"Başka isim diyeceğinden mi korkuyorsun?"deyince sinirden bağırdım.Ve ayağa kalktım.

"Ya,yeter be!Nereden geldik bu konulara biz yaa!Birisini seviyorsam seviyorum.Seni ilgilendirmiyor!"dedim ve sol bacağımı seke seke yürüdüm ve bir taşa oturdum.Gizem'e baktım.Dudağını ısırdı.

"Huh!"dedi Gizem.Yutkundum.

"Batuhan'ı mı seviyorsun?"dedi Poyraz.Ona döndüm.Neeeeeeeeee?

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top