4. Bölüm

Elçi

♢

Karinya Düklüğü

 Yaz Başkenti: Nerisa

♢

Karalis Kontesi Ravenna Reyne-Karalis yanında Marinalı bir kadınla Karinya'nın Yaz Sarayı'na gelmişti. Muhafızlar, Ravenna'nın gelişini hemen Karinya Düşesi'ne bildirmişlerdi.

Ravenna'nın kardeşi olan Karinya Düşesi, dük olan oğluna haber vermeden kardeşini dairesine çağırmıştı.

Mavi ve yeşil renklerinin hakim olduğu, beyaz mobilyalarla döşeli odasındaydı. Kırklı yaşlarının başında olan kadının kızıl-kahve saçlarında beyazlar vardı. Yeşil elbisesinin etekleri kardeşi gelince yerinden kalktığında yerleri süpürdü.

Saçları ablasından daha koyu bir tonda olan Ravenna onun neredeyse aynısıydı. Karinya Düşesi ile arasında beş yaş vardı. Karlisya'nın kontlarından biriyle evliydi. Kardeşinin aksine bir ülkenin hükümdarı değildi. Hükmetme arzusu ve hırsı, kardeşinden çok daha azdı. Dizlerini kırarak selam verdi. Birkaç adım arkasındaki siyah saçlı kadın da onu izledi. Ravenna konuştu. "Düşes Rasenna."

Düşes Rasenna ise başını hafifçe öne eğdi. "Raven."

Kontes ardından ablasına doğru ilerledi ve ona sarıldı. Siyah saçlı kadın ise geriden onları izledi.

"Nasılsın?" diye sordu Karinya Düşesi. Konuşmaları devam ederken gözleri geride kalan kadını buldu. "Elçi Theodora."

"Düşes." dedi Theodora hızla.

"Gelmene çok sevindim." dedi Düşes Rasenna gülümseyerek. Ardından ekledi. "Fakat bu kadar erken gelmeni beklemiyordum. Korintos'taki görevin bitti mi?"

"Aylar önce bitti." diye yanıt verdi Theodora akıcı Rencesiyle. Söylediği birkaç kelimede bile Rasenna onun dil bilgisinin kusursuz olduğunu anlamıştı. "Kral Theodemir'in ve nişanlısı Octavia'nın izniyle Korintos'ta biraz daha kaldım. Renmar ve Korintos ticaretinin sorunsuz ilerlediğinden emin oldum."

"Hazır olmana sevindim. Kıtanın geleceği söz konusu ve senin bize yardımcı olmanı istiyorum." Karinya Düşesi birkaç cümlesiyle planlarını aylardır hazırladığını hissettirmişti.

"Bir Marinalı her zaman her şeye hazırlıklıdır." dedi Theodora gülümseyerek. "Marina Kralı'nın izniyle kıtanın her yerini dolaşabilme hakkına sahibim. Sizin istediğiniz yere her an gidebilirim."

"Ve karşılığında?" diye sordu Rasenna. Hem ona hem de kardeşine bakarak.

Theodora gülümsedi. "Marina yaptığım her şeyden haberdar olacak. Marinalı muhafızlarım dışarıdalar. Yine de güvenliğim için sizden muhafız isteyeceğim. Ayrıca tıpkı Marina gibi siz de yaptığım her şeyden haberdar olacaksınız. Şimdi söyleyin, Düşes, nereye gideceğim? Ne yapacağım? Yeni görevim nedir?"

Düşes Rasenna beyaz sandalyesinin yanındaki masadan bir kağıt aldı. "Karlisya'ya yazacağım mektubu gözden geçirmekle başlayabilirsin."

Theodora, Rasenna'nın ona uzattığı mektubu okurken Kontes Ravenna sessizce ikisini izliyordu. Theodora'nın gözleri kısıldı. Pembe dudaklarını birbirine bastırdı. "Karlisya veliahtını yeğeninizle evlendirmek istiyorsunuz."

Rasenna başıyla onayladı. "Stelgon Kontesi Diane Rivierra. Annemin abisinin torunu. Ben buraya geldiğimde Stelgon bölgesini yanımda getirdim ve o bölgenin yönetiminde kuzenim vardı. Kuzenim üç yıl önce öldü, yerine büyük kızı Diane geçti."

Theodora mektubu ona uzattı ve aklına takılan soruları sordu. "İmparator bunu kabul edecek mi?"

Bu kez konuşan Kontes Ravenna oldu. "Edecektir. Diane oğlundan sadece bir yaş büyük, bunu sorun edeceğini sanmıyorum. Ayrıca Diane, yönetim konusunda bilgi sahibi ve önemli bir bölgenin kontesi. Ve elbet, Diane yanında Stelgon'u götürecek."

Theodora ellerinin titremesini gizledi. Siyah saçlarını yüzünün önünden çekti. "Karinya Dükü olan oğlunuz bu konuda ne diyor?"

Ravenna ablasına baktı. Ablasının yüzünde yeniden bir gülümseme belirdi. "Augustus'un hükümdar olduğu doğru fakat hatırlatırım, Elçi, ben de bir yıl öncesine kadar onun naibesiydim. Ve halkın seçimiyle Karinya yöneticisi oldum. Bir kalendim. Oğlum bir yıl önce taç giydi. Yine de konseyinin başı benim ve ayrıca onun danışmanıyım. Yani dediklerimi dikkate alacaktır."

Theodora endişesini gizlemeye çalıştı. "Stelgon önemli bir bölge, Stelgon'u Karlisya'ya vermeniz Karlisya'yı daha çok güçlendirecektir. Karlisya hala efsane peşinde, kıtayı birleştirmeyi düşünüyor ve açıkçası, Düşes, bu fikir beni korkutuyor. Ya Stelgon, İmparator Arianus'un Kayıp Kral olmasını sağlarsa?"

"Endişeni anlıyorum." dedi Düşes Rasenna. "Bir Marinalı olarak efsanelerin gerçekleşmediğini biliyor olmalısın. Karlisya güçlü olabilir ancak deniz ticaretinde size, doğuya giden yolda  bize muhtaç. Altı yıl önce İmparator Arianus'la aramızda bir tartışma yaşandı, biliyor olmalısın. Raetya istilasına karşı onlarla birlik olmadım. Kendi iç meselelerimizle ilgileniyordum. Raetya'yı yenseler de Arianus hala bana düşman. Bir ittifak peşindeyim."

Theodora düşüncelerini bu kez gizledi. Sadece bir ittifak mı? Düşesin açık kahverengi gözlerinde hırsın parıldadığını görebiliyordu. Başka bir şeylerin peşindeydi. 

Bu sadece kıtanın en büyük ülkesini kendine müttefik yapmak değildi.

"Anlıyorum." diye yanıtladı yine de. "Size yardım edeceğim. Ancak Karlisya'nın merkezi tehlikeli, sizden güvenliğimi arttırmanızı istiyorum."

"Oldu bil." diye yanıtladı Rasenna.

Theodora yerinde kımıldandı. "Ayrıca... benden tam olarak ne istiyorsunuz?"

"Karlisya'da olan her şeyi bize haber etmen. Diane bir Stelgonlu, yine de dil konusunda yardımına ihtiyacı olacaktır. Eğer bir imparatoriçe olacaksa Karlisya'da konuşulan diğer dilleri de bilmeli. Eğitim, tarih, sanat ve ilimde bilgili. Ticarette ona yardımcı olabilirsin. Ulaklar hazır. İstersen bu haberleri aynı anda Marina'ya gönderebilirsin."

Theodora başını salladı. Yutkundu. "Kendime ait bir daire istiyorum, Karia'da yani. Diğer elçiler gibi hanlarda değil, sarayda konaklamak istiyorum. Marinalı muhafızlarıma zarar gelmemesini istiyorum ve gerektiğinde benimle gönderdiğiniz Karinyalıların benim isteğimle beni yalnız bırakmalarını istiyorum."

"İstediğin gibi olsun." Rasenna'nın yüzündeki ifade değişse de bozuntuya vermedi.

"Bitmedi." dedi Theodora sözlerine devam ederek. "Marina'ya gideceğim vakitler olacak. O vakit muhafızlarınız beni yalnız bırakmalı. Asıl görevim ülkeme, Düşes. Lafı dolandırmayacağım, Marina'ya göndereceğim her bilgiden haberiniz olmayacak fakat sizi temin ederim, istediklerinizi yapacağım ve sizi yaptıklarım konusunda bilgilendireceğim."

Rasenna bunu da kabul etti. "Kardeşim Ravenna bana seni önerdi. Ona güvenirim. İkinizin güvenimi boşa çıkarmayacağını düşünüyorum."

Theodora, neden ben, diye sormadı. Nedenini biliyordu.

"Savaşçı bir ülke değiliz, Düşes." diye konuşmaya başladı yeniden. "Marina'yla bugün itibariyle müttefik olduğunuzu size hatırlatmak isterim. Eğer Marina'ya bir savaş açılırsa bize birlik göndermekle yükümlüsünüz. Ayrıca benimle ve Kontes Diane ile gelecek muhafızları ve çalışanları iyice araştırmanızı öneririm. Bana yapacakları her hareket ülkeme yapılmış sayılacaktır. Savaşçı bir ülke olmadığımızı biliyorsunuz fakat denizlere hakimiz ve Kral birkaç gün önce Kaspin Denizi'nin en ünlü korsanlarından birinin kızıyla nişanlandı. Elbet bu kutlamaya siz de davetlisiniz."

Son dedikleri sadece bir davetten ibaret değildi. Sahip olduğu korsanları da söylüyordu. Eğer, diyordu söylemediği kelimelerde. Ters bir işe kalkışırsanız ortada size bağlı bir deniz kıyısı kalmaz.

"Geleceğim." diye yanıt verdi Rasenna. "Ve dediklerine uyacağım."

"Son bir şey daha, Düşes Rasenna." dedi Elçi Theodora. Yürümeye başladı. Düşes'in dairesinin balkonu Ren Körfezi'ne bakıyordu. Görünmeyen yerlerde ise Marina'nın adaları vardı.

Balkona çıktığında ona doğru gelen deniz ve rüzgarın kokusu ona ülkesini hatırlattı. Bir süre daha Marina'ya dönemeyecekti. Karlisya'nın başkentinin denize kıyısı da yoktu.

"Yaşamım ve ölümüm artık sizin ellerinizde." dedi kokuyu içine çekerken. Gözleri kapalıydı, sanki Marina'ya yakın olan bu havayı doya doya içine çekmek istiyordu. Gözlerini açtı. "Ve ölümüm yıkımınız olur. Bu yüzden Karlisya'ya benimle gelecek insanlar arasında birkaç hekim ve şifacı bulunmasını öneririm."

Rasenna ona bakarak konuştu. "Karlisya İmparatoru Arianus'a ve Stelgon Kontesi Diane'a Marina'daki kutlamadan önce haber verilecek. Diane, kutlamadan birkaç hafta sonra Karlisya'ya gidecek."

Theodora'nın az önceki temkinli ve tehditkar ses tonu değişti. "Kral Theodemir'in kutlamasına gideceğinizi söylüyorsunuz. Sizinle gelebilir miyim? Ayrıca Kontes Diane de bizimle gelebilir. Marina Kralı onu görmüş olur."

"Elbette." diye yanıt verdi Rasenna. "Karlisya'dan gelecek yanıtı beklemeden Marina'ya doğru yola çıkarız. O vakte dek sarayımızda misafirsin."

Theodora ona doğru döndü. "Beni seçtiğinize pişman olmayacaksınız."

Rasenna bundan emindi.

Theodora kıtadaki ülkelerin neredeyse hepsinin dilini bilen tek kişi değildi. Zaten Rasenna'nın onu seçme nedeni sadece bu değildi.

Aynı zamanda genç kadın usta bir politikacıydı. Sarayda eğitim almıştı. Sarayları biliyordu. Ve Rasenna onu küçüklüğünden beri tanıyordu.

♢

~Karinya, Rasenna ve Ravenna kardeşler ve Elçi Theodora hakkındaki düşünceleriniz neler?

~Sizce Karinya Düşeni neyin peşinde olabilir?

Fikirlerinizi benimle paylaşmayı unutmayın. İlk kez bu tarz bir kurgu deniyorum ve bu yüzden yorumlarınızı daha fazla merak ediyorum.

09.07.2017, 13.27

06.11.2020