-3-

Elif evden çıktı. Otobüsüne bindi. O esnada ise Soner beyde kendi arabasına bindi. Otobüs 5-10 dkya hareket edecekti.

Nihayet otobüs hareket etmeye hazırlanıyor du. Elif annesiyle vedalaşıyordu.

- Bak kızım orda teyzeni üzmek yok tamam mı?

- Anne... Ben ilkokul çocuğumuyum?

- Hayır ama 90 yaşınada gelsen benim ilk bebeğimsin.

- Neyse anne otobüs hareket etmek üzere hadi görüşürüz.

Elif annesiyle sarılırken gözünden yaş geliyordu. Otobüs hareket ediyordu.

- Anne otobüs hareket ediyor. Gitmem lazım görüşürüz.

Elif koşarak otobüse bindi valizini otobüse koymuşlardı.

Otobüs Izmir 'e doğru hareket etmeye başladı. Yolculuk güzel gidiyordu. Bir anda otobüsün önünü bir araç kesti.

Elif müzik dinliyordu. Ne olduğunu anlamadı. Yerinden oynamadı. Istifini bozmadan;

- Ne oluyor şoför bey?

- Efendim siz sakin olun.

Soner bey içeri girdi. Heryere göz gezdirdi. Elif 'i göremiyordu. Otobüsü gezdiginde Elif 'i yere doğru kaymış bir vaziyette gördü. Elif Soner bey ile göz göze geldiğinde;

- Ne oluyor Soner bey ? Siz neden buradasınız ?

- Elif konuşmamız lazım.

- Ne konuşacağız ?

Soner bey elini Elif 'e uzattı;

- Benimle gel Elif.

- Hayır Soner bey gelemem sizinle.

- Beni zorlama.

- Neye Soner bey?

Soner bey Elif 'i kucağına aldı. Elif bas bas bağırıyordu.

- Yardım edin lütfen imdaaaaaaatt...

- Bağırma Elif.

Otobüs şoförü kılını bile kıpırdatmadı.

- Yolcularımı rahatsız ediyorsunuz lütfen terk edin otobüsü.

Soner bey alaycı ve sırıtarak;

- Peki şoför bey.

Dedikten sonra şoföre göz kırptı. Aslında herşeyi Soner bey planlamıştı. Otobüs şoförüyle anlaşmış otobüsün önünü kesip Elif 'i alıp kaçıracaktı. Tüm planı buydu.

Soner bey Elif 'i kucağından indirdi. Elif kaçmak için direniyordu. Soner bey kolundan tutup arabaya kadar sürüklemişti. En sonunda;

- Eğer bu arabaya binmezsen Elif....

- Ne yaparsınız ?

- Annen avcumun içinde Elif.

- Beni annemle tehditmi ediyorsunuz ?

- Bu sadece uyarıdır.

- Ya şimdi bu arabaya bineceksin yada annenle son görüşmenizi yapmış olacaksın.

- Allah kahretsin seni.

Elif arabaya usulca biner. Yol boyu hiç sesi çıkmaz. Sessizliği bozan Soner bey oldu.

- Eee sesinde çıkmıyor konuş birazda neşelenelim.

- Allah sizin cezanizi versin.

- Öyle deme canım yaa.

- Pislik herif. Iş gorusmen falan yoktu hepsi bir komploydu değilmi ?

- Afferim zeki kız.

- Senden utanıyorum.

Soner bey Elif 'e bakıp sırıtıyordu. En sonunda dağlık bir yere geldiler. Soner bey arabadan indi özellikle inip Elif'in kapısını açmıştı.

- Hadi bakalım kül kedisi layık olduğun yere geldik.

- Iğrenç herif. Allah belanı versin.

- Bela okumayı birakta içeri girelim.

Ikisi beraber içeri girdiler. Soner bey ve Elif oturma odasına doğru yöneldiler. Elif koltukta oturuyordu. Soner bey odaya Elif 'i koyduktan sonra bi müddet başka yerde durdu.

Bir süre sonra...☆

- Canım ben geldim.

- ....

- Telefonunu arabada unutmuşsun onu getireyim dedim.

- Ver şu telefonu be.

- Şşşş sakin ol. Annen arıyor bak.

- Annem mi?

- Evet tatlım. Şimdi ben bu telefonu sana veriyorum ve sende annene ' Yoldayim anneciğim otobüste uyuya kalınca aradığını görmemiştim' diyorsun. Anlaştıkmı?

- Peki.

Soner bey telefonu açıp hoparlörü açtı.

- Alo anne.

- Alo Elif. Nerdesin sen kızım neden bu kadar geç arıyorsun beni ?

- Ne oldu kızım ?

- Anne sanırım bilgisayarımı açık unuttum. Onu kapatırmısın ?

- Tamam kızım. Görüşürüz.

- Görüşürüz annecim.

Elif telefonu kapattı. Normalde Elif annesinin kapatmasını beklerdi.

Songül birşeyler sezmişti ki yüzü düşmüştü.

- Ne oluyor acaba. Elif ne olursa olsun benden önce telefonunu hiç kapatmazdı.

Elif ile Soner bey uzun bir süre sessizliklerini korudular. En sonunda Soner bey;

- Acıktınmı Elifciğim ?

- Açlıktan ölürüm ama yinede ağzıma bir lokma almam.

- Öyle deme Elif yaa.

- Allah 'ın cezası herif.

Soner bey dışarı çıktı. Odun kırıyordu. Elif Soner bey arkasını döndüğü zamanı fırsata çevirmek istiyordu.

Kapıya çıktı Elif. Soner bey arkasını dönmüş odun kırarken Elif 'i hiç fark etmedi. Elif ayakkabılarını giyerek hiçbir ses çıkarmayarak yola çıkacaktı.

Elif telefonunu yanına aldı. Televizyon sehpasının üstünde bir tane daha telefon vardı. Ne olur olmaz diye o telefonu da yanına aldı. Kapıya yöneldi.

Şanslıydı ki Soner bey arkasını dönmüştü. Elif sessiz adımlar ile dışarı çıkmayı başardı. Kapıdan çıkarken ses çıkarmıştı. Hemen kendini yere attı. Soner bey telaş ile Elif 'e bakmaya gitti. O sırada Elif ise hemen kaçtı.

Evden fazla uzaklaşmamıştıki arkasına sürekli bakıyordu. Dağlık alandaydi ve kaçacak bir yerde yoktu. Arkasına baktığında Soner beyin ' Elif neredeysen gel buraya bak söz birşey yapmayacağım Elif.'

Elif bu sefer daha dikkatli bir şekilde önüne bakarak kaçmaya başladı. Kaçıyordu, kaçıyordu ve yine kaçıyordu. En sonunda karşısına çeşmenin önünde mola vermiş bir araba gördü. Elif arabanın yanına yaklaştığında kimseyi göremedi bu sefer de arabanın arka tarafına bindi.

Kafasını yere çöktü ve gizlice saklanmaya başladı. Bir ara kafasını kaldıracağı zaman bir adamın arabaya yaklaştığını gördü. Adam arabaya binecegi zaman Soner beyin;

- Merhaba beyfendi.

- Merhaba ?

- Buralarda kahverengi gözlü ve siyah kısa saçlı bir kadın gördünüzmü ?

- Hayır görmedim.

- Peki teşekkürler.

- Rica ederim. Ama numaranızı alayım belki yolda görürsem size haber veririm.

Elif bu lafı duyunca telaşa kapıldı. Arabadan  çıkmak istiyordu. Ama çıkarsa Soner beye yakalanacaktı. Ama çıkmazsada bu adam Elif 'i ele verecek. Elif düşündü ve çıkmamaya karar verdi. O sırada Elif hapşuruverdi.

- Arabada karınızmı var ?

- Yoo. Kimse yok arabada.

Soner bey ve arabanın şoförü Savaş arabanın arka kapısını açtılar. Açtıklarında yere doğru çökmüş bir kadın gördüler.

- Sizde kimsiniz ?

Elif kafasını hafifçe yukarı kaldırınca Soner bey onu tanıdı.

- Elif ? Yok artık.

-...

- Hemen in arabadan beni rezil ettin.

Elif arabadan indi. Soner bey elini kafasına koymuş saçından tutmuş çekiyordu.

- Beyefendi kusurumuza bakmayın. Karım biraz hastada.

- Karımmı ?

- Evet karıcım.

Dedi Soner bey kısık bir ses ile.

- Neyse beyfendi kusurumuza bakmayın lütfen.

- Önemli değil.

Savaş Elif 'in ağladığını fark edince birşeyler olduğunu anlamıştı. Arkadan Soner beyin Elif 'in saçını tuttuğunu da fark edince içinden " Kesin bir şey var kesin." Diye ic geçirdi.

- Neyse hadi biz evimize gidelim karıcım.

Soner yolda bilerek Elif 'in elini tutuyordu. Savaş da Soner kıllanmasın diye arabasını bırakıp yürüyerek onları takip ediyordu.

En sonunda eve vardılar. Soner bey hemen;

- Geç içeri geç.

- ....

Savaş bu lafı duyunca kesin birşey olduğunu fark etti.

Evden ses gelmiyordu. Savas yine ic geçirerek ' belkide hiçbirşey yoktu. Ben aşırı tepki verdim.' Dedikten saliseler sonra evden çığlık sesleri geliyordu.

- Imdaaaaaaaat yardım edin. Lütfen yardım edin.

- Bağırma lan bağırma.

- Soner yalvarıyorum sana bırak ne olur.

- Onu elalemin arabasına binip kacmamayi dusunecektin.

- Imdatttttt ne olur yardım edin. Yalvarıyorum bırak Soner.

Sonunda çığlık sesleri bitti. Savaş dışarıda evi izliyordu. Bu sessizlik hiç hayra alamet değildi. Birkaç dakika sonra Soner dışarı çıktı. Savaş Soner 'e yakalanmamak için biryerde saklandı.

En sonunda Soner evden gitti. Savaş 'ı hiç fark bile etmemişti. Soner gittikten sonra evin içine girecekti. Bu seslerin doğru olup olmadığından emin olmalıydı.

Savaş eve girdi. Dolu odası vardı. Sırasıyla odaları gezdi. Ilk girdiği oda yatak odasıydı. Ikinci girdiği oda salondu. Sonraki banyo ve tuvaletti. Sonraki oturma odasıydı.

Ev iki katlıydı. Savaş ikinci kata çıktı. Sadece 4 oda vardı. Sırasıyla gezmeye başladı. Ilk oda genç bi kız odasıydı. Orada zincirli bir halde bi kız vardı. Ağzı bantlı. Baygın hatta bir ölü gibi yatıyordu.

Savaş yanına koştu. Bu kız arabasından inen kız değildi. Savaş zincirleri açmanın bir yolunu ararken sehbanin üstünde duran anahtarı gördü. Hemen anahtarı alıp zincirleri kopardı. Kızı orada bıraktı. Diğer odaları gezmeye başladı.

Bi odaya girdi ve orda da bi kız vardı. O Elifti...

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top