PAKİSTAN
Sabah erkenden kalkıp Lajita teyze ve Ashvik amcayla vedalaştım. Havaalanına gelmemelerini söylesemde onlar beni bırakmadı. Yol kısaydı. Oraya gittiğimde saat daha 15.00 idi. Rohini'nin kaldığı mahalleyi aramaya yarın başlayacağım. Kendime kalıcak bir pansiyon buldum ve yerleştim. Rohini'n adresini fotoğrafını yabi yarın bana lazım olacak her şeyi üst üste koydum. Farha bana Rohini'nin neden buraya geldiğini kimseye söylemediğini ve banada aala söylemeyeceğini söylemediğinde hemen aklıma bir plan gelmişti. O planı uygulayacaktım.
____
Sabah erkenden kalkıp Rohini'nin oturduğu hint mahallesini aramaya başladım. Kimse bilmiyordu. Yokda bir Hintli ile karşılaştım. Neyseki o bana tarif etti. Mahalleye gittiğimde kendimi Delhi'deymiş gibi hissettim. Yine o garip his içime yerleşmişti. Birkaç kişiye Rohini'nin fotoğrafını gösterdim ve orada oturduğunu teyot ettim. Kapı numarasına baktım ve tam karşımdaki ev olduğunu farkettim. Hemen kapıyı çaldım. Ama açan yoktu. Bir teyze "O şurdaki okulda çocuklarla oynuyodur şu an." Dedi. Çocuklarla mı oynuyordu bu kız hukuk okumuştu ve şimdi bir buçuk senelik avukat olması gerekiyordu. Bir avukatın çocuklarla oynayacak vakti olduğunu sanmıyorum. Okula gittim. Sınıfları dolaştım ama Rohini yoktu. Okulun bahçesine çıktım. Arkası dönük bir kız yere oturmuş çocuklarla oynuyordu. Hemen gittim. "Rohini?" Dedim. Bana yüzünı döndü. Evet bu Rohini'ydi. Kafasını sanki yabancı bir isim duymuş gibi hareket ettirdi. Yoksa bu kız hafızasını mı kaybetmişti? "Rohini?" Dedi. "Sen Rohini değil misin?" Dedim. "Ben Rohini değil miyim? Eğer ben Rohini isem ve sen beni tanıyorsan soyadı mı da bilirsin." Dedi. Farha'nın anlattığından çok daha zeki bir kızdı anlaşılan. "Şey bilmiyorum çünkü. Ben kendimi tanıtayım." Dedim bir çırpıda. Ayağı kalktı iki kolunu birbirine geçirdi ve bir ayağını öne uzattı. Sadece o değil tüm çocuklar bunu yaptı. "Ben Rahul senaristim." Dedim. Rohini birden "Sende şu saçma hikayenin sonunu merak eden salak senaristlerdensin dimi. Çok beklersin son mon yok." Dedi. Evet ben o salak senaristlerdendim ama bunu ona söyleyemezdim ve bu kız çok açık sözlüydü. "Ha-hayır. Ben Pakistan'daki hintlilerin hayatıyla ilgili bir belgesel film yapmak istiyorum. Ve ilk olarak genç hintlilerin burada yaşayışlarını nasıl sürdürdüklerini neden burada yaşadıklarını araştırıyorum ve buradaki en genç kişi sensin. Ben en genç kim diye sorduğumda seni söylediler. Rohini sensin yani.Bu arada ne hikayesi?" Dedim bilmemezlikten gelerek. Neden bilmiyorum ama Rohini'ye yalan söylemek hoşuma gitmemişti. Rohini "Boşver hikayeyi. Yani sen röportaj yapıcaksın. Lakin ben şu an çocuklarımla oynuyorum. İstersen bize katılabilirsin." Dedi gülümseyerek. Çocuklar evet evet diye bağrışıyorlardı. "Peki" dedim ve çantamı bir kenara koydum. Rohini çocuklarla çok eğleniyordu. Bir anda bana döndü. "Ha bu arada burda benden başka Rohini yok zaten memnun oldum tanıştığımıza Rahul." Dedi. Ve bir çocuğun elinden tuttu "Buda senin adaşın." Dedi gülerek. Daha sonra çocukları bırakıp bahçede dolaşarak konuşmaya başladık. "Rohini kaç senedir buradasın?" Diye sordum. "2 buçuk sendir." Dedi. "Peki neden buraya geldin?" "Okumak için." "Hangi bölüm?" "Hukuk okudum." "Peki burda çocuklarla...?" Rohini güldü. "Çocuklar benim arkadaşım onlarla oynamayı seviyorum. Avukatlığı bırakıp öğretmen olmadım. Sadece bazı günler gelip onlarla oynuyorum. Bazem derslerine giriyorum her günümü adliyede geçiremem ya zaten 1 aylık izindeyim." Dedi. "Peki burda zor olmuyor mu kendi şehrinden belki köyünden ülkenden uzaksın. Tamam çok uzak değil ama ne biliyim zorlan mıyormusun? Sürekli bu mahallede olsan anlarım kendini hindistanda hissedersin ama burası Pakistan ve sokaklarında geziyorsun. Onların vatandaşlarını savunuyorsun. Ve burası müslüman bir ülke din açısından zorlanmıyor musun?" Dedim. Rohini güldü. "Kendi ülkemden uzakmış gibi hissetmiyorum burda herkes bana ülkemi yaşatıyor. Ve din konusunda zorlanmıyorum çünkü bende müslümanım.aslında büyük büyük babam Pakistan'lıymış. Yani özüm buralı. Ve kim haklıysa onu savunurum hangi milletten olursa olsun" Dedi. Şasırmıştım. Rohini müslümandı. Farha bunu bana söylememişti. Gerçi niye söylesindi. "Böyle düşünen biri müslüman olabilir zaten." Dedim gülümseyerek. Rohini "Hayır böyle düşünen biri insan olabilir." Dedi. Ve "Bu arada tam adım Rohini Hayaat Siddıqq." Dedi. "Rahul Ali Khan." Dedim. Rohini gülümedi "Aree sende müslümansın." Dedi. "Evet." Dedim. "Kalıcak yerin yok sanırsam çantan oldukça dolu ve eminim sadece değerli eşyaların var içinde." Dedi. "Nereden bildin?" Dedim. "Bir avukat bir davada diğere avukatın çantasında olaya bakarak nasıl belgeler olduğunu tahmin etme yeteneğine sahiptir. Ve bir avukatın bir senarist gencin çantasında neler olduğunu tahmin etmesi zor değildir." Dedi. Şaşkın bir biçimde "Zekisin." Dedim. Rohini güldü. "Şu ilerdeki ev boş ve ev sahibi çok tatlı birisi burada uzun aklıcaksın anlaşılan sadece benimle röportaj yapıp gideceğini sanmıyorum." Dedi. "Evet." Dedim gülümseyerek. "O evin yanında ev sahini var onunla konuş istersen." Dedi. Ve çocukların yanına döndü. "Yarın devam ederiz." Diye seslendi. Rohini anlatılandan daha zeki daha mükemmel bir kızdı ve fotoğraflarda gördüğümden daha güzeldi. "Tamam." Dedim ve ev sahibinin yanına gittim. Ev sahinine "Merhaba teyze. Burada boş bir evin varmış. 1-2 aylığına burda kalmam gerekiyor 1-2 ay pansiyonda kaldığımı düşünsene para kalmaz değil mi teyze" dedim. Teyze biraz huysuz duruyordu bu yüzden saçmladığımı anladım. Rohini bana tatlı bir teyze olduğunu söylemişti. Teyze konuşmaya başlayınca ise Rohini'nin doğru söylediğini anladım. "Peki evlat ev senin senden tek istediğim kiranı zamanında öde şurdaki okulu görüyor musun? İşte ben her ay ev gelirlerimi oraya veririm." Dedi. "Yardım için mi?" Dedim. Teyze "Evet." Dedi. "Peki ne zamandır yani evler çok yeni duruyor uzun zamandır mı veriyorsunuz. Yanlış anlamayın teyzecim çok hoşuma gittiği için bu kadar sordum." Dedim gülümseyerek. Teyze"Sorun değil evladı. Aslında ben böyle bir şey yapmıyordum İki buçuk sene önce başladım evlerde 4 senelik zaten ve böyle bir şey yapmak benim fikrim değildi aslında.İki buçuk sene önce buraya bir kız geldi. Geldiğinde yılmış bitmiş bir şekildeydi. Kimseyle konuşmuyordu. Bizim mahallenin çocukları bu kızı çok merak ediyordu. Çok az dışarı çıkıyordu. Kimse tanımıyordu onu. Daha benim evimde oturmuyordu o zamanlar. Tek odalı bir harabe vardı şurda oradaydı. Bir gün çocuklar onu dışarıda yakaladı. "Konuşmayan Abla bizimle tanışır mısın" dediler. Hiç gülmeyen konuşmayan kız gülümsedi." "Teyze sözünü bölüyorum ama Rohini değil mi bu kız." Dedim. "Evet oğlum Rohini sen nerden tanıyorsun? Arkadaşın mı? Arkadaşlarını kabul etmez buraya ne zaman telefonda arkadaşıyla konuşsa buraya sakın gelme der." Dedi. "Yok teyse arkadaşı değilim bugün tanıştım neyse sen devam edebilir misin?" Dedim. Teyze "Rohini'yi ilk defa o gün gülümserken gördük. Çocuklara elini uzattı. "Ben Rohini" dedi. Çocukların hepsi elini uzattı. O gün bugündür çocuklar Rohini'nin en iyi arkadaşı oldu. Rohini neşeli bir kız oldu. Rohini ne yaparsa çocuklar onu yapar. O nasıl durursa öyls dururlar hatta. Neyse Rohini bir süre sonra çalışmaya başladı. Burda senin evin yanındaki evi kiraladı. Mutlaka haftada 2 gününü okulda çocuklarla geçirirdi.Bir gün üzgün bir biçimde eve geldi. "Ne oldu kızım?" Dedim. "Teyze sana güzel bir teklifim var. Okuldaki çocukların oynama ve ders alanları çok kötü onlara bir yardım gerekiyor. Ve bazı öğrencilerin durumu kötü. Bana evin paralarını biriktirdiğini hiç bir şey yapmadığını söylemiştin. Her ay kiramın bir kısmını okula bağışlasan. Hem o öğrencilerede burs vermiş olursun." Dedi. Bende her ay ev gelirlerini oraya veririm sadece giderim kadarını alırım içinden." Dedi. Rohini nasıl bir insandı. Rohini'yi daha yakından tanımalıydım. Ev sahibinden amahtsrı aldım ve pansiyona gidip eşyalarımı aldım. Eve yerleştim. Akşam komşumu ziyarete gidecektim. Biraz dinlendim ve akşamı bekledim.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top