×F27×

15.05.2022

Merhaba <3

Nihayet beklediğiniz bölümler geldi. Aslında 27 bölüm uzun bir süreç ama bölümleri kısa tuttuğum için çok bekletmedim diye umuyorum. Feriha'yı finale kadar planladım sadece yazıyorum şu an. Bir aksilik olmazsa 30.bölüm final olacak. Zihnim çok yoğun, aynı anda dört kurgu dönüyor ve ikisinden haberiniz yok. Bir yıldan fazladır üzerlerinde çalışıyorum. Yani Feriha dan da önceydiler. Kişisel gelişimim için de farklı şeyler yapıyorum. Bu yüzden Feriha ve KK'yi final vermem benim için de sizler için de daha iyi olacak. Daha verimli düşünmem için finali bir an önce yazmam gerekiyor, beni anlayacağınızı biliyorum. Zaten Feriha da sona geldiğimiz belli, Toprak nihayet ameliyat olacak. Başından beri odak noktamız buydu. Şimdilik duyurum bu, bölüme geçebilirsiniz.

Öpüldünüz, iyi okumalar.

27.BÖLÜM

Masanın üzerindeki kağıtları inceleyen doktorun konuşmasını sabırsızlıkla bekliyorduk. Sabah erkenden gelmiştik. Öğleden önce yatışının yapılacağı söylenmişti.

"Şimdi sizlere süreçle ilgili bilgi vereceğim." İçim içime sığmıyordu. Karşımda oturan Toprak'ın benden kat kat fazla heyecanlı olduğunu biliyordum.

"Dinliyoruz Erkan Bey." dedi. Elinde değneği vardı. Gerek olmadığını söylemiştim ama yine de yanına almak istemişti.

"13.00 gibi anestezi vereceğiz. Ameliyattan sonra bir gün koruyucu göz bandını çıkarmayacaksınız. Görüşünüzün netleşmesi de ortalama bir buçuk iki ay sürecektir."

"Hastanede ne kadar yatmam gerekecek?"

Doktor ellerini masanın üzerinde birleştirdi. "5 gün gözlem altında tutulacaksınız. Muhtemelen bir hafta kadar gözünüzde sulanma olacak. Ani batmalar da yaşayabilirsiniz. Bunlar normaldir, endişe etmeyin." Toprak sol dizini sallamaya başladı. Bir an önce sarılalım istiyordum. "6 ay sonra dikişleriniz alınacak ve bu süreçte kortizonlu göz damlası kullanacaksınız."

"Ne gerekiyorsa yapacağım." dedi, ses tonu netti. Doktor gülümsedi. Süreci iyi bildiği için Toprak'ı çok iyi anlıyor olmalıydı.

"İyi bir haberim daha var."

"Daha iyisi olamaz." dedim kısık sesle. Toprak başını sallayarak beni doğruladı.

"3 hafta sonra duruma göre işe geri dönebilirsiniz." dediğinde Toprak'ın tepkisine baktım. Gözleri parlamıştı. Onun için muhteşem bir haberdi bu.

"Çok sevindim. Bana çok iyi gelecek."

"Bir de geçici olarak numarasız gözlük kullanmamanızı isteyebilirim. Toz kaçmaması için bir önlem yalnızca."

Hadi artık ameliyata girsin! Karlar erimeden gözlerini hayatının yeni dönemi için açsın!

"Gözlük severim." dediğinde gülümsedim.

"O zaman yatış için alalım sizi."

Toprak'ı önce normal odaya almalarını izledim. Üzerine önlük giydirilmişti. Anestezi verilmesine bir saatten fazla vardı. Onunla son kez konuşup eşyalarını almak için eve gidecektim.

"Feriha."

Pencereyi aralayıp yanındaki koltuğa oturdum. "Buradayım canım."

"Ben uyumadan gitmesen olmaz mı?"

Tebessüm ederek saçlarını okşadım. "Olur canım ama ameliyat ortalama 1 saat sürüyormuş. Başladıktan sonra gidersem çıkışına yetişemem."

Anlayışla başını salladı. "Tamam canım."

"Her şey yoluna girecek." Sesim fısıltılıydı. "Seni görmek ve öğrencilerime dönmek için sabırsızlanıyorum."

"Onlar da seni çok özlemiştir eminim." Yanağını öptüm. Uyandığında yanında olmak için artık eve gitmeliydim. "Görüşürüz sevgilim." dedim. Birazdan ameliyat için hazırlamaya gelirlerdi.

Hastanenin önünden otobüse binerken içim içime sığmıyordu. Latife Hanım'a da haber vermeliydim. Toprak onunla ilgili bir şey dememişti ama heyecanına veriyordum. Bilmek onun da hakkıydı.

Apartmana vardığımda dışarıda kartopu oynayan gençlere gülerek baktım. Karlar erimeden bir kere daha kartopu oynayabilme ihtimalimiz artık daha fazlaydı. Asansörle yukarı çıkıp dairesine girdim. Aslında artık dairemiz demeliydim ama şu an iç sesimin bir önemi yoktu. Toprak'ın siyah el çantasını açıp içine dört günlük kıyafet koydum. Eksik bir şey var mı diye kontrol ederken kapı çaldı. Bir an önce çıkmam gerektiği için çantayı da alıp kapıya yürüdüm. Karşımda elinde çikolatalarla bekleyen Ereni gördüm.

"Eren?" dedim gülümseyerek.

"Merhaba Feriha abla." Başını uzatıp içeri bakmaya çalıştı. Toprak'ı aradığını anladım. "Toprak abi evde mi?"

Çantayı yere bırakıp Eren'in önünde diz çöktüm. Yumuşak yanağını okşayıp gülümsedim. "Toprak abinin sana bir sürprizi var ama öğrenmek için birkaç gün beklemen gerekecek canım."

"Sürpriz mi?" diye sordu şaşkınlıkla. "Kaç gün beklemem gerek?"

"Belki dört belki beş gün canım." dediğimde kabullenerek başını salladı. Ayağa kalkacağım esnada elindeki çikolataların iki tanesini bana uzattı.

"Biri senin biri de Toprak abinin."

Gülümseyerek çikolataları aldım. "Teşekkür ederim Erenciğim. Toprak abin çok sevinecek."

Uzanıp yanağımdan öptü. Beklemediğim için şaşırsam da hoşuma gitmişti. "Ona çok iyi bak." dedikten sonra arkasını döndü ve koşar adım uzaklaştı. Toprak'ın görmeye başladığını öğrenince çok sevineceğini biliyordum. Çantayı alıp evden çıktım.

Otobüs beklerken telefonumu çıkarıp Latife Hanım'ı aradım. Böyle bir haberi mesajla müjdelemek istemedim. Bekletmeden açtı.

"Efendim Ferihacım?"

"Merhaba Latife Hanım." dedim, dudaklarımdaki sırıtış silinmedi. Silinecek gibi de durmuyordu. "Size bir haberim var."

"Ne oldu? Toprak iyi mi?"

"İyi. Hem de birkaç saat sonra daha da iyi olacak." Otobüsün geldiğini görünce çantayı elime aldım.

"Merak ettim şimdi, ne oldu söylesene."

"Donör bulundu." dedim heyecanla. Birkaç saniyelik sessizlik oluştu. "Uygun donör bulundu Latife Hanım." dedim tekrar. "Toprak şu an ameliyatta." Otobüse binip telefonu kulağımla omzum arasına sıkıştırdım. "Şimdi yanına gidiyorum. Sizi tekrar ararım olur mu?"

"Çok şükür canım. İçim ferahladı, çok sevindim. Bana da haber ver olur mu?"

"Tabi ki veririm." Kartımı basıp boş bir koltuk yakaladım ve hızlıca geçip oturdum. "Gelebilecek misiniz?"

"Bu hafta onu görmek için dönerim. Kızımlayım hala."

"Tamam Latife Hanım. Görüşürüz o halde."

"Görüşürüz canım."

Başımı cama yasayarak akıp giden yolu izledim. Heyecanım hiç azalmadı. Aksine şu an ameliyatta olduğu için daha çok merak ediyordum. Hastaneye varana kadar sürekli düşünüp durdum. Aslında daha çok hayal ettim sayılırdı. Toprak gözlerini açtığında nasıl hissedecek? Benimle göz göze geldiğinde hisleri nasıl olacak?

Bizimkisi biraz uzak mesafe ilişkisine benziyordu. İnsanlar uzak mesafeli ilişkilerde birbirlerine dokunamıyor ama görebiliyordu. Toprak gibi durumda olanlar ise dokunabiliyor fakat göremiyordu. Bu yüzden göz göze geldiğimiz ilk an benim için çok önemliydi.

Toprak'ın odasına çıktığımda henüz uyuyor olduğunu gördüm. Doktor odaya getirileli 15 20 dakika olduğunu söyledi. Söylediğine göre ameliyat gayet başarılı geçmişti. Ben de öyle olması için dua etmiştim.

El çantasını odadaki dolaba koyup Toprak'ın yanındaki koltuğa oturdum. Muhtemelen birazdan uyanırdı. Gözleri henüz sargılıydı ve yarına kadar açılmayacaktı. En zor kısmı atlatmıştık. Birkaç saat daha beklemenin zararı olmazdı. Elini tutarak alnımı yatağa yasladım ve uyanana kadar beklemeye başladım.

×××

Bölüm sonu.

Gelecek bölümde ilk göz göze gelecekleri an olacak. Heyecanlıyımmm <3

Değerli yorumlarınızı yazın lütfen, görüşmek üzere.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top