İŞLER KARIŞIYOR

Uyuyordum. Birden gözlerimi açtım.  Ve karşımda  onu  gördüm.

Yok-  yok bu  kesin  bir  rüya  olmalıydı.

Halen daha gözlerime inanamıyordum. Adeta şoktaydım. Berk, resmen karşımda duruyordu. 

"Buna  inanamıyorum. Berk sen".

"Evet  benim".

"Ama  nasıl  olur?".

"Sana  her şeyi  anlatacağım,  bebeğim  diyerek bana sarıldı, "Berk. Hani  iki  insan  arasında olan ve  hep  sır  kalan bazı  anlar vardır,  ya işte  şu  anda yaşadığımızda böyle  anlardan  biriydi.

"Seni  çok  özlemişim".

"Bende  öyle diyerek "karşılık  verdim. Uzun  süre hiç  ayrılmayacakmışçasına birbirimize  sarıldık. Berk,  anlatmaya  başladı. Bir  gece  yarısı  kaçırıldığından, değişik  bir gezegende karanlık  bir  odada  uzun  süre  bekletildiğinden kötü  uzaylıların  eline  düştüğünden,  ve işkence  gördüğünden  bahsetti , bana. Sonra diğer bir  gezegen tarafından kaçırılmış.  Uyandığında  bana kötülerin etrafında  olmadığını  iyi  uzaylıların  sonradan  eline  düştüğünü  söyledi.

"Aşkım  sen  neler yaşamışsın , böyle. Ya  sana  bir  şey  olsaydı".

"Olmadı,  ve buradayım,  sevdiğim. Kader yeniden  bizi  buluşturdu,  ve  bir  araya getirdi".

"Seni  kaybettim,  sandım".

"Ama  kaybetmedin.  Seni  asla  bırakmayacağım".

"Bende  öyle". Bazı  anlar özeldir.  Kimse  bilmez.  Sadece  iki  kişi  arasında  yaşanır,  saklı  kalır.  Gizli  kalır.  İşte bizde şimdi böyle bir  anı paylaşıyorduk. Tıpkı  geçen  Alex,  ile  paylaştığım uçmalarımızda  olduğu  gibi.  Çok  tuhaf,  ama,  Berk'i,  görünce  unutamadığımı,  onu çok  sevdiğimi  fark  ettim. Alex, sadece  bir  tür  arzu olabilir  miydi?  Alex,  popüler,  her  kadının isteyeceği, arzuladığı yakışıklı  bir  erkekti.  Belki  de  onu  asla  elde  edemeyeceğimden,  bana  bakmayacağından istemiştim.  Ve  bu arzuyu  da , aşk  sanmıştım. Oysa  Berk, şu  anda  yanımdaydı.  Ona  sarılırken  sanki  yüreğimden,  içimden  de  bir  parça  gidiyor  ,gibiydi. Berk  beni  seviyordu.  Asla  kullanmazdı. Saftı.  Kalbi  iyiydi. Yakışıklı  değildi,  ama, kültürlüydü.  Onunla  sohbette,  zamanda  iyi  geçiyordu.  Bir  insan  daha  başka  ne  isterdi  ki?  niçin Alex'e,  kapılmıştım,  ki?  Berk  gibi  bir  erkek  varken?

Aslında  Berk,  dünyadaydı.  Onu  bir  daha  asla  göremeyecektim. Burada çok  yalnızdım.  Onu  kaybetmiştim. Tekrar  burada  karşıma çıkacağını  bilemezdim.  Bu yüzden geçenlerde  Alex,  ile  kafamda  kurduğum  cinsel  fantezileri,  hayalleri  aldatmak  saymıyordum.  Berk,  artık  yanımdaydı. Bundan sonra halen  daha  Alex'i,  hayal  edersem,  Berk  yanımdayken  işte  o  zaman  aldatmak  olurdu.  Şu  aldatmak kavramını  da  iyi  analiz  etmek  gerekiyordu. Çoğu  insan  bu  konuda  saçmalıyordu. Bu  yüzden  de  kendimi  suçlamıyordum.  Ben masumdum.

Berk,  ile  deli  gibi öpüşmeye  başlamıştık. Pardon  diyen  bir  ses bizi  yarıda  bırakmak  zorunda  kaldı.

Karşımızdaki  Alex'  idi. Ve şaşırmış gibi  bir  hali  vardı.

"Alex,  nasılsın?".

"İyiyim ya  siz?".

"Bizde  iyiyiz.  Bu  sevgilim  Berk,  dünyadayken benim  her  şeyimdi.  Onu  kaybettim sanmıştım,  ama,  artık  yanımda. Oda  uzaylıya dönüştü".

"Memnun  oldum, dedi  "Alex. Victoria,  da çok  yakışıyorsunuz, dedi  bizlere.

"Sizde öyle diyerek  karşılık  verdim,"  onlara  dönerek.

"Birbirinizi çok  özlemiş  gibisiniz, dedi " Alex.

"Evet  hem  de  çok,  o  benim  her şeyim,  dedi, "Berk.

"Sende  benim,  dedim"  ona.

Artık  akşam  olmuştu.  Berk,  çoktan derin bir uykuya  dalmıştı. Bende gece  yarısı  camın  önünde  durmuş ,yıldızları  izliyordum.  Bu  esnada uzay gemisiyle ilerlemeyi  sürdürüyorduk. Durmadan  gidiyorduk, ve  bunun  ne  kadar  daha süreceğini  bilmiyordum.

"Hey  dedi"bir  ses.

"Alex".

"Uyku  mu  tutmadı?".

"Evet".

"Hım,  beni  de".

"Victoria,  nerede?  diye  sordum".

Uyuyor".

"Tamam , diyerek " kafamı  salladım.

"Bana  hiç  bahsetmedin  dedi "  daha  sonra.

"Neyden?".

"Sevgilin olduğundan".

"Evet  bahsetmedim,  çünkü  dünyada  kalmıştı.  Onu  artık  asla  göremeyecektim.  Bu  gezegen  de  ona  rastlayacağımı,  ve  onunda  dönüşeceğini  yani  tüm  bunları  bilemezdim,  öyle  değil  mi?".

"Elbette  bilemezdin,  diyerek"gülümsedi.

"Neden  gülüyorsun?".

"İçimden  geldi.  Seninle  hep  böyle  oluyor.  Beni  sürekli  güldürüyorsun,  Merve".

"Bunu  bilerek  yapmıyorum".

"Bilerek  yapmadığını  biliyorum. Sen  doğalsın.  Ve bu  çok  hoşuma  gidiyor. Doğallığın  seni  diğer kadınlardan  ayırıyor.  Bu  senin  farkın.  Sana daha önce  de söylemiştim, sen  gerçeksin".

"Sağol  dostum".

"Bana  daha  önce hiç  dostum  demedin".

"Evet".

"Yani  erkek  arkadaşın  var, ve  nedeni  bu  mu?".

"Alex,  sen  çok  mu  fazla  içtin?  yoksa  bu  sohbetten  hiç  bir  şey  anlamıyorum".

"Aslında  anlıyorsun,  ama,  anlamamazlığa  geliyorsun,  ya  neyse  öyle olsun bakalım".

"Benim  gitmem  lazım.  Sevgililerimiz  var,  ve bu  yüzden  de  böyle  fazla  sohbet  etmemeliyiz".

"Nedenmiş  o?  sevgilisi  olanların, başka  normal  arkadaşları,  sohbet  edip,  vakit  geçirebilecekleri  çevreleri  olmuyor mu?".

"Oluyor,  tabi,  ama".

"Ama  ne  merve? ama  da  ne? biz  seninle  burada  dost  olduk. Ve  sen  şimdi sevgilim  var,  diye  benimle  vakit  geçirmeyeceğini  söylüyorsun.  Bunda  ciddi  olamazsın.  Senin  sevgilin  varsa,  benim  de  sevgilim  var.  Ne olmuş  yani?  bu dostluğumuza,  paylaşımlarımıza  neden  engel  olsun?  burada  çok  yalnızım,  bunu  görmüyor  musun?evet ünlüyüm,  etrafımda çok insan  var.  Buranın  bu gezegenin  yöneticisiyim,  hakimiyim.  Evet  önemli  bir  kişiyim.  Şu  etrafımdaki  insanların eğer buranın  yöneticisi  olmasaydım, yüzüme  bakacaklarını  mı  sanıyorsun?  ya  da  şu  kadınlar.  Tek  istedikleri benimle   yatmak.  Ben artık  sevgi,  ve dostluk  istiyorum.  Senle ben yalnızlığımı  paylaştım. Şimdi  sende  gidiyorsun,  ve  tek  gerçek  insan  beni  terk  ediyor. Daha önce kimse  kalbimi  bu  denli acıtmamıştı. Bunda ciddiyim.

"Tabi  dost  olabiliriz,  ama".

"Aması  yok Merve.  Beni  incilttin. Benden neden  kaçıyorsun,  Merve. Neden?".

"Senden kaçmıyorum. Bunu  da  nereden  çıkarıyorsun?".

"Gözlerinden  Merve. Gözlerin  benden  kaçar  gibi,  ama,  aynı  zamanda  da,  beni  deli  gibi ister  gibi  bakıyor.  Beni istiyor,  benim  için  çıldırıyor,  beni  seviyorsun,  Merve.  İstediğin  kadar  şu  anda  bunu  inkar  et,  gözlerindeki  o  ateşli  arzu görülmeyecek,  ve  fark  edilmeyecek  gibi  değil.  Senin  kadar  kültürlü,  zeki  olmayabilirim,  ama,  ben  aptal  değilim,  Merve".

"Yanılıyorsun  ben  Berk'i,  seviyorum.  Hep  de onu  sevdim. Bu  doğru  değil,  diyerek " hızlıca Alex'in,  yanından uzaklaştım. Sinirimi  bozmuştu. O gece  hiç  uyuyamadım.  Üzgündüm.  Bir  ara  Berk,  bana  sarıldı.  Bende  ona  sıkıca  sarıldım.  Birden  iyi  hissettim.  Berk'i,  asla terk  etmeyecektim.  Üstelik de Alex,  gibi  çapkın,  bir  playboy  için  asla.

Ertesi  gün uzay  gemisinin  içinde  bir  oda  vardı.  Oradan  hiç  çıkmadım.  Bol-  bol  kitap  okudum.  Alex, ile  karşılaşmak  istemiyordum.  Daha düne  kadar  onu  çok  istiyordum,  ama,  artık  beni  tek  seven  erkek  Berk,  geri  dönmüştü.  Bunu  Berk'e,  yapamazdım.  Onu  güvenilmez, seksi  bir  erkek için  terk  edemezdim.

Ve  etmeyecektim  de.

Gene  de  nedense  korkuyordum.  İçimde  bir  korku  vardı.  Oda  arzularıma  yenik  düşeceğim korkusuydu.

Of  dedim ,içimden.  Bu  gönül  meseleleri  sanıldığından  da,  karmaşıktı. Birden  içeriye  robot  girdi.

Ve sana  bir  not  var,  dedi,  bana.

Kimden?

Alex,  diyerek  gözden kayboldu,  robot.

Açmamakta  kararlıydım.  Notu yırtıp,  atacaktım. Gene  de,  merak  etmeden  duramadım.  Ve  açıp,  okudum. Ah  içimdeki  şu  şeytan.

Notta  şöyle  yazıyordu; bende  seni  çok  istiyorum. Ve  seni  çok  seviyorum. İster  inan  ,ister  inanma.  Hayal  edemeyeceğin  kadar çok yanında olmak  istiyorum.  Sen  doğal,  ve  tatlı  kız beni  aslında çoktan  elde  edip,  kalbimi çalmıştın.  Sadece  bunu sana  hiç  söylemedim,  ve  hep bir sır  olarak  sakladım.  Seni tanıyorum,  hep  tanıyordum,  biliyor  musun? Son  sözüm  budur.

İlginçti.  Ne  yani?  bu  gizemli,  seksi,  popüler,  gezegenin  tek  yöneticisi,  üst  düzeydeki,  etrafı kadınlarla  çevrili,  bu  çapkın , yakışıklı  erkek,  beni  seviyor  muydu?

Hiç güleceğim  yoktu.  Ya  kafayı  yemişti,  ya  da  bu  adamın  tuhaf, değişik  fantezileri  vardı. Yani  ben  kendimi  beğenmiyor,  çirkin  buluyorken,  bu  adam  bende  ne  bulmuştu?

İnanamıyordum. Kafam  karışmıştı. Üstelik  Victoria,  gibi bir  Rus, manken  gibi  kadınla  çıkıyordu.

Yok  ya  kesin  kafayı  yemişti,  ya  da  benimle kafa buluyordu.Dalga  geçiyor , olabilirdi. Birden  Victoria, ya  üzüldüm.  Ya  doğruysa?  hem  onu  da  aldatıyordu.  Bunu  bana kendi  söylemişti. Ona  da  ayrıca üzüldüm.

Her  türlü  bu  adamdan  uzak  durmalıydım.  Bu  artık  kesinleşmişti. Eğer  Berk,  ortaya  çıkmasaydı,  duygularıma  yenik  düşüp,  onunla  birlikte  olabilir,  beni  kullanmasına  izin  vermiş  olabilirdim.

Ama  artık  beni  seven,  ve  benimde  sevdiğim  tek  erkek  yanımdaydı.

Başka  da  bir  şey  istemiyordum.  Son  sözüm  buydu.  Notu  yırttım,  yanıt  vermedim,  ve uzanmaya  devam  ettim.

"Hey  sen  burada  ne  yapıyorsun?  uzaylılar  tüm  gün  odandan  çıkmadığını  söyledi.  Bebeğim  bir  sorun  mu  var? diye  sordu, " Berk.  Benim  için  endişelenmiş  görünüyordu.

"Merak  etme  iyiyim.  Sadece  kitap  okudum".

"Sevindim  canım. Seni  çok  merak  ettim".

Berk,  diyerek  ona  sarıldım.  Birden  beni  öpmeye  başladı. Sonrada  üstümdekileri  çıkardı.  Çıplak  kalmıştık.

Böylece geceyi  sevişerek  noktaladık.




Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top