54 ♛ Sitrin, Konsey ve Uyanış

♛ 54. Bölüm ♛

SİTRİN, KONSEY VE UYANIŞ

Ak Ülke, Kalsedon

Veilhr, Ak Kraliçe'yi merak etmeye başlamıştı. Onu en son gördüğü andan şu ana dek günler geçmişti ve Veilhr Kraliçe'den pek fazla haber alamamıştı. Duydukları da iyi şeyler değillerdi. Kimileri savaşın yaklaştığını söylüyordu, kimileri Ak Kraliçe'nin ülkeyi bırakacağını ve kehanet uğruna hayatını feda edeceğini söylüyordu. Ak Kraliçe'nin kehaneti Ak Ülke'nin kuruluşundan beri araştırdığı söyleniyordu. Veilhr bunun doğru olmadığını biliyordu.

Nmerysa da bir kraliçeydi. Kraliçelerin yönetme arzuları dillere destandı. Tam 1500 yıldır Diyar'ın yönetiminin tamamına hakim olan kraliçelerin ortak özelliklerinden en bilineni ise Diyar'a en uzun süre hükmetme istekleriydi. Ak Kraliçe, diğer birçok şeyi de kırdığı gibi bunu da kırmıştı. Kraliçeler en güçlü hislere sahip ırktı ve şimdiye dek yanıldıkları olmamıştı. Veilhr, Ak Kraliçe'nin aklından geçenlerden korkuyordu, hislerinden korkuyordu ve en çok da korkularından korkuyordu. Eğer Ak Kraliçe onun yanına gelmeyecekse, o gidecekti.

Herkesin yardıma ihtiyacı olurdu, tavsiyeye ihtiyacı olurdu ve Nmerysa'nın bir kraliçe olması bunu değiştirmiyordu.

Sedef Saray'ın yönetiminden haber geldiği an Veilhr, bir gün bile beklemeden bulunduğu nöbet yerinden ayrıldı.


Ak Kraliçe'nin taht odası beyaz sütunlarla çevriliydi. Saraydaki en büyük alanlardan biriydi. Ak Kraliçe'nin tahtı zeminden birkaç basamak daha üstte olan platformdaydı. Gümüş rengi olan tahtın sırtı ve kolları gümüş kaplamalarla süslüydü. Tahtın sırtı, tahtın kollarıyla birleşmiyordu, aradaki yer Nmerysa'nın beyaz kanatlarını açması için yapılmıştı, tahtın iki yanı da Kraliçe'nin kanatlarını açabileceği genişliğe sahipti. Gümüş tahttaki en çok dikkat çeken yerler tahtın sırtının yukarısıydı. Ak Kraliçe tahta oturduğu anda tacının geldiği yer, tahtta sitrin ve kalsedon taşları ile bezeliydi.

Ak Kraliçe Nmerysa'nın üzerinde o gün her zamankinden daha farklı bir kıyafet vardı. Dizlerine kadar gelen elbisenin üst kısmı gümüş kaplama zırhtı ve eteği beyaz ipektendi. Sarı renkli saçları altın ve gümüş renkli ipler ile örülmüştü, başında bir taç bulunmuyordu. Ak Kraliçe'nin tahtına dayalı kılıcının kabzasındaki ametist taşının parıltısı, taht odasının girişinden giren hemen herkes tarafından görülebiliyordu.

Ak Kraliçe henüz tahtına oturalı daha birkaç dakika olmuştu. Yardımcısı Myraia'dan gelecek olan haberleri bekliyordu. Veilhr'in buraya ne zaman geleceğini öğrenmek istiyordu, onunla konuşması gerekiyordu.

Tahtın tam karşısında bulunan kapı çalındı ve kapı Ak Kraliçe'nin yanıtını bile beklemeyen biri tarafından açıldı. Myraia hızlı adımlarla tahtın önüne gelip sol dizinin üzerine çöküp Kraliçe'ye selam verdi. "Ak Kraliçe."

"Ayağa kalk, Myra." dedi Nmerysa aynı anda elini farkında olmadan tuttuğu kılıcının kabzasından çekerek. Karşısındaki muhafız ayağa kalkarken o da oturuşunu düzeltip daha dik oturdu. "Veilhr'le konuştun mu?"

Üzerinde gümüş rengi zırh olan kız ayağa kalktı. Beyaza yakın sarı renkli saçları ensesinde topuz yapılmıştı ve kemerindeki kınlarda silahları hazırdı. Kelimelerini toparlamaya çalıştı fakat başarılı olamadı. "Elf Muhafız nöbeti bırakıp saraya geldi, kraliçem."

"Peki şimdi nerede?" diye sordu Ak Kraliçe merakla.

"Ben ona beklemesini söyledim, kraliçem. Fakat kendisi şu an-" Myraia daha sözünü bile bitiremeden taht odasının kapısı açıldı ve içeriye hızlı adımlarla Veilhr girdi. Ak Kraliçe gülümsemesini gizleyemedi fakat gülümsemesi hemen ardından aklına gelen düşünceler ile kayboldu.

"Çok uzun sürdü, Muhafız Myraia." dedi Veilhr Myraia'ya bakarak. Myraia yanıt vermeden Veilhr Kraliçe'ye döndü ve başını hafifçe öne eğerek selam verdi. Yarı elf de olsa Veilhr de bir orman insanıydı ve Kraliçe'ye selam verişi sıradan muhafızlardan daha basitti. "Ak Kraliçe."

"Daha önce gelmeni beklerdim, Veilhr." dedi Ak Kraliçe tahtından ayağa kalkarken. Ardından tahtın bulunduğu platformun basamaklarından aşağıya doğru indi.

"Nöbet-"

"Her neyse." diyerek onun sözünü kesti Nmerysa. "Myraia, konsey toplantısına liderlik et."

"Nasıl isterseniz, kraliçem." diye yanıt verdi Ak Elf.

"Veilhr." dedi Ak Kraliçe ardından. "Benimle gel."


"Bana yardım etmelisin." dedi Ak Kraliçe gözlerini beyaz, gümüş ve açık mavi şehrinin manzarasından ayırmadan. Veilhr ile birlikte güney surlarına gelmişti, buradan uzaktan da olsa Kalsedon şehrinin neredeyse tamamı görülebiliyordu. "Sana ihtiyacım var, Veilhr."

"Ne istersen." diye yanıt verdi Veilhr.

"Sedef Saray'da kalmanı istiyorum." dedi Ak Kraliçe dikkatini şehirden ayırıp Veilhr'e bakarak.

"Nym..." Veilhr ne diyeceğini bilemiyordu. Yeşil gözleriyle Nmerysa'nın başkentinin aynı rengine sahip olan gözlerine baktı. "Ne biliyorsun? Ne hissediyorsun?"

Ak Kraliçe, Veilhr'in gözlerinin içine bakarak konuşmaya başladı. Sesi ve gözleri korku doluydu. "Her şeyden önce sana güvenebileceğimi hissediyorum." dedi Nmerysa. "Ardından büyük bir savaşın yaklaştığını hissediyorum."

Veilhr, Ak Kraliçe'yi bile şaşırtarak onun elini tuttu. "Burada olacağım."

"Savaş yaklaşıyor." dedi Nmerysa garip bir ses tonuyla. Mavi renkli gözleri donuklaşmıştı. "Ve bu daha başlangıç, Veilhr. Kalsedon şimdiye dek birkaç kez kuşatıldı. Devamı gelecek. Hem de çok yakında. Zamanı bilemiyorum fakat olacakları hissedebiliyorum."

Veilhr, Nmerysa'nın elini daha da sıkı tuttu. Nmerysa'yı konuşması için daha da yüreklendirdi. Nmerysa gözlerini kapattı. "Kiminle savaşacağımızı bilemiyorum, Veilhr. Her türlü burayı korumamız gerekecek. Savaş bizi hiç beklemediğimiz bir anda vuracak ve ikimizin de birbirimize ihtiyacı olacak. Yanımda olman gerekiyor, yanında olmam gerekiyor."

"Burada olacağım, Nmerysa." dedi Veilhr, Nmerysa'nın bir şeyler daha sakladığını biliyor gibiydi. "Ne olursa olsun yanında olacağım."

Nmerysa biraz daha rahatlamış gibiydi fakat hala şüpheleri vardı ve korkuyordu. Endişeleniyordu ve ne yapacağı konusunda emin değildi. Kehaneti giderek daha da çok düşünmeye başlıyordu. Sonunu tahmin edebiliyordu. Kendi sonunu da tahmin edebiliyordu tıpkı Diyar'da yaşayan tüm diğerleri gibi. Nmerysa kapattığı gözlerini açtığında artık gözleri kızıla dönmüştü. "Birkaç saat sonra yeniden bir toplantı yapacağım. Ardından savaş hazırlıklarına daha da hızla devam edeceğiz. En azından her şeye hazır olmamız gerekiyor."

2023 eklemesi: Tüm yazar notları (2023 notu olanlar dışında) bölümün yazıldığı tarihten kalma.

Kısa bir bölüm oldu -son bölümlere göre- fakat yayımlamam gerekliydi. Ayrıca 3 özetim, 1 makalem, 11 sınavım ve bir de 3 lys var... Bana başarılar dileyin :)

Not: LYS'ye öylesine giriyorum, zaten üniversite okuyorum. Bunu neden söyledim, onu da bilmiyorum.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın :)

19.05.2016, 16.37

125.840, 12.334, 5k

Düzenlenme Tarihi: 17.09.2016

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top