♛ 22. Bölüm ♛

YEMİN VE SİYAH GÜL

RN 1500 Alsrea 17 - Kara Ülke, Zümrüt

Kara Kraliçe'nin siyah kanatlı silueti belirdi büyük kapı açıldığında. Katlı kanatlarını taht odasına girince açtı. Kanatları iki yanına metrelerce uzandı. Çevresindeki insanlar onun bu halinden mutlu olmadığını anlamışlar ve kenara çekilmişlerdi. Obsidiyen tahtının bulunduğu platformdaki birkaç basamağı zümrüt yeşili elbisesinin eteklerini tutarak çıktı. Tahtına oturup bir bacağını ötekinin üstüne attı. Tahtının kenarındaki elini farkında olmadan yumruk haline getirdi.

Duyguları, duvarlardaki şamdanların alevlerinin rengini değiştirdi. Hırsını ve tutkusunu yansıtan kırmızıya dönüp parıldadılar. Başını geriye atıp tüm tavanı kaplayan Kara Ejderha'nın resmine baktı. Gücünü hissediyorum Ejderha, diye düşündü. Kanatlarımda, bedenimde, kemiklerimde, kanımda. Hatta ruhumda ve kalbimde.

"Savaşı erteliyorum." dedi başını indirip önünde duran karanlık halkın insanlarına bakarak. Kara Ülke'nin şehirlerinin yöneticileri, ordularının komutanları, şehir konseylerinin üyelerinin bir kısmı ve ülkenin önde gelen diğer insanları oradaydı. Onun diyeceklerini bekliyorlardı. Kara Kraliçe yaklaşık bir ay önce başkentinin surlarına dayandığı Ak Ülke'den öylece ayrılmıştı. Açıklama için ülkesinin yönetiminde yeri olan insanların gelmesini beklemişti. "Ak Kraliçe'yle konuştum." dedi dişlerinin arasından. Bundan memnun olmadığı her halinden belliydi. "Kar Kraliçesi, en küçük kardeşim Mysania'yı ve Kızıl Ejderha'nın Temsilcisi'ni esir ederek, annemin en yakın dostları Lydiana ve Arlenom'u öldürerek, isyanını büyüttü. Ak Kraliçe, bununla ilgilenecek. Bu sürede savaş olmayacak." İnsanların huzursuzluklarını ve sabırsızlıklarını hissetti. Sesini yükseltti. "Kara Ülke artık Ak Ülke'den tamamen bağımsız! Savaş isteğimle bunu dile getirdim. Artık bu kesin. Ve ben Diyar'ın tamamına hükmedip karanlık her yere hakim olana dek durmayacağım."

Eğer Diyar'da şu an bir oyun oynanıyorsa Kara Kraliçe'nın en büyük hamlesi buydu. Ak Kraliçe'den ve onun hükmünden tamamıyla ayrılmıştı. Diyar'da on yıldır iki kraliçenin iki ayrı bölgeyi tek başlarına yürütmesi ama bazı meselelerde beraber karar vermeleri, birbirlerine savaş ilan etmeleri ve savaşın sonucunda tek bir hükümdar olma meselesinden farklıydı.

"Ak Kraliçe, isyanla ilgilenirken onunla savaşmayacağım." diye hükmünü verdi. Meraklı bakışlarla karşılaşınca gülümsedi. "Onunla, o ve halkı en güçlü olduğu zaman karşılaşacağız. O vakit tüm gücümüzü gösterebiliriz. Karanlığın asıl hükümranlığı büyük bir savaşla başlayacak, güçlü bir düşmanla. Ak Ülke'nin ordusunun tamamıyla karşılacağız. Ordunun yarısı isyanla ilgilenirken her türlü kazanırız zaten. Benim amacım bu değil. Bizim amacımız bu değil. Kara Ülke'nin amacı Karanlığın ve Aydınlığın Savaşı'yla tüm Diyar'a hakim olmak."

Bir süre sessiz kaldı. İnsanların sorularına yanıt verdi. Herkese hitaben yüksek sesle verdiği ilk yanıt kardeşiyle ilgili oldu. "Söylentiler doğru. Mysania, Kar Kraliçesi'nin esaretinden kurtuldu."

Başka bir şey söylemedi. Savaşla ve isyanla ilgili konuştu.

Eski dostu olan bir komutan önüne geldi. "Kara Kraliçe."

"Xanthos." dedi Dymentsia gözlerini kısarak. "Seni buraya savaş için çağırmıştım aslında... sarayda durmayı sevmediğini biliyorum."

Komutan Xanthos, bir buçuk ay öncesine kadar ülkenin kuzey sınırındaki Rhodios'un Yıldızı şehrinde görev yapıyordu. Kuzey sorunları bitmek bilmiyordu ve güçlü bir savaşçı olan adam bu sorunlarla ilgileniyordu.

Xanthos, yıllardır tanıdığı Kara Ejderha'nın Temsilcisi'nin ikisini izleyen kahverengi gözlerine baktı. Ardından Kraliçe'ye gülümsedi. "Bir süre kalabilirim istersen."

Dymentsia başıyla onu onaylarken devlerin lideri Zander başıyla selam verdi. "Eğer izin verirseniz Dev Ormanı'na bugün döneceğim. Akşamki ziyafete ve bu hafta yapılacak düelloları izlemeye kalamayacağım, kraliçem."

"Haftalardır buradasın, Zander. Gidebilirsin." Konuşmasına devam edecekken taht odasının kapısının açılma sesini işitti. Dikkati dağıldı. Komutan Artemisia elinde bir mektupla hızlı adımlarla kalabalığı geçti. Başıyla selam vererek mektubu tahtında oturan Kraliçe'ye uzattı.

Kara Kraliçe, Ak Ülke'nin mührüne sahip mektubu hemen aldı ve artık onunla değil birbirleriyle ilgilenen kalabalığı umursamadan mührü kırıp kağıdı açtı. "Ak Kraliçe'yi de Kar Kraliçesi'ni de gölgeler alsın." diye mırıldandı. Ses tonunun ardından duruşu değişti, öfkelendi. Zümrüt gözlerinde yeşile dair hiçbir iz kalmadı, gözleri hırsla parıldayan kırmızı renkteydi.

Şamdanların ışığıyla rengarenk olan oda birden karardı. Tehlike ve korku duyguları hakim oldu. Sessizlik uzun sürdü.

"Dışarı çıkın." dedi Kara Kraliçe. Karanlığı yansıtan sesi, sessizliği parçaladı. Ona doğru gelen Xanthos ve Artemisia'ya baktı. "Hepiniz."

"Sakin ol, Kraliçe." dedi Rhadenis. Onu sakinleştirmek istiyordu. Bu yüzden nadiren kullandığı güçlerinden birini kullandı. Sadece Ejderha Varisleri'nin, hükümdar ve temsilcilerin, arasında oluşan o bağı kullandı. Bu gücü, on yıl önce Gök Kraliçe'nin ölümünde kullanmıştı. Yıllardır ilk kez denemeye cesaret edebilmişti.

Kraliçe Dymentsia tahtından yavaşça kalktı. "Akşamki ziyafette görüşürüz."

İnsanların çoğu kapıya yönelmişti bile. En son onun yanından ayrılanlar Xanthos ve Artemisia olmuştu. Rhadenis yerinden kımıldamamıştı. Kapı kapanınca yalnız onlar kaldı.

"Ne oldu?"

Kara Kraliçe'nin aklı anca başına gelmişti. "Beni aşağıladı." dedi kısık bir sesle. Ardından bağırmaya başladı. "Ben Kara Kraliçe'yim! Kara Ejderha'nın Gücü'nün Varisi, kuzeyin karanlık halkının lideriyim. Burada Kara Ejderha'nın Temsilcisi'nin önünde yemin ediyorum. Ak Ülke elbet bir gün benim himayemde olacak. Ben Diyar'a tek başıma hükmedeceğim."

Rhadenis gerçeği tekrar fark etti. Kara Kraliçe Dymentsia kendinden önce gelen kara hükümdarlardan daha hırslıydı. Belki de Hükümdarlar Çağı'nı başlatan, Diyar'ın birliğini sağlayan ve tüm halkları birleştiren Yüce Kraliçe Deisenria kadar hırslıydı. Deisenria, onun gibi bir kara kraliçeydi. Tam adı Deisenria Dione Enyo'ydu. Dione, bin yıllardır karanlık halk tarafından sadece en güçlü kara hükümdarlara verilen bir addı. Anlamlarından biri siyah güldü.

Dymentsia Dione Xenia. Onun tam adı buydu. Karanlık halk onu seçmişti. 

Kuzeyin seçimi öylece aşağılanamazdı.

Temsilci, onu tanıyordu. Konuşması devam edecekti.

"Taht benim hakkım." dedi Kara Kraliçe onun önüne gelerek. "Diyar tahtının Gök Kraliçe'den sonraki varisi benim. Diyar'ın Hükümdarı benim."

"Sadece Diyar'ın Hükümdarları'ndan birisin, kraliçem." dedi Rhadenis yanlış bir şeyler söylememeye çalışarak. "Kar Kraliçesi ve Deniz Kralı çok yakında bağımsızlığını ilan edecek gibi görünüyor. O vakit geldiğinde Ak Ülke bize sığınacak. Ak Kraliçe'nin bu tavırları son bulacak."

"Sığınmayacak, dev." dedi Dymentsia. Gözleri en sonunda eski haline dönmeye başlamıştı. "Ak Kraliçe asla hata yapmadı." diye kabul etti ardından. "Bu mektupta yazdığı her şeyin aylar önce farkındaydı."

"Ne yazdı?" dedi Rhadenis merakla. "Neler oluyor?"

Dymentsia'nın kalp atışları hızlandı ve sesi yükseldi. "Mysania, Salirhenia'nın yaratıkları uyandırmasını sağlamış. Esir alınma nedeni buymuş, isyan değilmiş. Nmerysa bunu şimdi söyleyerek beni aşağılıyor! Sanki... sanki umurumdaymış gibi. Buz Diyarı onun meselesi."

"Ne için seni aşağılıyor?" dedi Rhadenis onun konuşmasını sağlayarak.

"Mysania'yı yaratıkları uyandırmadan önce oradan kurtaramadığım için." diye fısıldadı Dymentsia. "Ve onu kurtardığım için. Onun bizim için tehlike oluşturduğunu biliyor, Kar Kraliçesi de tehlikeli. Şimdi olanlara bir bak..."

"Mysania tehlikeli çünkü. Ak Kraliçe senin aksine duygularıyla değil mantığıyla hareket ediyor. Sen Karanlığın Kalbi'sin. Elbet hislerini düşünüyorsun." Rhadenis bunu derken Kara Kraliçe'yi sevdiğini söylüyordu. Onun, herkes tarafından bilinmeyen ve nadir kullanılan takma isimlerinden biri buydu. Bu isim ona karanlığın sert, güçlü ve duygusal kalbiyle düşündüğü için verilmişti. "Yapman gerekeni değil, istediğini yaptın, Dymen. Seni ayıran bu. Kuzeyin sana değer verme nedeni bu."

"Mysania henüz on altı yaşında."

"Onun yaşındayken yaptıklarını hatırlatayım mı, Kara Kraliçe?"

Kara Kraliçe, Diyar'ın bu karışık haline rağmen gülümsemeyi başardı.

Dione adını buraya geldiği ilk yıllarda almıştı, henüz bir prensesken halk ona bu adı vermişti.

Zümrüt Kraliçe, tahta çıktığında ona verilmiş takma adlardan biriydi. Tahta çıkışından sadece birkaç yıl sonra büyük bir isyanı bastırmıştı. Bu sayede Adil Kraliçe ve Zalim Kraliçe adlarını da kazanmıştı.

♛

*Alsrea: Kışın üçüncü ayı, Beyaz Ay, Kar Ayı

*Bu bölüme önemli eklemeler yapılmıştır.

~Dymentsia ve Rhadenis hakkında ne düşünüyorsunuz?

~Dymentsia gerçekten Mysania'yı seviyor ve ona değer veriyor mu?

2023 -Wattpad'e Geri Yükleme- Notu: Bu ve bundan sonraki bölümlerde yazımda veya kurguda küçük hatalar olabilir. Birkaç ay düzenlemek için vaktim yok. Birkaç ay sonra düzenleyeceğim.

21.01.2016, 15.55

18.446, 2.406, 1.4

Düzenlenme Tarihleri: 26.07.2016 - 30.03.2018