Evet yazmak, benim burada yazmamın amacı bir şeyleri öğretmek veya hikaye kurgulayıp sizlere sunmak değildir, amacım kendi hayatlarımızdan, tarihimizden, okuduklarımızdan ve gördüklerimizden, yorumlayıp veya yorumlayamadığımız, başkalarının yorumlayabildiği şeyler üzerine gerçek bir samimiyetle düşünmektir. Asla kimseye doğruyu göstermek değil düşüncelerle beyin fırtınası yapmaktır, bunu böylede düşünebilirsiniz. Belki bir çoğunuz deneme dahi okumamış olabilirsiniz ama deneme yazmak, yazarlığa başlangıç için ilk adım da denebilir. Bazı yazarlarımız veya dünya yazarları bunu devam ettirerek hayatı boyunca denemeler yazmışlardır, yani bunu sadece ilk adım olarak düşünen, saçmalıktan öteye geçemez. Montaigne gibi, Epiktetos gibi deneme yazarlarını çoğu yerlerde bulabilirsiniz benim ise en çok dikkatimi çeken genellikle montaignenin yazıları olmuştur. Baya eski zamanlara dayanan Sokrateslerin Platonların sadece felsefik olan kuramları değilde, onların sadece sıkıcı taraflarını değilde hayattan yazılarını okursanızda çokca fayda göreceğinizden emin gibiyim sanki. Yavaş yavaş konumuza girelim tavsiyelerde bulunduk ne de olsa.

Her birimiz bir anneden doğmuş, bebeklikten gelmiş bireyleriz, her birimiz o saf çocukluğumuzu yaşadığımız dönemden şimdi ki daha olgun bireylere dönüşen insanlarız. Hayat akıp geçiyor genç olabilirsiniz, çocuk olabilirsiniz fakat bu sizin hayatınızın uzun bir süre daha süreceğini belirtmiyor değil mi? Çocuk olmanız veya genç olmanız sizi bir hayat felsefesi edinmenizden alıkoyamaz öyle değil mi? Neden insanlarımızın hiç bir hayat felsefesi yok, neden çevremizde ki insanlar sadece öylesine yaşıyorlar veya bu dünya da öldükten sonra işe yarar bir şey bırakmayıp da sadece öyle bir ot gibi gelip ve ölüncede silinmekten korkmuyorlar? Ben herkesin bir hayat felsefesi olması gerektiğine inananlardanım ve bunu sizlere de tavsiye etmek durumundayım. Bir insanın hayat felsefesi olmadığı sürece dünyaya gelmesinin ne gibi bir mantığı olabilir ki, sadece öyle yaşayıp ölümü beklemek için mi dünyaya geliyorsunuz sanıyorsunuz? Yukarıda ki sizi öylece dünyaya gelip yaşayıp ölün diye mi yaratmış düşünmüyor musunuz hiç bunları? Benim hayat felsefem yararlı olmak üzerine, belki dinimi çok iyi yaşamıyor olabilirim, belki çok günahkarım belki çok kötüyüm fakat benim hayat felsefem daha çok dinden önce insanların birbirine faydalı olmasından geliyor. Şimdi düşünelim, ben müslümanım evet ve siz bir hristiyansınız veya yahudi bilemiyorum size kalmış, ben insanlardan önce dinimi düşündüğüm sürece ve şu an olanda bu insanlar birbirine düşman oluyor. Mesela bir ülke başka bir ülkeye zulüm ediyor ve zulüm eden ülke ise yahudi, neden hemen bütün Yahudilere düşman olmayı seçiyorsunuz? İyi olanları hiç mi düşünmüyorsunuz veya benim gibi düşünenler hiç mi akıllarınıza gelmiyor. Evet zulüm ediyorlar ama bazıları da evet  o Yahudilerden bazılarıda birilerine yardım etmek için bir şeyler yapmaya çalışıyorlar ama bunları gördüğünüzde bile yapıyorlar yapıyorlar sonra vicdanlarını rahat ettirmek için yardım ediyorlar diye saçma sapan yorumlar yapılabiliyor. Neden dinden önce insana bakılmıyor? Barış diyoruz, dünyada barış değil mi? Siz insana insan gözüyle bakmayıp sadece diniyle yargılama hakkını nasıl kendinizde bulabiliyorsunuz veya bunu nasıl düşüncesizce bu kadar kolay yapabiliyorsunuz anlam veremiyorum. Mesela şu an gündemimizde olan filistin sorununu ele alırsaki, yahudilerin ne kadar çok zulüm yaptığını hepimiz görüyoruz öyle değil mi, içlerinde bunu desteklemeyenler olsa bile ellerinden bir şey gelmiyor. Bu durumu aslında şöylede düşünübiliriz, kendilerine yapılan zulümü ve kazandıkları nefreti şu an Filistinlilere karşı uyguluyorlar, Nazilerin kendilerine yaptıklarını onlarda bir başkasına yapıyorlar ki bu bir saçmalık. Bundan önce sizlerin ise bunları görüp bütün Yahudilerin böyle olduğunu düşünmeniz bundanda saçmalık. Geçenlerde bir şey gördüm ve bir Yahudi filistinli bir çocuğa yardım ediyordu ve yapılan yorumlara bakmak istedim, o kadar saçmalamak için yorum yapan arkadaşlarımız var ki. Sanki o Yahudi insan değil canavar, kendi gibi biri değil sadece zulüm edenler gibi olan bir günahkar olarak görüyorlar, neden yardım eden bir insanı dininden dolayı böyle görüyorsunuz ki. Ne yani Müslüman olmayan insan iyi olamaz mı veya zulüm eden insanların çoğunluğunun dini Yahudi diye azınlıkta olanların hakları yok mu? Dediğim gibi dünya da barış istiyorsak bence ilk önce olması gereken dinden önce insandır, ilk önce insan geldiğinde ise zaten otomatik olarak herkes dinini rahatça yaşayabilecek, rahatça hayatlarını sürdürebilecek ve rahatça şükranlarını sunabileceklerdir. Bırakın birilerini dininden dolayı yargılamayı onların içindede iyi insanlar var, iyi insanı dinle yargılamayın ve bundan kurtulun lütfen hepimizin içinde iyi insanlar var. İneklere tapanların arasında bile içlerinde iyilik dolu insanlar olduğunun farkına varın. Ben hayatımı iyi olmaya adamış biriyim ve kim olursa olsun ön yargılı yaklaşmayıp iyi davranmaya çalışıyorum,evet bazı yerlerde sıkıntı yaşıyabiliyorum fakat insanlara ilk göründüğü gibi değilde yorumlayıpda yargılıyorum ve bunu sizinde yapmanızı tavsiye edebilirim. Mesela bunu kanıtlayan en iyi sözlerden biride şudur, kötüler önceden kötü değillerdi, belki kötü bir insandan bile bir şeyler çıkarabilirsiniz böylelikle. Kötü yola düşen insana bide siz kötü bakarsanız o insan nasıl kurtulabilir içindekinden, belki de masum biriydi ve bazı sebeplerden dolayı kötülüğe düştü bu onun geri dönülemeyecek yola düştüğünü göstermez ki? Düşünsenize, bir insan neden kötü olmak ister ki? En kötü olan bir insan bile kendisine yapılanlar sonucu kötü olmak istemiştir yoksa neden etrafında iyilikler varken, güzel şeyler varken başka yolu seçer. Bu keyfi bir şey değildir insanların hayatları her zaman bizim düşündüğümüz gibi gitmeyebilir, ailesini kaybetmiş bir insana çok rahatlıkla kötülük yaptırabilirsiniz fakat içinde ki vicdan bir yerlerde illa ki duracaktır ve sizinde onları açığa çıkarmanız gerekirken daha da içeri gömdüğünüz sürece o insan kötülüklerine devam edecektir. Her zaman insanlar hakkında hemen bir kanıya varmamayı deneyin, kötü olsalar bile bardağın dolu tarafı oldukça azken bile siz dolu taraflarını görmeye çalışarak onun bardağını taşırın. İtmeyin elinden tutun, insanlara iyi davranın belki kötü davranmak daha çok popülerlik kazandırsa da size hiçbir zaman bundan yana olmayın, unutmayın bir gün öleceğiz ve popülerlik orada pek iş yapmıyor. Aslında yapabilir, popüler insanlarla cehennemde yanmak hoş gelebilir kulağınıza, bu laflarım kolayca insanları kırmak için hakaret edenler üzerine. Ben her zaman insanlara yararlı olmak isterim çünkü yararlı olmamayı istemiyorum neden isteyim ki? Silinip gittiğimde arkamdan hatırlanmak istiyorum, hatta bu hayatta insanların kalbine dokunan bir şeyler bırakmak için nelerimi vermezdim. Zaten benim de hayalim iyi bir deneme yazarı olarak insanların kalbine dokunmak,insanların samimiyetine güvenerek onların vicdanını açığa çıkarmak, kötü insanın bile bir yerlerde kalan duygularını çekip çıkarmaktır. Hayat felsefemde tamamen bunun üzerine kuruludur ve sizin de hayaliniz ney ise bence hayat felsefenizinde bir an önce ona göre kurulması gerekiyor olabilir eğer bir ot gibi dünyaya gelip hiç bir şey yapmadan kurumak istemiyorsanız.