Lunapark'ın önünde duran araba ile ilk seungmin çıkmıştı araçtan onun bu neşesi ve heyecan da diğer üçlüyü mutlu ediyordu. Chan ve hyunjin de, seungmin'in peşinden inmiş minho ise aracı park edip yanlarına geleceğini söyleyerek ayrılmıştı yanlarından. Lunapark'ın girişin de minho'yu beklerken hyunjin'in ortaya attığı fikiri tartışıyorlardı.

"Hyunjin haklı bence min. Hem dört kişi yan yana yürüyünce çok yer kaplamış oluruz. Bence de ikili şekilde gruplaşıp birlikte dolaşalım"

Chan'ın da hyunjin'in fikrine katılması ile seungmin yanaklarını şişirerek, onaylar şekilde başını sallamıştı. Onun tatlı yüzüne karşı hyunjin, seungmin'in şişirmiş yanağına öpücük koymuştu. Seungmin ise hâlâ hyunjin'e tribli olduğun dan onun tarafından kaçıp chan'ın yanına gitmişti. Hyunjin, onun bu hareketine kıkırdamış ve yanlarına gelen minho'ya dönmüştü. Az önce chan ve seungmin'e bahsettiği fikri minho'ya da anlatmış, minho'nun da onaylaması ile ikili şekilde grup seçmeye karar vermeye çalışıyorlardı.

"Ben prensesim ile olmak istiyorum"

"Ama prensesin seninle olmak istemiyor"

Hyunjin, seungmin'in inatçı huyuna göz devirip yanın da ki ikiliye bakmıştı. Daha doğrusu tehdit eder şekilde bakmış denilebilirdi. Minho, hyunjin'i anlamış olacak ki ona bakan arkadaşına küçük bir baş sallaması ile onayladı. Chan da minho'ya ayak uydurmuş ve minho'nun yanına giderek arkadaşının koluna girmişti.

"Evet prensesim, gördüğün gibi bu ikili birlikte gezecekmiş. Eh sen de bana kalmış oluyorsun"

Seungmin'in önünde bir dizini hafif şekilde kırmış ve elini uzatmıştı hyunjin. Seungmin ise ona ihanet eden ikiliye bakmış ve ona uzatılan eli somurtarak tutmuştu.

Hyujin ve seungmin önden diğer ikili ise arkalarından geliyorlardı. Seungmin ilk atlı karınca ya binmek istediğini söyleyince minho ve chan ikilisi bilet almak için ayrılmışlardı. Hyunjin yanın da ki seungmin'e bakmış ve birleşik ellerin den destek alarak onu kolunun altına almıştı.

"Bebeğim benim, hadi barışalım artık hımm"

Seungmin, başını kaldırmış ve ona dudaklarını büzerek bakan hyunjin ile göz göze gelmişti. Bu görüntü ile hemen barışacağını biliyor iken bu durumu kendi aleyhine çevirmeye karar vermişti.

"Bir şartım var ama"

Hyunjin hızlıca başını sallamıştı.

"Ne dersen kabul"

Seungmin aldığı onayla sırıtmış ve bu da hyunjin'in biraz korkmasını sağlamıştı.

"Korku trenine bineceğiz!"

Yüzün de ki gülümse ile hyunjin'e bakarken hyunjin bunu isteyeceğini anlamış ve hemen savunmaya geçmişti.

"O olmaz"

"Banane ya, ne dersem kabuldü"

"Ama korku treni olmaz"

"Hayır ya banane. Kabul ettin ve binmek zorundasın. Hem yanın da bende olacağım"

Seungmin, hyunjin'in kolunun altın dan çıkmış ve yüz yüze bakmaları sağlamıştı. Hyunjin'in omuz silktiğini görünce kaşlarını çatmış ve buraya doğru sohbet ederek gelen ikilinin yanına gitmişti. Hemen minho'nun göğüsüne sarılmış ve hyunjin'i şikayet etmeye başlamıştı.

"Hyung, hyunjin hyung sözünü tutmuyor"

Minho, ona sarılan seungmin'in saçlarını okşarken yanlarına bu sefer de hyunjin gelmişti. Aynı seungmin gibi mızmızlanmış ve minho'nun sol tarafına doğru sarılmıştı.

"Korktuğumu bildiği için korku trenine binmek istiyormuş"

"Ama ne dersem kabuldü hani"

"O hariç"

"Ben ona binmek istiyorum senle birlikte"

"Atlı karınca ya bin benle"

"Ona chan hyung ile de binerim"

İkilinin tartışmasına karışmak istemeyen minho sadece ikisinin de saçını okşuyordu.

Huunjin, seungmin'e bakmayı sürdürürken dudaklarını tekrar büzmüştü.

"Tamam binelim ama elimi bırakmak yok"

Seungmin parlayan gözleri ile minho dan ayrılmış ve hyunjin'in elini tutmuştubb

"Hiç bırakamıyacağım elini tamam mı?"

Hyunjin elini sıkıca tutan seungmin'e gülümsemiş ve başını sallamakla yetinmişti. Minho ise ikisini de gülümseyerek izliyordu.

"Hadi o zaman ilk atlı karınca ya binelim sonra da korku trenine bineriz. Gerisini de  sonra düşünürüz"

Chan'ın konuşması üzerine hepsi onu onaylamış ve atlı karınca ya binmek için sıraya geçmişlerdi. Atlı karınca da fazlaca eğlenen dört genç kahkahalar atarak inmişlerdi. Kahkahalar eşliğinde korku treninin önüne geldiklerinde hyunjin hemen yanında ki seungmin'in elini tutmuştu. Onun bu hareketine seungmin kıkırdamış ve birlikte içeri girmişlerdi.

En öne seungmin ve hyunjin binmiş arkalarında ise chan ve minho vardı. Daha tren çalışmadan hyunjin'in çığlıkları başlamıştı bile. Tren yavaşça harekete geçmiş ve bu da hyunjin'in seungmin'in beline sarılmasına neden olmuştu. İlk başlarda korkusuz olan seungmin önlerine çıkan ilk iskelet ile hyunjin'e sıkıca sarılmış ve ikisin de çığlıkları duyulmuştu. Minho ikiliye gülmüş ve ona sarılan chan'ın fotoğrafını çekmişti, bu şantaj fırsatı kaçmazdı.

Hyunjin ve seungmin'in çığlıkları, chan'ın minho'ya sıkıca sarılması üzerine korku treni çıkışa ulaşmıştı. Tren den inen dörtlü için de sadece minho kahkaha atıyordu. Hyunjin ve seungmin birbirlerine sarılmış bir bank ta oturur halde chan da diğer banka uzanmış dinleniyordu. Minho  da onların bu haline özellikle seungmin'e kahkaha atıyordu. Sonuçta seungmin istemişti korku trenine binmeyi, bindiğinde ise hyunjin'in çığlıklarına ortak olması komikti.

Seungmin ve hyunjin birbirlerine sarılıp teselli etmeleri bitince minho'nun yanına gidip onlarla dalga geçtiği için minho'yu azarlamaya çalışmışlardı ama  minho telefonun dan onların çığlık attığı andan gelip bank ta birbirlerine sarıldığı ana kadar çektiği video yu onlara gösterince ikili susup başka bir alete binmek için ayrılmıştı minho'nun yanından. Onlar peşinde kahkaha atarak chan'ın koluna girmiş ve ikilinin gittiği yöne doğru ilerlemişlerdi.

Bir kaç saat lunaparka da eğlenen dört genç yorulduklarını anlayınca eve gitmeye karar vermişlerdi. Minho arabasını park ettiği yerden alıp gelmiş ve lunapark'ın çıkış da onu bekleyen arkadaşının yanına gelmişti. Bu sefer minho'nun yanına chan oturmuş seungmin de arkaya hyunjin'in yanına geçmişti. Hyunjin'in omzuna başını koyarak eve gelene kadar küçük bir uyku çekmişti.

Eve geldiklerini arabanın durması ile anlamış ve araçtan inmek için kapıyı açacak iken hyunjin onu durdurmuştu.

"Hâlâ uykulusun bekle seni kucağıma alayım"

Seungmin ise hyunjin'e itiraz etmemiş, kendini yorgun ve uykulu hissediyordu. Minho ise aracın iç aynasın dan ikiliye bakmış ve hyunjin'in de yorgun olduğunu görünce ondan önce davranmıştı. Seungmin'in kapısının önüne gelip kapıyı açmış ve koltuğa başını koymuş uyumaya devam eden küçüğünü kucağına almıştı. Hyunjin ise minho'nun düşünceli tavrına tebessüm ederek ikili için evin kapısını açmıştı.

Chan iyi geceler dileyerek odasına geçmişti herkes den önce. Şuan seungmin uyanık olsaydı onunla yaşlısın diyerek dalga geçerdi.

Minho da kucağın da ki seungmin ile birlikte onun odasına çıkmış ve yatağa nazikçe yatırdı. Seungmin'in üzerini değiştirmek için dolabının önüne geçmiş ve eline aldığı pijamalar ile tekrar yatakta uyuyan küçüğünün yanına adımlamıştı. İlk önce üzerin de ki tişörtü çıkartmış onun yerine de elindeki pijama'nın üstünü giydirmişti. Altın da ki şortu değiştireceği vakit seungmin gözlerini kırpıştırarak açmış ve üzerine değiştiren hyunguna bakmıştı. Şirince gülümsemiş ve minho'nun elin de ki altlığı alarak minho'ya teşekkür etmişti.

Minho küçüğünün yanağına öpücük koymuş ve iyi geceler dileyerek kendi odasına geçmek için ayrılmıştı seungmin'in odasın dan. Kendi odasına geçmeden önce hyunjin'in odasına girmiş ve uyuyan hyunjin'i kontrol etmişti. Mışıl mışıl uyan arkadaşını görmesi ile gülümsemiş ve kendi odasına geçmişti. Günün yorgunluğu ile hemen pijamalarını giymiş ve kendini yatağa atmıştı.

Seungmin pijamalarını giymiş ve tekrar uyacağı vakit telefonuna gelen bildirim ile komodin'in üzerinde duran telefonunu eline almıştı. Bilinmeyen bir numara dan idi mesaj.

Bilinmeyen numara
Anne ve babanın ölümüne neden olan sıradan bir trafik kazası olamaz değil mi?

"video"

Attığım konuma gel yarın ve işin gerçeğini öğren

"Konum"

Görüldü

🤎🖤🤍

Evet artık olaylara yavaşça girmiş bulunuyoruzzz

Nasıldı ki bölüm 🫣?

Umarım gününüz yanakları şişiren seungmin gibi tatlı geçer 💚🧚🏻‍♂️

Kendinize çoook iyi bakın 🧡🧚🏻

Öpüldünüz 😽😽😽😽