Savaşın devamı ve bir kaç şey daha
Ejderha dünyası savaş alanı Bork...
Vergil iki kişinin savaştığı bir açıklığa ulaştı.
Hıçkıdık alevli kılıcıyla bir adamla saavşıyordu.
-Kazanamassın Drago.Alfa defedildi.Her şey bitti.
-Her şey ancak sen öldüğünde biter.dedi ve kılıcını savurdu.
Sanırım yardım etsem iyi olur.
O sırada Hıçkıdık yere düştü.
Drago kılıcını kaldırdı.Ama tam o anda Vergil müdahale etti.kılıcını Hıçkıdık'a vurmak üzere indiren Dragonun kılıcını kendi kılıcıyla durdurdu.
-Sen de kimsin?
Vergil cevap vermemeyi seçti ve doğruca dragonun üzerine gitti.Vergil tek kişilik bir ordu gibi saldırıyor drago ise sadece savuşturmaya çalışıyordu.bir müddet sonra Drago yere çöktü.Her yerinde Vergil'ın açtığı yaralardan suzan kan vardı.
-Lütfen.Merhamet et.
Vergil kılıcının ucunu Drago'nun boynuna dayadı.
-Neden?Neden sana merhamet etmeliyim?Sen dostuma merhamet edecek miydin?Pek sanmıyorum.
-Tamam Vergil bu kadarı yeterli.
-Emin misin?
-Evet.Sağol dostum.Sen olmasan...
-Ben olmasam kendin hallederdin.Kendine yüklenme.Peki şimdi bunu napıyoruz?
-Zindana atıyoruz.
-Bana uyar.dedi kılıcını kınına soktu.
O sırada yanlarına bir viking geldi.
-Bütün düşmanlar defedildi şef.
-Zaiyat?
-5 yaralı.Ölü yok.Pembe saçlı bir kız geldi ve herkesi korudu.
-Pembe saçlı mı?
-Benimle beraber.dedi Vergil.
-Şükürler olsun.Diğerleri nerde.
-Büyük han.Siz de oraya gelseniz iyi olur.
-Geliyoruz.Hadi Vergil.Yapmamız gereken şeyler var.
-Sen nasıl istersen.Şef.dedi Vergil ve hana gittiler.
Handa büyük bir karmaşa hakimdi.Herkes ejderhalar olmadan buzu nasıl düzeltebileceklerini düşünüyorlardı.
Hıçkıdık masanın başındaki yerine geçti.Solunda astrid ve Valka sağında südüklü balıkayak ve sertceviz vardı.
-Sessiz olun.
Tartışmalar devam etti.Vergil Hıçkıdığın arkasına geçti ve ayakta beklemeye başladı.Meraklı gözlerle salonu tarıyor ve Caitlyn i arıyordu.
Hıçkıdık ayağa kalktı.
-Herkes derhal sessiz olsun.
Solanda tek bir ses bile yoktu.
-Teşekkürler.Öncelikle bu Vergil.dedi İşaret ederek.Alfa'yı o yendi.Ve ona canımı borçluyum.Benim misafirim.İkincisi.Buzlar hakkında önerilere açığım.
-Ejderhaları getirelim.dedi bir viking.
-Çok uzun sürer.
-Aslında benim bir fikrim var.dedi vergil.
-Nedir?
Vergil elini kaldırdı.Ve eli alev aldı.
-Bu da ne?
-Meslek sırrı.Ama önemli olan bununla buzları eritebiliriz.
-Ertebiliriz?Çoğul kullandın.Başka biri..
Astrid hıçkıdığı dürttü.Pembe saçlı kız.
-O nerde?
-Evimizde uyuyor.dedi Astrid
-İyi.Onu uyandıralım da bize yardım etsin.
-Olmaz çok yorgun.Bütün gücünü korumak için harcadı.
-Ben hallederim merak etmeyin.
-Hepsini mi?
-Evet merak etmeyin.
-Tamam başka gündem maddemiz var mı?
-Yok.
-İyi dağılabilirsiniz.Vergil bu gece buzları eritecek.Yarın da köyü yeniden inşa edeceğiz.İyi geceler dilerim.dedi ve herkes dağıldı.
-Üzgünüm Vergil seni biraz zorlayacağız.
-Sorun değil.dedi ve dışarı çıktılar.
-Vay be.Köyü neredeyse buzla kaplamış.dedi vergil
-Evet öyle.Çok can sıkıcı.
-Hadi işe koyulalım.dedi ve gerinmeye başladı.Kaslarını gevşetti hızlıca iki kez zıpladı ardından durdu.Odaklandı ve kendini ateşe verdi.Buzun yarısını temizlediler.Vergil yere çöktü ve derin nefes alıp vermeye başladı.
-Vay canına.Yüce ejderha imparator güçten düşüyo ha?Hiç düşünmezdim.dedi vergil'a yaklaşan Caitlyn.
-Sen öyle san.dedi Vergil ve ayağa kalktı.
-Vergil kendini çok zorlama.dedi Hıçkıdık.
-Sorun yok.Merak etme beni.
Arkalarından Astrid bağırdı.
-Caitlyn kendini zorlama yeni toparlanıyorsun.
-Tamam.Dedi Caitlyn ardından buzları eritmeye başladılar.1 saat kadar sonra işleri bitmek üzereydi.Caityln tam son buz parçasını eritirken buzun üstünden sivri bir kalas baş aşşağı düşmeye başladı.Vergil son amda yetişti ve Caitlyn ile yuvarlandılar.Vergil Caityln'in üstüne çıkmıştı.Öyle bir müddet kaldılar.
-Ee vergil?
-ha çok özür dilerim.Burda iş bittiyse ben biraz yürüyüle çıkacam hadi görüşürüz.diyip koşarcasına kaçtı Vergil.
-Wow onun neyi var?
-Gidip öğrenmeye çalışırım.dedi ve Vergil'ın peşinden gitmeye başladı.bir an durdu ve geriye dönüp.
-Onlar bizimle kalacak yer hazırlar mısın astrid?
-Oldu bil.
-Sağol.dedi ve Vergil'ın peşine düştü.
Yarım saat sonra...
-Vergil.Sonunda buldum seni.Sorun ne?
-Sorun yok.
-Kesin yoktur.Anlat bakalım.
-Neyi?
-Salağa yatma salağa yatmayı ben icat ettim bana sökmez.
Vergil gülmeye başladı.
-Tamam tamam.Gel otur.dedi.
Hıçkıdık Vergil ın yanına oturdu.Vergil derin bir nefes verdi.
-Durum şu.
-Dur tahmin edeyim.O kız değil mi?
-Sen ne...
-Ben bilirim.Seviyorsan git konuş bence(Burdan eski pepsi reklamına selamlar).
-Ama o bir prenses.Ben ise askeri.
-Sana ne diyorlar?
-Ne?
-Diğer dünyada.Seni ne diye çağırıyorlar?
-Ejderha imparator.
-Böyle bir imparatora.Böyle bir prenses yakışır.
-Oh(şaşkınlık ibareti).
-Hem merak etme.Akışına bırak.Her şey kendiliğinden hallolur.
-Sağol dostum.
-Her zaman dostum.Ama bir şey sormam gerekiyor.
-Nedir?
-Seni buraya hangi rüzgar attı?
-Seninle açık konuşacağım.Bana ejderhalar lazım.
-Neden?
-Orda kendime ait büyük bir alanım var.Ve orayı bir Ejderha çiftliğine dönüştürmek istiyorum.Bana bir kaç farklı tür yavru ve üç yane yetişkin lazım.
-Bunu Astrid'le konuşmam gerekiyor.
-Biliyorum.
-Ama orda onlara nasıl bakacaksın?
-Bizzat kendim.Hepsini eğiteceğim.Oraya taşınacağım.Hepsiyle ilgileneceğim.Hem kim bilir.Belki biri bana yardım bile edebilir.
-Haahah.Neden olmasın.Ama önce yardımınız gerekiyor.Köyü onarmamız lazım.Sonrasında Ejderhaları buluruz.Aklımda belli ejderhalar var mı?
-Elbette.
-İyi onları hepbirlikte konuşuruz.Şimdi gidelim.Geç oldu ve yarın uzun bir gün olacak.
-Kesinlikle öyle.dedi ve ayağa kalkıp Yürümeye başladılar.
Yarım saat daha sonra Hıçkıdık ve Astrid'in evi...
-Evet.İşte bizim hikayemiz bu.
-Vay canına Vergil baya şey yaşamışsınız.dedi Astrid.
-Ne demessin.Ama sizin de aşşağı kalır yanınız yok.Özellikle RedDead ile olan savaşınız(ilk filmden)dedi Vergil.
-Benim favorim ise Dişsiz'in alfa olmasıydı.Baban için tekrar çok üzgünüm.dedi Caitlyn.
-Saol.Şimdi.Geldik asıl kısma.Veril.Ejdarha türlerini söyle bakalım.Neler lazım sana.
-Ejderha türleri mi?Caitlyn ve Astrid aynı anda.
-Evet Vergil bir ejderha çiftliği kurmak istediğini söyledi.
-Hmm.
-Türler şunlar.
1.Bir fısıldaya ölüm.
-Jilet gibi sora sora dişler tamamen dikenle kaplı bir deri ve ölümcül alev.dedi Vergil.
-Evet bu kötü çocuklar toprağı kazarak ilerler ve gün ışığına duyarlıdırlar.
-2.olarak ise bir bulutfişek.
-Cidden güçlü bir ejderha dört kanatlı güçlü ve uzaktan etkili olabilen alevleri var.
-Ve çok zekidirler.Oldukçada sevecen.
-Kesinlikle.
-3.olarak Fligtmare.
-Bu tür hakkında pek bir bilgim yok.Mavi,soğuktan hiç etkilenmedikleri ve çok nadir olduklarını biliyorum.
-Kesinlikle öyleler
-4.tür bir öfke türü.
-Hmm.Dişsiz'in yavruları baya büyüdü ve yumurtlama zamanları geldi.Halledebiliriz.
-Çok iyi olur.
-5.tür peki?
-yıldırım davulları.
-Güzel seçim.Çok hızlı değiller ama koruma içgüdüleri yüksektir ve güçlerini thor'un ta kendisinden aldıkları söylenir.
-Daha var mı?
-Az kaldı.6.tür ise skrill.
-Onu mühürledik.Ben de onu burdan götürmeye niyetliyim.
-İyi olur.Onu orda tutmak içimi acıtıyor.
-Ama ona bir eş bulmamız lazım.
-Skrillerin yaşadığı bir ada biliyorum.Şu sıralar çiftleşme zamanları.
-Saol hıçkıdık.
-Her zaman.Peki hangilerinden yetişkin lazım.
-bir bulutfişek bir fligtmare ve bir skrill.
-Skrill zaten yetişkin.Bulutfişek bulunabilir.Ve fligtmere için elimde tam senlik bir şey var.
-Nedir?
-Bir aile.Anne ejderha avcıları tarafından öldürüldü.Sadece baba ve iki yavru kaldı.Onları alabilirsin.Tabi kendileri isterse.
-Elbette.Yardım etmekten onur duyarım.
-Çok iyi.O zaman hadi uyuyalım.Yarın çoook uzun bir gün olacak.
Unutmadan söyleyim.Devamı için fikirlere açığım.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top