Bir hikaye biter bir diğeri başlar


Caitlyn...

Akşam herkes hazırlanmış ve Caitlyn'in odasında toplanmışlardı.
-Evet Caitlyn.Bu yemekten beler beklemeliyiz?diye sordu Eve.
-Sadece basit bir yemek.Herkes be kadar tehlikeli olduğunuzu gördü yanınıza yaklaşacak biri olacağını sanmam.Yani umarım.

-Umar mısın?
-Gerçekten üzgünüm.
Eve sesli bir nefes verdi.
-Bize fena halde borçlusun prenses.
-Hem de nasıl.diye onayladı Eve'i Ava.
Caitlyn kafa salladı.O sırada kapı çaldı.
-Ne var?
-Vakit geldi prenses.
-Tamam geliyoruz.diye cevap verdi Caitlyn.

Biraz sonra odadan çıkıp ziyafetin verildiği yemek salonuna indiler.Ortam gayet güzeldi.Sahneden müzisyenler hafif müzik çalıyordu.Herkes masalarda yemek yiyordu.Erkekler şık kadınlar güzel giyinmişti.
Klasik bir ziyafet diye düşündü.Ardından balkonun hemen yanına kenarda bir masa gördü.Gidip oturdular.

-Eve Ava siz bekleyin ben size içecek bir şeyler alayım.Ne istersiniz?
-Kendine be aldıysan bana da al.
-Aynen.
-Peki hızlıca alıp geliyorum.

Umarım bir sorun çıkmaz diye düşündü Caitlyn.Ama bilmediği şey ise.sorunun çoktan çıktığıydı.Eve ve Ava'nın rakipsiz birer güzelliği vardı.Eve tavırlarıyla soğuk bir kraliçe havası verirken Ava daha vahşiydi.Caitlyn'nin ise ülkenin en güzellerinden biri olduğu su götürmez bir gerçekti.Üçünün de aynı yerde özellikle böyle bir ziyafette olması gerçekten sorun olacak bir durumdu ama Caitlyn hiç böyle düşünmemişti.
Aslında onlar odaya girdiği andan itibaren başlamıştı fısıltılar.
Bütün askerlerin de davetli olmasıyla odada bol bol erkek ve de içki vardı.

Vergil...

-Sadece kırık bir kılıç mı?Ne zavallıca.

Angelina ise ceketinin iç tarafından 6 tane kabzası olmayan kısa bir kılıç boyutunda bıçaklar çıkardı.
-Ve sen küçük kız.Bıçaklarının bir kabzası bile yok.Dikkat et de bir yerlerini kesme
Arkasındaki çapulcu grubu gülmeye başladı.
Angelina ise sinirli görünüyordu.

-Gerçek bir kılıç ustasına kabza gerekmez!
Diye bağırdı ve bıçakları havaya attı.Bıçaklar ise havada durdu.Angelina'nın sırt seviyesine indi ve üçer üçer iki tarafa ayrıldılar.

-Sizi öldürüp cesedinizi deniz canavarlarına yem edeceğim.Saldırın!

Ardından Vergil'ın alına bir düşünce yerleşti
Vergil dövüşmeyi biliyor muydu?

O an Fate imdadına yetişti ve destesinden bir kart çekti.Bir an sonra kart kırmızı yanmaya başladı.Fate kartını önlerineki gruba fırlattı.Kart gittiği yerde sanki bir kutu barut gibi patladı.

Angelina ise bütün düşmanları teker teker deşmeye başladı.

Crown Vergil'ın üzerine geldi ve hızlı bir yumruk attı.Vergil refleks olarak kenara çekildi.İkinci yumruğu elinin üstüyle kenara itti.
-Sen de kimsin böyle?
-Kim bilir.diye cevap verdi Vergil.
Kafasına doğru gelen tekmeye yakaladı ve etrafında çevirip ilerdeki bir evin penceresinden içeri fırlattı.

Arkasına döndüğünde ise savaşacak kimse kalmamıştı bile.
-Bu hızlıydı işte.
-Hem de nasıl.diye cevap verdi gülerek fate.
Bıçaklar ise Angelina'nın cebine geri dönmüştü.
-Sizi sevdiğim çocuklar.Bir ara bana uğrayın.
-Sana mı?
-Hazır olduğunuzda kart sizi bana getirecektir.
Dedi ve Vergil'a doğru mavi yanan bir kart fırlattı.Vergil kartı tuttu.Kart mavi bir şekilde parlamaya başladı.Üzerinde bir göz işareti vardı.Vergil kartı eşofmanının cebine koydu.

-Unutmadan Vergil.
-Evet?
Fate ceketini Vergil'a fırlattı.
-Giy şunu.Ama verdiğim gibi geri istiyorum.
-Saol fate.
Fate bir kafa işaretiyle teşekkürü kabül etti.Destesinden bir kart çekti.Kart mavi bir şekilde parladı.Ve Fate yok oldu.

-Bak bu ilginçti işte.
-Aynen öyle.Hadi Vergil.Kliniğe geri dönelim.
-Hadi o zaman.dedi Vergil ve kliniğe doğru yürümeye başladılar.

Caitlyn...

Gecenin ilerleyen saatlerinde kral yorulup odasına çekilmişti.Bütün gece Caitlyn Eve ve Ava'ya dans davetleri yağmıştı ama hiçbiri kabul görmemişti.

-Aslında gece beklediğimden daha iyi geçti.dedi Caitlyn
-Gece bitmedi pembe kafa.
-Eve haklı.Ve böyle dememelisin bu kötülüğü çağırır.
-Eh ben öyle şeylere çok inanmıyorum.
Eve pencerenin yanına gitti ve dışarı baktı.
-Fırtına çıkacak gibi.
-Fırtına mı?Ama bütün gün hava açıktı.
-Eh kafa yormaya değmez.Önümüzdeki soruna odaklanalım şimdilik.dedi Ava
-Evet şu gece bir an önce bitse de gitsek.diyerek onayladı Caitlyn.
O sırada Eve hala pencerenin önündeydi.

-Pembe kafa.Hani az önce inanmadığını söylediğin şeyler var ya.
-Evet?
-Bu düşünceyi aklından çıkarmayı düşünebilirsin.
-Neden?

Ardından olanları kimse beklemiyordu.
9 metre boyunda,kocaman kanatları olan bütün vücudundan elektrikler saçan ve ağzında kocaman beyaz bir yumurta tutan mavi bir ejderha duvarı delip salonun ortasına inmişti.

Herkes oraya buraya kaçışmaya başladı.
Koca ejderha gözleriyle etrafı taradı.Gözleri Caitlyn'e kilitlendi ve hızla ona doğru ilerlemeye başladı.
Önüne geçip tırpanını çeken Eve'i kafasından güçlü bir darbeyle duvara doğru fırlattı.

Duvardan havaya zıplamış ve elindeki plazma toplarını ona doğrultmuş Ava'yı ise kuyruğuyla şokladı.Caitlyn'in tam önünde durdu.Bir anda vücudundaki bütün elektrikler gitti.Yumurtayı nazikçe yere koydu.

Caitlyn yumurtaya uzanmaya başladı.Ejderha bir anda hırladı.Caitlyn hızla elini geri çekti.

Eve diğer taraftan bağırdı.
-Uzaklaş ordan.
-Sorun yok.Ben hallederim.

Ardından ürkek adımlarla ejderhaya yaklaşıp elini uzattı.Ejderha elini kokladı.

Bir anda üzerine atlayıp Caitlyn'in yüzünü yalamaya başladı.

-Hey hey dur.diye bağırsada Caitlyn nafile bir çabaydı.
Salonda kalan az sayıda misafir,Eve ve Ava da şaşkın gözlerle onları izliyordu.
Biraz zaman sonra Caitlyn kurtulmayı başardı.
Kalktı ve ejderhanın kafasını okşamaya başladı.
-Burda ne oldu az önce?diye şaşkınlıkla sordu Ava.

Eve gözlerini kısarak Caitlyn'e baktı.Ardından kahkahalarla gülmeye başladı.
-Eve kafayı yedi sonunda Cait.dedi Ava.
-Şimdi anladım.Dedi gülmeyi kesen Eve.
-Abimin aurasının bir kısmı sende.Aurayı tanımış olmalı.
Ardından Ava'nın gözleri ejderhanın gövdesinde aslı bir kağıda kaydı.Gidip aldı.Ejderha ise hiç tepki göstermedi.

Notu okumaya başlayan Ava'nın yüzü ise bembeyaz oldu.

30 dakika kadar sonra ejderha yumurtanın etrafında kıvrılıp uyumaya başlamıştı.Caitlyn krala olayı anlatmış ve bahçeye inmişti.Eve ve Ava da ordaydı.
Ava elindeki notu Eve'e uzattı.Eve de sesli bir şekilde okumaya başladı.

Eğer bu notu okuyosanız.O canavar hafızamı silip beni bambaşka bir yere yolladı.Şu an nerde olduğumu yüksek ihtimal bilmiyorumdur ve kafam karışık haldedir.Beni bulacağınızı umuyorum.Aman be.Bu kadar ciddiyet bana fazla.
Eve bir an okumayı kesti ve kağıda boş boş bakmaya başladı.

-Sorun ne?
-E-e.Yok bişey.

Ardından devam etti okumaya.
Ejderhanın adı Yıldırım.Umarım size çok sorun çıkarmamıştır.Kendisi biraz hırçındır.Ve bir şekilde yumurtayı korumayı çok istiyor.O sizi bana getirecektir.Ama dikkat edin.Hafızamın eksikliği bana biraz zarar verecek.Beni bulduğunuzda çok kötü şeyler yapmış da olabilirim.Ama bu durumu tersine çevirmenin bir yolu var.En azından öyle diyorlar.Bunu araştırın ve beni bulun.Başınıza açtığım belalar için şimdiden özür dilerim.

-Bitti mi?
-Aslında hayır.

Eve notun arkasını çevirdi.
-Bu sana.dedi Eve ve notu Caitlyn'e verdi
Caitlyn okumaya başladı.Ve bir anda yere çöküp gözyaşlarına boğuldu.

Eve hızlıca karşısına çöktü ve iki elini omzuna kouydu.
-Noldu?
Caitlyn kafasını iki yana sallamakla yetindi.
Ava kağıdı yerden aldı ve okudu.
-Eve.dedi ve kağıdı ona doğru çevirdi.

Kağıtta ise iki kelime yazılıydı.
Seni sevdim...

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top