63. BÖLÜM
Burcu, gözlerini aşağıdan gelen seslerle açtı. Hemen yanında uyuyan Alp'ı uyandırmaya çalıştı.
"Hayatım kalk yine birşeyler yapıyor bunlar." dedi Burcu
Alp, gözlerini zor açarak yanında duran saate baktı ve konuştu.
"Of ya daha saat sekiz." dedi Alp
"Bende uyumak isterdim ama çocuklar uyanmış." dedi Burcu
Alp ve Burcu hemen üzerini değiştirip aşağı indi. Doruk ve Derin piyanonun başındaydı.
"Günaydın çocuklar." dedi Alp
Doruk ve Derin arkasını döndü ve konuştu.
"Baba." dedi Doruk
"Bu saate neden kalktınız çocuğum." dedi Burcu
"Acıktık anne süt ve kurabiye yedik." dedi Derin
"Akşam düzgün yemek yemezseniz acıkırsınız tabi." dedi Alp
"Kaju'yu da uyanırmışsınız." dedi Burcu
"Kaju peşimizden geldi anne." dedi Doruk
"Anlaşıldı bugün güne erken başlayacağız." dedi Burcu
"Hadi eller yıkansın kahvaltıya." dedi Alp
"Tamam." diyerek gitti Doruk ve Derin
Burcu ve Alp kahvaltıyı hazırladı. Doruk ve Derin geldi.
"Anne bugün oyuncak günü." dedi Derin
"Biliyorum kızım ama önce Bahar yengenize gideceğiz." dedi Burcu
"Akşam da ben sizi evden alıp oyuncakçıya gideriz." dedi Alp
"Yaşasın." dedi Doruk ve Derin
***************************
Bahar, çocukların kahvaltısını yaptırdıktan sonra Barış ve kardeşi işine gitmişti. Kendisi de ikramlık olarak hazırlık yapıyordu. Duru yanına gelip konuştu.
"Anne üstümün düğmesini kapatamıyorum." dedi Duru
"Ağabeyine götür kapatsın kızım ellerim hamurlu." dedi Bahar
Duru hemen Deniz'in yanına gitti.
"Duru fazla güzel olmuşsun." dedi Deniz kardeşine yardım ederek
"Gerçekten mi?" dedi Duru sevinçle
"Saçını da toplayalım mı?" dedi Deniz gülümseyerek
"Hayır tara." dedi Duru tarağı uzatarak
Deniz, kardeşinin saçını taradı. Kapı çaldı. Duru koşarak kapıya baktı.
"Duru hanım." dedi Deniz
"Dayı niye geldin." dedi Duru
"Tatil yaptım ben kendime izin veriyor musun. Küçük hanım." dedi Deniz
Bahar, kardeşini görünce yanına doğru gitti.
"Ablacım sen niye geldin." dedi Bahar
"Bugün gitmek istemedim. Belki Rüzgarla birde ben konuşurum." dedi Deniz
"Aklın orada kaldı senin sabahta durgundun." dedi Bahar
"Yardım edecek birşey var mı?" dedi Deniz
"Yok canım." dedi Bahar gülümseyerek
Yarım saat sonra Bahar herşeyi hazırladı. Kapı çaldı. Hemen kapıyı açtı.
"Hoşgeldiniz." dedi Bahar gülümseyerek
Burcu, arkasını dönerek konuştu.
"Kaju da peşimizden geldi." dedi Burcu dudağını büzerek
"Gelsin Kaju hanım." dedi Bahar
"Doruk, Derin gelin hadi." dedi Derin
"Geldim." dedi Derin
Venüs, Kaju ile birlikte oynamaya gitti. Doruk da Deniz'in yanına gitti.
"Sen niye yanlarına gitmiyorsun Doruk." dedi Deniz
"Kız oyunları oynuyorlar. Keşke Rüzgar hemen gelse." dedi Doruk
"Siz evde nasıl anlaşıyorsunuz acaba." dedi Deniz
"Bak çadır çıkardı." dedi Doruk mutsuzsuzca
"Sana blok oyuncak vermemi ister misin?" dedi Deniz
"Olur şekil yaparım ben." dedi Doruk sevinçle
Deniz, odasına giderek blok oyuncaklarını alıp geldi.
"Al bakalım." dedi Deniz
"Teşekkür ederim." dedi Doruk gülümseyerek
Derin ve Duru bağırarak konuşuyordu.
"Of Derin senin istediğin olmayacak." dedi Duru sinirle
"Ben misafirim Duru." dedi Derin
"Konuşma benimle." dedi Duru
"Sus." dedi Derin
Burcu ve Bahar kızların yanına doğru geldi.
"Kızlar niye kavga ediyorsunuz." dedi Bahar
"Ben bu bebekle oynamak istiyorum ama Duru izin vermiyor." dedi Derin
"Bu bebek benim." dedi Duru sinirle
"Kızım orada birsürü bebek var." dedi Burcu
"Ben misafirim anne." dedi Derin bağırarak
"Misafir değilsin sen kuzenimsin Derin." dedi Duru
"Tamam susun yazı ve tura yapıyoruz." dedi Bahar
"Ben yazı." dedi Derin
"Tura da ben." dedi Duru
Bahar parayı attı ve tura çıktı. Duru bebeği aldı.
"Sorun çözüldü kızım bebek Duru da kalıyor." dedi Burcu
"Of tamam." dedi Derin somurtarak
Bahar ve Burcu mutfağa doğru gitti.
"Duru çok iyi avukat olur." dedi Burcu gülümseyerek
"Derin'e cevap yetiştirirse olur Burcu." dedi Bahar
"Annesine çekmiş benim kızım." dedi Burcu
Kapı çalınca Bahar kapıya bakmaya gitti. Gelenler Cansular ve Nazlılardı.
"Kapının önünde karşılaştık." dedi Nazlı kucağındaki kızıyla
Mercan, etrafına şaşkın şaşkın bakıyordu.
"Mercan ne kadar büyümüşsün sen." dedi Bahar
"Hav hav." dedi Mercan
"Venüs ve Kaju'yu gördü." dedi Burcu
"Cansu nasılsın?" dedi Bahar
"Sağol Bahar iyim." dedi Cansu
"Rüzgarcım Doruk seni bekliyor. Gitmek ister misin?" diye sordu Burcu
"Hayır annemin yanında kalacağım." dedi Rüzgar
"Ama oğlum biz seninle kouştuk." dedi Cansu
"Belki Rüzgar sonra gitmek ister annesi." dedi Nazlı gülümseyerek
"Tamam." dedi Cansu gülümseyerek
"Anne biz ders çalışmaya gidiyoruz." dedi Gözde
"Tamam kızım." dedi Nazlı
"Deniz ben sizin tabağınızı odasınıza getiririm." dedi Bahar
"Duru hiç pas vermiyorsun." dedi Ömer
"Pas ne demek." dedi Duru şaşkınca
"Yani konuşmuyorsun demek istiyor Ömer ağabeyin." dedi Gözde gülümseyerek
"Oyun oynuyorum Derinle." dedi Duru
"Kavga ettiler ama." dedi Doruk
"Doruk sen karışma." dedi Derin sinirle
"Az ses yapın biz ders çalışacağız." dedi Deniz
"Söz veremeyiz ağabey biz çocuğuz." dedi Duru
"Of Duru tamam birşey demedim diye say." dedi Deniz
Gözde ve Ömer gülerek Deniz'in odasına gitti.
"Annecim ben de yardım edeceğim kucamdan iner misin?" dedi Cansu
"Burdasın dimi anne." dedi Rüzgar
"Burdayım tabi." dedi Cansu gülümseyerek
"Ağabeysi Mercana bakarsın dimi?" dedi Nazlı
"Bakarım." dedi Rüzgar
Nazlı, kızını sandalyeye oturturup yardım etmeye gitti.
"Hav hav." dedi Mercan
"Köpek o." dedi Rüzgar
"Hav hav del." dedi Mercan
"Gitmek mi istiyorsun?" dedi Rüzgar
"Dende del." dedi Mercan
"Ben burada kalmak istiyorum." dedi Rüzgar
"Del." diyerek elini masaya vurdu Mercan
"Of tamam. Tut elimi." diyerek sandalyeden indirdi Rüzgar
"Mercan geldi." dedi Duru
"Rüzgar beraber oynayalım mı?" dedi Doruk
Rüzgar annesine doğru baktı. Cansu'yu görünce Doruk'un yanına doğru gitti.
"Ne yapacağız." dedi Rüzgar
"Hayvan çiftliği." dedi Doruk
Mercan, koltuğa çıkıp oturmuş önünde duran Kaju ve Venüs'e bakıp gülüyordu.
"Hadi çocuklar yemek saati." dedi Bahar
"Anne." dedi Mercan
"Geldim kızım." diyerek kızını kucağına aldı Nazlı
"Puf." dedi Mercan
"Poğaça istiyor." dedi Nazlı
"Al bakalım güzellik." dedi Burcu
"Afiyet olsun." dedi Bahar gülümseyerek
Çocuklar yemek yemeyi bitirdi. Bahar, Burcu, Nazlı ve Cansu yemeye başladı.
"Nazlı senden Rüzgar için randevu daha alabilir miyiz?" dedi Cansu
"Olur tabi ama Cansucum daha yeni söylediniz. Biraz zamana ihtiyacı var Rüzgarın." dedi Nazlı burukça
"Biliyorum ama o üzüldükçe bende üzülüyorum Nazlı." dedi Cansu üzüntüyle
"Peşimden ayrılmıyor dedin. Bak ne güzel oynuyor şimdi." dedi Nazlı
"Deniz'e söyledimiz de o da böyleydi Cansu geçecek bu günlerde." dedi Bahar
"Hatırlıyorum ben o günleri birde öz annesi meydana çıktı." dedi Burcu
"Burcu oraya nereden geldin şimdi sen." dedi Bahar
"Ne bileyim aklıma geldi." dedi Burcu
"Aslın da birde Deniz konuşmak istedi Rüzgarla." dedi Bahar
"Hangi Deniz." dedi Burcu
"Kardeşim olan Burcu." dedi Bahar
"Şuan oynuyor Doruk ile sonra konuşur." dedi Cansu
"Deniz'in konuşması iyi olur." dedi Nazlı
"Neyse ben bir lavaboya gideceğim." dedi Cansu
"Soldan ikinci kapı." dedi Bahar
Rüzgar, annesinin kalktığnı görünce peşinden gitti. Banyo kapısın önünde beklemeye başladı.
Deniz, odasından çıkınca Rüzgarı gördü.
"Rüzgar ne yapıyorsun burada." dedi Deniz
"Annemi bekliyorum." dedi Rüzgar
"Konuşalım mı seninle biraz." dedi Deniz
Cansu, banyodan çıkınca oğlu ve Deniz'i gördü.
"Annecim oynuyordun sen." dedi Cansu
"Deniz ağabey benimle konuşmak istiyor anne." dedi Rüzgar
"Konuşun bakalım." dedi Cansu gülümseyerek
"Gitme ama tamam mı?" dedi Rüzgar
"Seni almadan hiçbiryere gitmem oğlum." dedi Cansu
Deniz, Rüzgar'ın elinden tutarak odasına götürdü. Kucağına alıp yatağına oturttu. Dolabından kutu çıkardı ve önüne koydu.
"Bu kutuda ne var?" diye sordu Rüzgar merakla
Deniz, gülümseyerek kutuyu açtı içinden kendisini büyüten ailesinin fotoğrafları çıktı.
"Beni de bebekken evlatlık aldılar biliyor musun?" dedi Deniz
"Annen ve baban mı?" dedi Rüzgar fotoğraflara bakarak
"Evet." dedi Deniz
"Neredeler şimdi?" dedi Rüzgar
"Melek oldular." dedi Deniz
"Annem dediki melek olan insanlar bizi izlermiş." dedi Rüzgar
"Doğru söylemiş annen." dedi Deniz gülümseyerek
"Korsan hasta oldu o da melek olmaz dimi. O benim arkadaşım." dedi Rüzgar üzülerek
"Baban çok iyi bir doktor Korsan'ı iyileştirir bence." dedi Deniz
"Annem çok üzülüyor. Cemil dedemin bana kötü davrandığını söylediğim için fotoğrafına bakıp ağlıyor hep." dedi Rüzgar üzülerek
"Bazı dedeler kalbi serttir. Sevgiye açık değildir. Beni büyüten annemin babası bana kötü davranıyordu." dedi Deniz
"Başkasının çocuğu olduğumuz için." dedi Rüzgar
"Evet." dedi Deniz
"Nasıl öğrendin?" dedi Rüzgar
"Senden çok büyükken annem melek oldu. Bir mektupla öğrendim." dedi Deniz
"Üzüldün mü?" dedi Rüzgar
"Üzüldüm ama sonra ablamı bulduğum için mutlu oldum." dedi Deniz
Rüzgar, fotoğrafları karıştırırken Selim ve Arda'nın fotografını gördü.
"Babam ve amcam." dedi Rüzgar
"Amcan biraz şikoymuş." dedi Deniz gülümseyerek
"Balon gibi." dedi Rüzgar gülerek
"Sende birdaha üzülme tamam mı? Annen de babanda seni çok seviyor bırakmazlar." dedi Deniz
"Tamam." dedi Rüzgar
Deniz ve Rüzgar biraz daha konuşunca Rüzgar'ın uykusu geldi ve Deniz'in yatağında uyudu. Yarım saat sonra Cansu geldi odaya.
"Uykusu geldi uyudu." dedi Deniz
"Geceleri uyumadığı için öğlen uyuyor." dedi Cansu
"Daha iyi Cansu merak etmeyin siz." dedi Deniz
"Teşekkür ederim Deniz." dedi Cansu gülümseyerek
"Önemli değil." dedi Deniz
Cansu, oğlunun saçından okşayarak uyandırmaya çalıştı.
"Rüzgar hadi gidiyoruz oğlum." dedi Cansu
"Anne." dedi Rüzgar
"Söyle bebeğim." dedi Cansu
"Korsana bakmaya gidelim mi?" dedi Rüzgar
"Gidelim oğlum." dedi Cansu
************************
Burcu, çocuklarla birlikte eve geldiğinde kendisi biraz dinledi. Doruk ve Derin de oyun oynamaya başladı. Tam mutfağa girecekti ki telefonu çaldı. Arayan kişinin Alp olduğunu gördü.
"Efendim hayatım." dedi Burcu
"Ne yapıyorsunuz bakalım." dedi Alp
"Hiç birşey bir saat önce eve geldik. Çocuklar oynuyor bende yemek yapmaya mutfağa gidiyordum." dedi Burcu
"Yapma yemek birazdan geliyorum. Akşam yemeğini dışarıda yiyelim. Birde şu oyuncak gününü yapalım." dedi Alp
"Şimdi mi söylüyorsun Alp." dedi Burcu sinirle
"Konuşacağına hazırlanın." dedi Alp
Burcu, telefonu kapatıp oyun oynayan Doruk ve Derin'in yanına gitti.
"Şeker ister misin Doruk?" dedi Derin
"Bir tane olsun Derin." dedi Doruk
"Çocuklar bölüyorum ama hazırlanıp gitmemiz gerekiyor." dedi Burcu gülümseyerek
"Nereye anne?" dedi Derin
"Baban yolda geliyor kızım önce yemek yiyeceğiz sonra da oyuncak almaya gideceğiz." dedi Burcu
"Yaşasın." dedi Doruk ve Derin sevinçle
Burcu, önce kendini hazırlandı sonra Doruk ve Derin'in odasına gitti. Giyinmelerine yardım etti. Aşağı indiler. Alp, gelmiş dışarıda arabanın kornasına basıyordu.
"Montlarınızı giyin anneciğim." dedi Burcu
Doruk ve Derin montunu giydikten sonra Kaju'ya bakıp konuştu.
"Kaju sen burada kalacaksın." dedi Doruk
"Kaju mamanı ve suyunu koydum acıkınca yiyersin kızım." dedi Burcu
Burcu, anahtarla kapıyı kilitledikten sonra dışarıda bekleyen Alp'ın yanına gitti.
"Evet bakalım ne yemek istersiniz ?" diye sordu Alp
"Pizza." dedi Derin
"Sen ne istiyorsun Doruk bey?" dedi Alp
"Pizza." dedi Doruk
"O zaman babası yolculuk pizzacıya." dedi Burcu
Alp, radyodan şarkı açıp yarım saatlik yolculuktan sonra pizzacıya geldiler.
"Mantar, peynir ve domatesli pizza." dedi Derin
"Mantar yok küçük hanım alerjin var. Unuttun galiba." dedi Burcu
"Evet Derin mantar yeyince kırmızı noktalar çıkıyor sende." dedi Doruk
"Of ya." dedi Derin sinirle
"Karışık olsun o zaman." dedi Burcu
"Tamam." Derin mutsuzca
"Bize ayran söylüyorum sizede meyve suyu söylüyorum." dedi Alp
Pizza geldikten sonra yediler. Alp hesabı ödedi. Derin, yorulduğu için Alp kızını kucağına aldı. Alış veriş merkezinin üst katına çıkıp oyuncak mağazasına girdiler.
"Babacım indirir misin beni." dedi Derin
"Oyuncakçıyı gördün tabi inersin." dedi Alp gülümseyerek
"Doruk koşma." dedi Burcu uyararak
"Doruk bende Derin sende Burcu." dedi Alp gözlerini devirerek
"Allahtan iki çocuk var. Paylaşa biliyoruz seninle." dedi Burcu
Alp, oğlunun elinden tuttu oyuncakların oraya doğru gittiler.
"Evet oğlum ne istiyorsun söyle." dedi Alp
"Uçak." dedi Doruk
"Bence bu treni alalım bak ne güzel kurarız." dedi Alp
"Evet, baba benim evde uçağım var zaten." dedi Doruk heycanla
"Anlaşacağımızı biliyordum." dedi Alp
"Derin ne aldı acaba." dedi Doruk oyuncağı eline alarak
"Bulalım annenleri önce." dedi Alp
Alp, oğlunun elinden tutup Burcu ve kızını aramaya başladı.
"Buradalar baba." dedi Doruk
Alp, gülümseyerek Burcu'nun yanına gitti. Burcu elinde birsürü oyuncak ayı vardı. Yukarıdan da almaya çalışıyordu.
"Bir tane alınacak abartmayın." dedi Alp
"Kızına söyle yere düştüğü için yukardakini istiyor." dedi Burcu
"Bir tane de Duru'ya alalım." dedi Derin
"Sınırı açtın sanki küçük hanım." dedi Alp
"Duru için." dedi Derin dudağını büzerek
"Tamam peki." dedi Alp gülümseyerek
"Alp şu ayıyı al sinirim bozuldu." dedi Burcu sinirle
Alp, sakin kalmaya çalışarak ayıyı aldı. Kasa da ödeme yaptıktan sonra eve doğru gittiler.
************************
Bahar, akşam yemeklerini yedikten sonra ailecek bebek görmek için Miray ve Tuna'nın evine doğru gittiler.
"Hediyemizi verecek miyiz anne." dedi Duru
"Evet vereceğiz kızım." dedi Bahar
"Geldik inin bakalım." dedi Barış
"Zille basma anne bebek uyuyordur." dedi Deniz
"Atlas ağabey Atlas ismi." dedi Duru
"Sen insen arabadan artık Duru." dedi Deniz
"Babamı bekliyorum dayı." dedi Duru
"Geldim kızım." dedi Barış
"Baba kucak." dedi Duru
"Ayakların ne işe yarıyor acaba Duru." dedi Deniz
"Ayaklarım yoruldu ağabey." dedi Duru sinirle
"Geldim kızım." dedi Barış
Barış, Duru'yu kucağına aldı. Bahar da Tuna'yı aradı kapıyı açması için apartmandan üçüncü kata doğru çıktılar.
"Hoş geldiniz." dedi Tuna
"Atlas nerede?" diye sordu Duru
"Altını değiştiriyor Miray." dedi Tuna
"Bizde uyanmasın diye zile basmak istemedik." dedi Bahar
"Uyumuyor ki düzgün." dedi Tuna
"Alışacaksınız merak etme daha iyi günlerin bunlar." dedi Barış
"Biz geldik." dedi Miray
Miray, kucağında oğluyla birlikte kanapeye oturdu.
"Miray abla niye pembe şapkası var." dedi Deniz
"Denizcim son ana kadar kızdı. Doktor son kontrolde erkek olduğunu söyledi." dedi Tuna
"Son şakasını yapmış size." dedi Deniz gülerek
"Yolculuk nereye bu arada." dedi Bahar
"Karar aldık Aydın beylere taşınacağız." dedi Miray
"Babana mı?" dedi Bahar şaşkınlıkla
"Evet abla." dedi Tuna
"Anne hediye." dedi Deniz
"Atlas bey için." diyerek paketini uzattı Bahar
Miray, oğlunu Tuna'ya verdi ve hediye paketini açtı.
"Çok teşekkür ederim." dedi Miray
"Bitmedi daha altınımız da var." dedi Barış
"Ağabey mahçup ettiniz bizi." dedi Tuna
"Duymamış olayım." diyerek altını verdi Barış
Atlas, ağlayınca Tuna, oğlunu Miray'a verdi.
"Acıkmıştır." dedi Miray
Miray, oğlunu alıp odasında emzirmeye götürdü. Biraz daha oturduktan sonra eve doğru gittiler. Herkes odasına gidip uyudu. Sabah dokuz da kalkıp kahvaltı kurmak için aşağı indi Bahar. Duru, ağlayarak merdivenlerden aşağı indi.
"Anne." dedi Duru kaşınarak
"Efendim bebeğim." dedi Bahar
Bahar, kızına bakmasıyla gördüğü manzarayla şok oldu...
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top