59. BÖLÜM
Burcu, bebek telsizinden gelen sesle uyandı. Yanı başında uyuyan Alp'e baktı. Bu kadar sesse nasıl uyanmamıştı. Hemen yataktan kalkıp Doruk ve Derin'in odasına gitti.
"Geldim annecim." dedi Burcu
"Anni." dedi Doruk ve Derin
"Günaydın annecim." dedi Burcu gülümseyerek
"Baba." dedi Derin
"Baba uyuyor aşkım. Üstümüzü değiştirelim. Kahvaltıyı hazırlayalım sonrada babayı kaldıralım." dedi Burcu gülümseyerek
Burcu, ikizleri beşiklerinden indirip üstlerini giydirdi ve ellerinden tutarak aşağı götürdü.
"Mama." dedi Doruk
"Acıktın mı annecim. Hemen hazırlıyorum." dedi Burcu
Burcu, Doruk ve Derin'i mama sandalyesine koydu önüne de oyuncağını verdi.
"Kadu." dedi Derin
"Kaju orada su içiyor annecim." diyerek Kaju'yu gösterdi Burcu
Burcu, kahvaltı masasını hazırlarken telefonu çalmaya başladı. Hemen baktı arayan Nil'di.
"Burcu kuş." dedi neşeyle Nil
"Enerjik Nil'im benim." dedi Burcu gülümseyerek
"Müsaitsen akşam Emir ile birlikte o minnoşları ısırmaya geleceğim." dedi Nil
"Gel ama ısırma çocuklarımı sonra her yeri kızarıyor." dedi Burcu
"Ama aşkım sende baldan bebekler yapmasaydın." dedi Nil
"Benim genlerimi aldılar ne yapabilirim." dedi Burcu
"Çok yüce gönüllüsün aşkım." dedi Nil
"Neyse akşam gelirsiniz. Ben şu aç kurtların karnını doyurmam gerekiyor." dedi Burcu
"Öp minikleri benim yerime." dedi Nil
"Derin sevinir de buna Doruk'a söylesem Nil'in yerine öpeceğim hiç sevinmez." dedi Burcu
"Yıldızımız bir türlü barışmadı Doruk beyle." dedi Nil
"Neden acaba çocuğumun etini morartın resmen sevmekten." dedi Burcu
"Yine aynısını yapacağım canım." dedi Nil
Burcu, telefonu kapattı ve hızlıca kahvaltıyı hazırladı. Alp de uyanmış aşağı doğru indi.
"Günaydın." dedi Alp
"Günaydın uykucu akşam misafirlerimiz var." dedi Burcu
"Kim?" diye sordu Alp
"Emir ve Nil hanım." dedi Burcu
"Niy." dedi Doruk yüzünü buruşturarak
"Evet oğlum. Nil seni ısırmaya gelecek." dedi Alp gülerek
Doruk, dudağını büzerek ağlamaya başladı.
"Tamam annecim ağlama." dedi Burcu oğluna peynir vererek
"Baba." dedi Derin kaşlarını çatarak
"Ne oldu kız." dedi Alp
"Doruk'u ağlatırsan kızım kızar sana." dedi Burcu gülerek
"Kardeş dayanışması bakıyorum." dedi Alp
"Alp, hayatım." dedi Burcu gülümseyerek
"Evet, ne söyleyeceksin Burcu." dedi Alp
"Resim atölyesine Doruk ve Derin'i de götürsene benim kursum. Orayı çok seviyorlar." dedi Burcu
"Park mı orası Burcu iş yerim benim." dedi Alp
"Ay Alp sanki holding yönetiyorsun. Çocuklara resim öğretiyorsun. Bale kursunda sıkılıyorlar. Resim yaparlar bari atölyede." dedi Burcu
"Of of inşallah Doruk bir yaramazlık yapmaz." dedi Alp
"Huyu sana benzediği için yapma potansiyeli var." dedi Burcu
Doruk, gülerek annesi ve babasına bakıyordu.
"Gül çocuğum gül." dedi Alp
Kahvaltı yaptıktan sonra Burcu ikizlerin çantasını hazırlayıp Alp'e verdi.
"Yaramazlık yapmak yok tamam mı?" dedi Burcu gülümseyerek
"Hadi bakalım babayla yolculuğa hazır mısınız?" dedi Alp
Doruk ve Derin alkış yaparak güldü. Alp, ikizleri arabaya koyup. Yarım saat yolculuktan sonra atölyeye geldi. Doruk ve Derin kemerini çözüp ellerinden tutup içeri girdi. Özge ve kızı Rüyayı gördü.
"Somurtkan kızım bak misafirlerimiz var. Alp sorun olmaz dimi Rüya'yı getirdim ama." dedi Özge
Rüya, Özge'nin dört yaşımdaki kızıydı.
"Olmaz tabi güzel bir şekilde resim yapar. Rüya hanım." dedi Alp gülümseyerek
"Ben babamla kalmak istiyorum." dedi Rüya mutsuzca
"Babanın işi var Rüya söyledim sana." dedi Özge
"Aba." dedi Doruk gülümseyerek
"Evet oğlum abla." dedi Alp
"Hadi kızım sen Derin ve Doruk oyna biraz." dedi Özge
"Tamam." dedi Rüya mutsuzca
Alp, ikizleri Rüya ile oynaması için bıraktı. Özge'ye bakıp konuştu.
"Bugün kaç öğrenci gelecek." dedi Alp
"Yedi kişi yarım saatte gelirler." dedi Özge
"Boya tüplerini hazırlayalım o zaman." dedi Alp
Özge, Alp ile birlikte boya tüplerini koydu. Yarım saat sonra öğrenciler gelmeye başladı.
"Rüya annecim sana da tuval veriyorum istersen resim yapabilirsin." dedi Özge
"Tamam anne." dedi Rüya gülümseyerek
"Özge, Doruk ve Derin için de kağıt verir misin?" dedi Alp
"Tamam." dedi Özge
"Evet, çocuklar önlüklerimizi giydiğimize göre bugünkü dersimizde Özge ablanızla birlikte döktüğümüz boyalardan en sevdiğiniz renk kullanarak resminizi çizebilirsiniz." dedi Alp
"Başka bir renkte kullanabilir miyim öğretmenim." dedi Öykü
"Kullana bilirsin tabi Öykücüm." dedi Alp
Yarım saat sonra resim yapma bitti. Rüya annesinin yanına geldi ve konuştu.
"Anne resimim bitti." dedi Rüya
"Çok güzel olmuş kızım. Şimdi banyoya git ellerini yıka baban aradı on dakikaya gelecek." dedi Özge
"Yaşasın." dedi Rüya sevinçle
"Tam bir babacı senin bu Rüya." dedi Alp gülerek
"Hiç sorma baba kız büyük aşk yaşıyorlar." dedi Özge gülümseyerek
Alp, resim yapan ikizlerin yanına gitti. Derin, elindeki boyayı çıkarmaya çalışıyordu. Doruk ise elindeki boya tüpünü babasına gösteriyordu.
"Sizin bu haliniz ne?" dedi Alp şaşırarak
"Baba." dedi Doruk gülümseyerek
"Doyuk." dedi Derin parmağıyla göstererek
"Tahmin ettim zaten Doruk yaptı yine." dedi Alp
"Alp, çok kirlenmiş bunlar yıkanması gerekiyorlar." dedi Özge
"Hallederim ben şimdi. Sen öğrencileri yolla ben bu yaramazlarla ilgileneceğim." dedi Alp
"Tamam." diyerek gitti Özge
Özge, öğrencileri yollarken Alp de Doruk ve Derin'i alıp banyoya götürdü. Her yerini yıkadı. Burcu'nun çantaya koyduğu yedek kıyafetleri giydirdi. İkisini de kucağına alıp çıktı. Kapı çaldığını duydu.
"Kaan gelmiştir." dedi Özge
Özge, kapıyı açtı ve eşi Kaan gelmişti. Rüya, babasını görünce hemen kucağına atladı.
"Babiş." dedi Rüya sevinçle
"Aşkım, kızım çok özledim seni." dedi Kaan
"Bende babiş." dedi Rüya gülümseyerek
"Ay iki saat ayrı kaldınız bu ne özlem." dedi Özge gülerek
"Anne kıskandı bizi." dedi Kaan kızını öperek
"Evet babiş." dedi Rüya gülerek
"Hoş geldin Kaan." dedi Alp
"Hoş bulduk Alp." dedi Kaan
"Özge istersen sen çıkabilirsin. Bende zaten çıkacağım şimdi." dedi Alp
"Aba." dedi Doruk ve Derin
"Abla gidiyor. El sallayın hadi." dedi Alp
Doruk ve Derin el salladı. Özge, kızı ve kocasıyla birlikte gitti.
************************
Sumru, Ömer ve Gözde'yi arabaya bindirmişti. Bahar'ın evine doğru gitmek için.
"Bana bakın orada yaramazlık yapmak yok." dedi Sumru uyararak
"Merak etme hala Pamir ağabeyle seni yalnız bırakırız." dedi Gözde
"Ben onu mu dedim Gözde şimdi." dedi Sumru göz devirerek
"Of hadi gelmedik mi?" dedi Ömer
Sumru, arabayı park ederek konuştu.
"Geldik Ömercim inin hadi." dedi Sumru
Sumru, Ömer ve Gözde ile birlikte kapıyı çaldı. Pamir ve Deniz kapıyı açtı.
"Hoş geldin canım." dedi Pamir
"Hoş bulduk." dedi Sumru gülümseyerek
Bahar, mutfaktan çıkıp yanlarına doğru geldi.
"Kurabiyeleri fırından çıkardım. Açamadım kapıyı bugün işim var biraz pastane de gideceğim. Pamir sizinle ilgilenecek." dedi Bahar
"Keşke başka zaman gelseydik Bahar abla işiniz varsa." dedi Sumru mahcupça
"Çocuklar eğlensin ben Duru'yu alıp giderim." dedi Bahar gülümseyerek
"Amca." dedi Duru somurtarak
"Annecim amca ve Sumru abla burada biz gideceğiz." dedi Bahar
"Anne Duru da kalsın." dedi Deniz
"Ben bakarım prensesime." diyerek Duru'yu kucağına aldı Pamir
"Bir şey olursa ara ama öğlen uykusuna da yatsın. Gece uyumadı." dedi Bahar
"Tamam peki." dedi Pamir
Bahar, gidince Duru amcasının kucağından indi.
"Duru ne kadar tatlısın sen." dedi Sumru
"Aba." dedi Duru
"Annem kek ve kurabiye yaptı." dedi Deniz
"Acıktınız mı?" dedi Pamir
"Evet." diye bağırdılar
"Bahçeye hazırlayalım." dedi Sumru
Pamir ve Sumru bahçeye ikramlıkları hazırladı. Dolaptan da limonatayı alıp götürdü. Duru oyuncaklarıyla oynuyordu.
"Duru bahçeye çıkalım mı?" diye sordu Gözde
"Bebe." dedi Duru oyuncak bebeğine bakarak
"Bebek burada uyusun." dedi Gözde gülümseyerek
Duru, bebeğini bırakıp Gözde'nin elinden tuttu.
"Aba." dedi Duru
Gözde, Duru ile birlikte bahçeye doğru gitti.
"Gel bakalım prenses." dedi Pamir
"Amca." dedi Duru
"Prenses." dedi Pamir, Duru'yu mama sandalyesine koyarak
"Evet, çete ne yapmayı düşünüyorsunuz." diye sordu Sumru
"Su tabancası getirdik su savaşı oynayacağız." dedi Ömer
"Su savaşını unutun sonra üstünüz ıslanacak." dedi Sumru
"Hala biz onu akıl ettik. Arabadaki poşette yedek kıyafetlerimiz var." dedi Gözde kurabiyesinden yiyerek
"Yani sende Sumru bunların üstün zekasını hep unutuyorsun." dedi Pamir gülerek
"Valla unutuyorum." dedi Sumru gözlerini devirerek
Duru, kurabiye yiyorken yüzü kızarıp öksürmeye başladı.
"Duru ne oldu?" dedi Pamir panikle
Duru, daha çok öksürünce Sumru hemen ayağa kalkıp konuştu.
"Pamir sakin ol." dedi Sumru
Sumru, hemen Duru'yu kucağına aldı ve ilkyardım yaparak boğazına kaçan sert parçayı aldı. Duru, korkarak ağlamaya başladı.
"Kardeşim iyi mi?" dedi Deniz üzgünce
"Şimdi iyi sadece korktu." dedi Sumru gülümseyerek
Duru, daha çok ağlayınca Pamir kucağına alıp sakinleştirmeye başladı. Duru, yavaş yavaş gözlerini kapattı ve uyudu.
"Uyudu odasına götürüyorum ben." dedi Pamir
Pamir, Duru'yu alıp odasına görürdü. Bebek telsizini de yanına alıp aşağı indi. Deniz, Gözde ve Ömer dışarıda oynuyordu. Sumru da mutfağı toplayıp oturdu. Pamir de yanına geldi.
"Bebek eline çok yakıştı." dedi Sumru gülümseyerek
"Senden de çok iyi anne olur." dedi Pamir
"Yani Gözdeyi ben büyüttüm böyle bir şey çıktı." dedi Sumru
"Halasına çekmiş işte." dedi Pamir gülerek
"Ne demezsin Pamircim." dedi Sumru
"En fazla dört çocuk istiyorum." dedi Pamir
"Yuh Pamir." dedi Sumru
"Bence az bile." dedi Pamir gülerek
"Gel sen doğur o zaman." dedi Sumru sinirle
"Tamam o zaman üç olsun." dedi Pamir
"Gerçekten çok farketi Pamir." dedi Sumru
Gözde ve Ömer ıslak bir şekilde Sumru'nun yanına geldi.
"Hala arabadan kıyafetlerimizi getirir misin?" dedi Gözde
"Çocuk istemiyorum kesinlikle." diyerek gitti Sumru
"Güneşe geçin hadi." dedi Pamir gülerek
"Tamam amca." dedi Deniz
Deniz, Gözde ve Ömer güneşte bekledi. Sumru kıyafetleri getirince Ömer ve Gözde giyindi.
**************************
Burcu, Nil ile birlikte bale kursundan gelmiş. Akşam yemeği için fırına tavuk attı. Alp, uyuyan Doruk ve Derin'i odasına görürdü ve aşağı indi.
"Ne zaman uyanırlar minnoşlar." dedi Nil
"Uyandırma sakın ısırgan ot. Yeni uyudular." dedi Alp
"Zaten oğlun benden haz etmiyor. Kızında kaşlarını çatıp bakıyor." dedi Nil
"Neden acaba Nil bir düşün." dedi Burcu gülümseyerek
"Ne yapayım çocuk görünce dayanamıyorum." dedi Nil
"Git kankamla evlen o zaman çocuk yapın." dedi Alp gülerek
"Şu kankandan bahsetme bana." dedi Nil sinirle
"Yine ne oldu Nil." dedi Burcu merakla
"Şu yüzüğü parmağıma taktı sonra bir değişti." dedi Nil
"Hayır yani ne yapmış olabilir." dedi Alp
"Bir mesaj atıyorum. Görüldü atıp üç saat sonra cevap veriyor." dedi Nil sinirle
"Acaba işi olabilir mi kankamın." dedi Alp
"O zaman niye görüldü atıyor senin kankan canım." dedi Nil gözlerini devirerek
"Doğru söylüyor şimdi burada Nil." dedi Burcu
"Sende gaza getirme şunu." dedi Alp
"Aynısını sende yapıyordun Alp. Eski defterleri açtırma istersen." dedi Burcu
Kapı çalınca Alp kapıya bakmaya gitti. Gelen Emirdi.
"Hoş geldin Emircim." dedi Alp
"Kanka demediğine göre bir şeyler olmuş." dedi Emir
"Sayende evliğim yıkılıyor." dedi Alp
"Ben ne yaptım oğlum." dedi Emir
"Şu deli nişanlının mesajına görüldü atıp. Üç saat bakmaman olabilir mi acaba." dedi Alp
"Seninle ne alakası var bunun peki." dedi Emir içeri girerek
"Aynısını bende yapmıştım çünkü." dedi Alp
"Senin halt yemen." dedi Emir
"Hoş geldin Emir." dedi Burcu
"Hoş bulduk yenge ve benim güzel nişanlım." diyerek Nil'i öptü
"O telefonlara niye bakılmıyor Emir." dedi Nil
"Toplantıya giriyordum çünkü hayatım." dedi Emir
"Bir daha olursa ağabeyimi başına salarım görürsün." dedi Nil
"Tamam yapmam. Yeter ki Yaman ağabeyine söyleme." dedi Emir
"Zavallı kankam benim." dedi Alp gülerek
"Kaşınma istersen hayatım." dedi Burcu
Alp, tam konuşacakken Doruk ve Derin'in ağlama sesi geldi.
"Uyandılar sonunda." diyerek Nil yukarı çıktı
"Alp, koş yoksa Nil'in gazabından kurtar çocuklarımı." dedi Burcu
"Geldim yavrularım." bağırarak yukarı çıktı Alp
Alp, yukarı çıkınca Nil ikizleri öpmeye boğuyordu.
"Aynı baban gibi huysuzsun Doruk." dedi Nil
"Buradayım ben Nil hanım." dedi Alp
"Baba." dedi Doruk ağlayarak
"Gel oğlum gel." diyerek Doruk'u kucağına aldı Alp
Derin, kaşlarını çatarak Nil'e bakıyordu.
"Sen niye kaşlarını çatıyorsun kız." dedi Nil
"Babasına laf attın çünkü." dedi Alp
Nil ve Alp ikizler ile birlikte aşağı indi. Emir, Nil'in kucağından Derin'i aldı.
"Kız ne kadar büyümüşsün sen." dedi Emir
Derin, gülümseyerek Emir'in boynuna sarıldı.
"Kakacım kızın bana aşık oldu galiba." dedi Emir gülümseyerek
"Evladım yanlış yoldasın yapma babacım." dedi Alp sakin kalmaya çalışarak
Derin, Emir'in yanağından öptü ve boynuna sıkıca sarıldı.
"Hey küçük hanım o benim nişanım." dedi Nil
"Dit." dedi Derin
"Burcu, Doruk'u al çabuk kızım elden gidiyor." dedi Alp
"Saçmalama Alp çocuk o daha sofrayı kuracağım şimdi. Nil sende öyle duracağına yardım et bana." dedi Burcu
"Kaçalım babadan prenses." dedi Emir
Burcu ve Nil masayı hazırladı. Yemek yediler ve içeride oturdular.
"Du." dedi Doruk yerde arabasıyla oynayarak
"Getiriyorum oğlum suyunu." dedi Burcu mutfağa giderek
"Isırmaya geliyorum seni Doruk." dedi Nil ayağa kalkarak
"Baba." diyerek Alp'ın yanına geldi Doruk
"Dit." diye bağırdı Derin
"Sende benim nişanlımın kucağından in o zaman." dedi Nil
Burcu, biberona su koyarak Doruk'un eline verdi. Doruk içmeye başladı. Alp'ın kucağında.
"Hadi kızım gel babaya." dedi Alp
"Hayır." diyerek Emir'e sarıldı Derin.
"Sabır ya." dedi Alp
Emir, gülerek Alp'e bakıyordu.
**********************
Deniz, annesi, babası ve dayısına bugün arkadaşları ile neler yaptığını anlatıyordu. Duru da Venüs'ün üstüne oturmuş eğleniyordu.
"Su savaşı yaptık işte tabi Sumru abla Gözde ve Ömer'e biraz kızdı." dedi Deniz gülerek
"Sumru'yu çıldırtmayı seviyor Gözde." dedi Barış
"Eğlenmiş baya sen dayıcım." dedi Deniz yeğenine bakarak
"Evet dayı." dedi Deniz
Duru, çekmeceden bulduğu gözlüğü Venüs'e taktı ve konuştu.
"Venüs." dedi Duru gülerek
"Kızım ne hale getirdin Venüs'ü sen." dedi Bahar
"Anne, Duru'nun boğazında kurabiye kaldı boğuluyordu. Amcam çok panik yaptı. Ama Sumru abla ilkyardım yaparak kurtardı." dedi Deniz
"Pamir bunu bana hiç söylemedi bak." dedi Bahar
"Bir kızıma bakamadılar ya." dedi Barış sinirle
"Duru çok ağlayınca amcam kucağına alıp uyuttu. Birde amcam Sumru abladan dört çocuk istedi. Sumru ablada kızdı." dedi Deniz
"Pamir abartmış biraz sanki." dedi Bahar
"Deniz çenen açılmış yine senin." dedi Deniz
"Sonra üç olsun dedi amcam Sumru abla ona da kızdı." dedi Deniz
"Siz su savaşı yaparken bunları nasıl duydunuz acaba." dedi Barış gülerek
"Baba kulaklarımız var bizim duyuyoruz." dedi Deniz
"Haklısın oğlum kulakların var." dedi Bahar gülerek
Duru, yerde uyunca Barış kızını kucağına aldı.
"Duru uyumuş ben odasına götürüyorum." dedi Barış
Barış yerden Duru'yu adı ve odasındaki beşiğe yatırdı. Bahar'ın telefonu çaldı konuşup geldi.
"Kim aradı?" dedi Barış gelerek
"Derya ama sesi kötü geliyordu. Birazdan buraya gelecekmiş." dedi Bahar
"Teyzemi çok özledim." dedi Deniz sevinçle
Bahar, tam konuşacakken bahçeden bağırma sessi geldi. Hemen bahçeye doğru gittiler...
Medyada: Emir
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top