29.Bölüm

2 Ay Sonra

Bahar erken kalkıp hemen kahvaltılık bir şeyler hazırladı. Bugün sonunda Alp ve Burcu'nun düğünü vardı. Yazın yapacaklardı ama Burcu'nun sürprizi Barış'ı deli etti. Babasını da ikna ettikten sonra düğünü erkene çektiler.

"Günaydın canım." diyerek Bahar'ı öptü Barış

"Günaydın hayatım bugün sonunda Burcu hanımın düğünü var." dedi Bahar gülerek

"Ne demezsin Burcu sürprizlerle dolu bir kardeşim olduğu için hamile olmasaydı yaza düğünü olacaktı şimdi havalar soğudu biraz görsün bakalım." dedi Barış sinirlenerek

"Barış açıklamak için geldiklerin de Alp senden nasıl kaçıyordu." dedi Bahar gülerek

"Benim akıllı kardeşim de ağabey ne bakıyorsun zaten evlendikten sonra olacaktı sadece bizimkisi biraz erken oldu dedi. Hayır yanıyorum yanıyorum da bizim sıramızı kaptılar." dedi Barış

"Yarış mı yapıyoruz burada aşkım." dedi Bahar göz devirerek

"Neyse düğünden sonra yeni evimize geçeceğiz sonunda." dedi Barış

"Onu da unutmadım sırf Alp ve Burcuya yakın olmak için yan villalı siteden ev aldın." dedi Bahar

"Boş mu kalsaydı ev aşkım." dedi Barış

"Neyse Barış tartışmayacağım artık seninle zaten çok işimiz var." dedi Bahar

"Günaydın anne." dedi Deniz

"Günaydın annecim." dedi Deniz

"Ben dayımla uyudum anne." dedi Deniz

"Heyecandan uyuyamamış abla." dedi Deniz

"Ne heyecanı oğlum." dedi Barış

"Yeni ev birde halamın düğününe Gözde de gelecek." dedi Deniz gülümseyerek

"Herkesin derdi de başka." dedi Bahar

"Anne ama Burcu halam dedi ki kalayesiz gelemiyormuşuz. Bende Gözdeyi çağırdım." dedi Deniz dudağını büzerek

"Birincisi kavalye olacak ikincisi Burcu halan yine seni kandırmış." dedi Barış gülerek

"Burcu halam artık büyüsün bebeği olacak." dedi Deniz

"Sen nerden duydun oğlum." dedi Bahar şaşırarak

"Beni odama yolladınız ama babamın bağırmasından duydum. Dedeme söylemem ben anne zaten ne zaman Burcu halam hakkında bir şey söylesem hasta oluyorlar. Önce dayım şimdi de dedemin olmasını istemiyorum." dedi Deniz üzülerek

Bahar oğlunun üzüldüğünü anladı ve başından öptü.

"İyim ben dayıcım." dedi Deniz yeğenine bakarak

"Biliyorum dayı." dedi Deniz gülümseyerek

"Hadi bakalım kahvaltınızı yapın çok işimiz var." dedi Bahar

Herkes kahvaltıyı yapmaya başladı. Venüs hemen Deniz'in yanına geldi.

"Anne Venüs'ü ne yapacağız?" dedi Deniz

"Bebeğim onu Arda ağabeyinin yanına götüreceğiz. Bugünlük orda kalacak yarın yeni evimize gelecek." dedi Bahar

"Tamam." dedi Deniz

Kahvaltı işi bitince Bahar hızlıca masayı topladı.

"Abla ben Piraye'yle geleceğim." dedi Deniz

"Ben buna niye şaşırmadım canım kardeşim." dedi Bahar

"Ya abla ne yapayım. Venüs'ü Ardalara bırakınca orda kıyafetlerimizi giyineceğiz. Selim ağabey de gelecek. Doktor adam kot gömlek ve pantolondan başka bir şey giyindiği yok onu da hazırlayacağız." dedi Deniz

"Tamam Deniz bir şey demedim kardeşim. Takımını elbiseni buruşturmadan giyin de sonra ne yapıyorsan yap." dedi Bahar

"Tamam ablacım." dedi Deniz gülümseyerek

"Biz ne zaman gideceğiz." dedi Deniz

"Babacım şimdi babaanne gideceğiz." dedi Barış

"Gelin arabasını kim kullanacak?" diye sordu Bahar

"Alp beyin arkadaşı Sinan kullanacakmış." dedi Barış

"Aşkım pardon ama sende Alp'ın arkadaşıydın dimi." dedi Bahar gülerek

"Gül Bahar gül ben artık arkadaşlıktan öteye geçtim. Kardeşimi veriyorum." dedi Barış sinirlenerek

"Barış yapma ama." dedi Bahar gülerek

Barış tam cevap verecekken kapı çaldı. Deniz hemen kapıyı açmaya gitti.

"Piraye abla geldi." dedi Deniz

"Ne yapıyorsun yakışıklı." dedi Piraye yanağından makas alarak

"Annemin elbisesi mi geldi?" diye sordu Deniz

"Evet canım." dedi Piraye

Bahar hemen Piraye'nin elindeki kapalı askıdan elbiseyi aldı.

"Teşekkür ederim bakalım güzel mi?" dedi Bahar

"Bahar ablacım ben stil danışmanı olduğum için en güzelini sana getirdim." dedi Piraye

Bahar hemen elbiseyi açtı ve herkese gösterdi.

"Anne çok güzel." dedi Deniz mutlukla

"Evet oğlum çok güzel." dedi Bahar gülümseyerek

"Üzerinde çok güzel olacak." dedi Barış

"Güzelmiş tekrar teşekkür ederim. " dedi Bahar

"Bir şey değil. Hadi Deniz gidelim bizde." dedi Piraye

"Tamam bekle odadan takımı alıp geliyorum." dedi Deniz

"Tamam." dedi Piraye

Deniz hemen odasına gidip takım elbisesini alıp geldi.

"Biz çıkıyoruz. Bu arada ablam da Aysun teyzelere gidecekmiş." dedi Piraye

"Selim almayacak mı?" diye sordu Barış

"Ablam adresi attı oradan alacakmış. Selim ağabey." dedi Piraye

"Annemin evi de yol geçen yeri oldu." dedi Barış

Piraye bir şey demeden Venüs'ü de alıp. Denizle birlikte gitti.

"Barış bizde çıksak mı artık. Sabahtan beri Burcu kurduğu WhatsApp grubundan beni darlıyor." dedi Bahar bıkkın bir şekilde

"Tamam hayatım. Zaten ablamlar da orda." dedi Barış

Odadan kıyafetleri alıp. Barış'ın ailesin evine doğru gittiler. Deniz hemen arabadan indi ve bahçeye doğru girdi. Eren köpek Fındık'ın peşinden paytak paytak yürümeye çalışıyordu.

"Eren yürüyor anne." dedi Deniz

Eren, Fındık'a bakarak ellerini açarak konuşmaya başladı.

"Gel gel." dedi Eren

Barış hemen Eren'i kucağına doğru aldı. Ela bahçeye doğru girdi.

"Dayım geldi." diyerek koştu Ela

"Burası niye boş dayıcım." dedi Barış

"Babamla, dedem Burcu halamdan kurtulmak için dışarı çıktılar. Pamir dayım da lavaboya gitti. Annemler de yukarı da halamın yanında." dedi Ela

"Anladık Elacım tamam." dedi Bahar gülerek

Bahar içeri doğru girdi. Eren de Barış'ın kucağından inmeye çalıştı. Pamir de bahçeye doğru geldi.

"Ağabey hoş geldin." dedi Pamir

"Hoş bulduk kardeşim nasılsın?" diye sordu Barış, Eren'i kucağından indirerek

"İyim zaten yeni işe başladım." dedi Pamir

Ela ve Deniz köşe de oynamak için gitti.

"Ela abla kardeşinin olması nasıl bir şey." dedi Deniz

"Niye soruyorsun ki Deniz." dedi Ela merakla

"Babam annemin karnına bebek gelecekmiş dedi. Ama gelmedi." dedi Deniz

"Eren beni bazen çok yoruyor. Ama yeni yürümeye başladığı için gelip beni öpüyor. Annemle birlikte ona her şeyi ben öğretiyorum. Peşimden gelen aba aba diye geliyor." dedi Ela koşarak

"Annemle baban kardeşin geldiğinde yine seni seviyor mu?" dedi Deniz

"Eren geldiğin de önce kıskanmıştım. Ama sonra annem dedi ki kardeşin küçük olduğu için onunla ilgilenmemiz gerekiyor. Ama sana olan sevgimiz hiç değişmeyecek. Hem anneler ve babalar çocuklarını çok sever Deniz korkmana gerek yok." dedi Ela

"Anladım teşekkür ederim." dedi

Eren'in bağırmasıyla Ela kardeşine baktı.

"Abba uf." dedi Eren yere düştüğü için

"Geldim ablacım. Gel benimle göreceksin Deniz." dedi Ela

Deniz, Elayı takip edip Eren'in yanına geldi.

"Aba uf uf" dedi Eren

Eren yere düştüğü için eli acıdığını göstererek Ela'ya baktı.

"Öpeyim geçsin." diyerek öpmeye başladı

Eren gülerek Ela'nın yanağından öptü.

"Ablam Deniz ağabeyini de hadi öp." dedi Ela

Eren, Ela'nın dediğini yaptı ve Deniz'in yanağından öpüp kaçtı. Bahçe kapısından ses geldi. Oraya doğru baktılar. Gelen Yadeydi.

"Yade çok güzel olmuşsun." dedi Deniz

"Evet, Yade abla prenses olmuşsun." dedi Ela

"Yade pantolon niye giyinmedin?" diye dalga geçti Barış

"Çok komiksin dağ ayısı ama bugün seninle uğraşamayacağım." dedi Yade sahte bir gülümsemeyle

Pamir, Yade'nin dediğine gülmeye başladı. Barış ters ters bakınca kendini tuttu.

"Komik ama ağabey." dedi Pamir gülerek

"Annemler yukarıda Yade." dedi Deniz

"Tamam canım." dedi Yade

Yade yukarıda ki sesleri takip ederek Burcu'nun odasına doğru gitti.

"Babamlar nerede kaldı anne ya beni almaya gelecekler ortalıkta yoklar." dedi Burcu

"Burcu sakin ol Burcu." dedi Yade içeri girerek

"Demesi kolay Yade abla sende Selim ağabeyle evlenince bende böyle söyleyeceğim." dedi Burcu

"De Burcu sakın lafını esirgeme." dedi Yade

"Babanlar birazdan gelecek kızım." dedi Aysun hanım

"Burcu bak stres yapma bebeğe zarar veriyorsun." dedi Bahar

"Zaten midem bulanıyor sabahtan beri." dedi Burcu

"Ablacım sabahtan beri doğru düzgün bir şey yemedin ki." dedi Duygu

"Ne yapayım abla heyecandan yiyemiyorum ki. Bu arada Bahar abla ben artık sana yenge diyebilirim. Ağabeyime demiştim ben evlenmeden sana yenge demeyeceğim." dedi Burcu

"Burcu bana ne diyorsan de benim için fark etmez canım." dedi Bahar gülümseyerek

"Yade abla ayakkabımın altına senin ismini yazdım ama bu sefer silinen kalemle." dedi Burcu gülerek

"Ben bunu bir yerden hatırlıyorum ama." dedi Bahar

"Aynen Baharcım aynen bende hatırlıyorum." dedi Yade kızgınca

Aysun hanım tam konuşacakken Pamir kucağında Erenle birlikte geldi.

"Babamlar geldi. Alp ağabey de bir buçuk saate gelecekmiş." dedi Pamir

Duygu hemen oğlunu Pamir'in kucağından aldı. Pamir de gitti.

"Ben buradayım hadi siz hazırlanmaya gidin." dedi Yade

"Hadi ben çocuklarımı alıp giyinmeye gidiyorum. Sizde hazırlanırsınız artık." dedi Duygu

Herkes gittikten sonra Burcu saçını açık bırakarak iki yandan topladı üzerine de tacını taktı. Küpesini ve kolyesini de takıp aynadan baktın.

"Çok güzel oldun canım şimdi o güzel yeşil gözlerini göstermek için hafif tonda makyaj yapalım." dedi Yade gülümseyerek

Yade, Burcu'nun makyajını yapmaya başladı. İşi bitince kapı çaldı. Gelen Asaf beydi Burcu hemen ayağa kalktı.

"Ben sizi yalnız bırakayım." dedi Yade

Yade gidince Asaf bey kızının ellerinden tutarak konuştu.

"Senin adın neden Burcu biliyor musun? Güzel kızım. Burcu güzel kokan demek. Hangi parfüm, hangi çiçek senin kadar güzel kokabilir. Sana sevgimi fazla gösteremesem bile her akşam senin odana geliyorum kızım. Senin kokun olmadan uyamıyorum ben. Şimdi yastığını koklayarak uyuyacağım." dedi Asaf bey göz yaşlarıyla

"Babacım." dedi Burcu ağlayarak

"Baba geldiler." dedi Duygu kucağındaki oğluyla

"Hadi kızım." dedi Asaf bey

Asaf bey kızının elinden tutup aşağı doğru indirdi. Duygu oğlunu Mert'e doğru verdi.

"Canım Ela, Pamir'le birlikte Sumru'yu almaya gitti. Deniz de yanlarında." dedi Mert

"Tamam canım." dedi Duygu

Alp, Burcu'yu gelinlikle görünce ağızı açık kaldı. Barış'ın sesiyle kendine geldi.

"Kardeşimi sana emanet ediyorum. Onu üzersen karşında beni bulursun." dedi Barış

"Biliyorum." dedi Alp

"Ağabey ama." dedi Burcu

"Tamam bir şey demedik." dedi Barış gülümseyerek

Alp, Burcu'yu alıp gitti. Diğeri de arabayla düğün mekanına gitmeye başladı.

"Çok yoruldun mu?" diye sordu Alp

"Yok ama bu çocuğun hep benim kusmamı sağlıyor." dedi Burcu dudağını büzerek

"Mercimeğimiz o bizim erken geldi biraz." dedi Alp gülümseyerek

"İlk gecemiz olmayacak dimi bizim." dedi Burcu

"Siz onu önceden yapmışsınız." dedi Sinan gülerek

"Sinan bak seni Nil'e söylerim." dedi Alp uyararak

"Aynen kankamı biliyorsun. O senin mavi gözlerinden eser kalmaz." dedi Burcu kızarak

"Tamam bir şey demedim." dedi Sinan susarak

"Düğün şarkımız için o kadar liste yaptık sonunda hangisine karar verdin." dedi Alp

"Onu Pamir'le ayarladım canım. Kumsaldan beraber girişimiz. Buray-Alaz Alaz. Sonra da dans şarkımız. Bade Nosa-Çiçek Gibi." dedi Burcu başını Alp'ın omuzuna atarak

"Güzel seçim. Yarın bizim mercimeğin kontrollü var." dedi Alp elini Burcu'nun

"Evet canım." dedi Burcu

Sinan'ın telefonuna mesaj gelince Alp'e doğru verdi.

"Araba kullanıyorum bakar mısın?" dedi Sinan

Alp telefonu alıp baktı. Mesaj atan Nil'di.

"Çatlak sevgilin herkes gelmiş. Nerede kaldınız diyor." dedi Alp gülerek

"Canım benim ya." dedi Sinan gülerek

"Sen benim arkadaşımı çatlak sevgilim diye kaydettin telefonu." dedi Burcu kızarak

"Aşkım bırak ya ne yapıyorsa yapsın. Zaten bu aşkın mimarı biziz." dedi Alp

"Doğru." dedi Burcu

"Geldik." dedi Sinan

Sinan arabayı park edip indi arkasından Alp ve Burcu da geldi. Mekan tamamıyla beyaz renkle kaplanmıştı. Burcu ve Alp istemişti böyle olmasını çünkü beyaz rengi yeni başlangıçları temsil ediyordu.

"Nikah memuru daha gelmedi sizin için hazırlanmış özel iki tane karavan var. Oraya gidin." dedi Aysun hanım

"Tamam." dedi Burcu

Burcu ve Alp karavanların oraya gitti.

"Ayrılıyoruz burada." dedi Alp

Burcu gülümseyerek karavanına gitti. Yanına Alp'ın annesi geldi.

"Çok güzel olmuşsun kızım." dedi Aylin hanım

"Teşekkür ederim." dedi Burcu

Selen kızıyla birlikte karavanın içine doğru girdi.

"Burcu abla." diyerek koştu Sude

"Nasılsın Sudecim." dedi Burcu saçından okşayarak

"Prenses gibi olmuşsun." dedi Sude

"Asıl sen prenses olmuşsun." dedi Burcu

Duygu içeri doğru gelerek konuştu.

"Ablacım hazır mısın? Nikâh memuru geldi." dedi Duygu

"Geliyorum abla." dedi Burcu

Burcu karavandan çıktı ve karşısında Alp'ı gördü. Alp'le birlikte Alaz Alaz şarkısı eşliğin de aşağı doğru yürüdüler. Herkes beyaz sandalyelere oturmuş alkışlıyorlardı. Burcu'nun nikah şahidi Nil'di. Alp'ın ise Sinandı. Nikâh memurunun yanına geldiler.

"Siz Asaf kızı Burcu'yu karılığa kabul ediyor musun?" dedi nikâh memuru

"Evet." diye bağırdı Alp

"Siz Mustafa oğlu Alp'ı kocalığa kabul ediyor musunuz?" dedi nikâh memuru

"Evet." dedi Burcu gülümseyerek

"Siz şahitlik ediyor musunuz?" diye sordu nikâh memuru

Nil ve Sinan bağırarak konuştu.

"Evet." dediler ikisi birden

"Bende sizi karı koca ilan ediyorum. Gelini öpe bilirisiniz." dedi nikâh memuru

Alp gülümseyerek Burcu'yu öptü. Ve pasta geldi. Pastayı yedikten sonra Bade Nosa- Çiçek Gibi şarkısı eşliğinde herkes dans etmeye başladılar.

Deniz, Gözde bir kenarda dans ederken konuştu.

"Ömer niye gelmedi Gözde." diye sordu Deniz

"Babamla, Nazlı abla evlenmeye karar verdi. Ömer'le de yalnız konuşacaklar." dedi Gözde

"Niye ki." dedi Deniz

"Ömer babası çok kötü birisi ondan. Bazen babandan da korkuyor." dedi Gözde üzülerek

"Sen istiyor musun peki." dedi Deniz

"İstiyorum Nazlı abla çok iyi annem gibi beni bırakmaz. Bazen ona anne demek istiyorum." dedi Gözde

Pamir'le, Sumru da bir köşede konuşarak dans etti.

"Çok güzel olmuşsun." dedi Pamir

"Sende çok yakışıklı olmuşsun." dedi Sumru gülümseyerek

"Teşekkür ederim." dedi Pamir

"Ağabeyimle Nazlı abla evlenmeye karar verdi." dedi Sumru

"Çocuklar nasıl tepki verdi peki." dedi Pamir

"Gözde kabul etti. Ömer'le de bugün konuşacaklar." dedi Sumru

Yade ve Selim de kenarda dans ederek konuşmaya başladı.

"Geldiğin için teşekkür ederim." dedi Yade

"Sen istersin de ben gelmez miyim?" dedi Selim gülümseyerek

"Ama sanki seni bir mutsuz gördüm." dedi Yade

"Ardayla, Cansu'ya üzdüm. Beş haftalık hamileydi Cansu düşük yaptı da." dedi Selim

"Üzüldüm." dedi Yade

Deniz ve Piraye de bir yerde dans ederek konuşmaya başladı.

"Benim hayatım senden önce karanlıktı Piraye sen geldin. Güneş gibi girdin hayatıma." dedi Deniz

"Çok romantiksiniz bakıyorum. Deniz bey." dedi Piraye gülümseyerek

"Birgün evlenirsek kızımız olursa isim olarak Leyla koyalım mı? Sana benzeyen bir kız çocuğu." dedi Deniz

"Olur ama birde evimizde güvercinimiz olsun." dedi Piraye

"Olur." dedi Deniz

Bahar ve Barış dans ederek konuşmaya başladı.

"Burcuyu da evlendirdik sonunda. Sıra Pamir de galiba Yade'nin bu işlerde gözü yok gibi." dedi Barış

"Acele etmiyor sadece Yade." dedi Bahar

"Aman etmesin sakın ondan önce senin kardeşin gidecek gibi." dedi Barış

"Mutlu olsun yeter." dedi Bahar

"Bunu senden duydum ya daha isterim." dedi Barış

"Bu arada bir kutu gelmişti sana yeni evimizde ki odamıza koydum." dedi Bahar

"Ne kutusu ki." dedi Barış merakla

"Bilmem." dedi Bahar

Dans bitince Burcu ayağa kalkıp çiçeği atmaya başladı.

"Hazırsanız atıyorum." dedi Burcu

Burcu çiçeği attı. Çiçek Piraye ve Pamir'in ortasında durdu. İkisi de şaşkın bir şekilde baktı.

"Artık sırada hanginiz evlenirse." dedi Alp gülerek

Düğün bitince herkes evlerine gitti. Deniz yorgun olduğu için Barış kucağına alarak içeri soktu.

"Abla ben duş alıp uyuyacağım." dedi Deniz göz kırparak

"Tamam ablacım." dedi Bahar gülümseyerek

Barış kucağında uyuyan oğlunu odasına götürdü. Hızlıca rahat bir şeyler giydirdi Denize sonra da odasına doğru gitti. Bahar kahverengi kutuyu Barış'a doğru uzattı.

"Bu ne?" diye sordu Barış

"Açta gör." dedi Bahar gülümseyerek

Barış kutuyu açtığında şok oldu. Beyaz bir bebek zıbını, gri bir patik bir yazı çıktı.

"Gerçek mi bu?" dedi Barış mutlukla

"Evet aşkım 4 buçuk haftalık hamileyim. Yarın için randevu aldım. Seninle birlikte ultrasonda görebiliriz." dedi Bahar ağlayarak

"Baba oluyorum." dedi Barış sevinçle

Barış mutlukla Bahar'a sarılarak uyumaya başladı...

Evet arkadaşlar sonunda Burcu sürprizlerle dolu bir düğünü oldu. Bahar ve Barış'ın bebeği oluyor. Bol bol vote ve yorum istiyorum sizden. İyi okumalar..

Düğün kıyafetleri medyada.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top