AKIKO

Babamla kavga ediyordum. Aslında Japonya gibi bir ülkede ailene sesini yükseltmek ayıptır. Ancak, bu kadarı da yetmişti!

-Evet, beni korumak için yapıyorsun ancak artık YETER! SÜREKLİ DIK OTURMAK ZORUNDA DEĞİLİM!  YEMEĞİMDEN KARINCA KADAR YEMEK ALMAK ZORUNDA DEĞİLİM! Yeter!

-BUNLAR GÖRGÜ KURALLARI! AİLENE YAKIŞIR DAVRANMALISIN GENÇ HANIM!

Ayaklarımı yere vura vura odama çıktım. Aptal Japon kültürü. Japonya'da yaşamanın cezası budur. Dik otur, azar azar ye, annenle babana- özellikle bababa -birşeyler deme. Buna kültür mü diyorlar Tanrı Aşkına? Hep disiplin, hep disiplin... Ülkemden nefret ediyorum!

Zaten annem ben küçükken ölmüştü. O zamandan beri daha da atarlıydım.

Yüzümü yastığıma gömdüm. Hayat katlanılmazdı. Neden şuracıkta ölüp gitmiyordum ki?!

Yatağımın üstünde doğruldum. Çekik gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim ve üzerime pijamamı geçirdim. Ödevimi yapmam gerekiyordu.

***

"Evet, bayan Yakamuro. Bana x'in değerini söyler misiniz?" Okul. DEHB vardı bende. Anlamıyorlardı.

Tahtadaki yazıları okumaya çalıştım. Yapamadım. Bütün harfler ve rakamlar birbirine giriyordu. Ensemden soğuk terler dökülmeye başlamıştı.

"Bilmiyorum." Dedim kısık bir sesle. Öğretmen tek kaşını kaldırdı. "Pardon?"

Cevap vermedim. Öğretmen içini çekti.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top