27.BÖLÜM ~KISKANÇ~

"Seviyorum. Böyle delicesine. İçim içime sığmıyor. Anlatsam anlatılmaz sadece böylesine yaşanılası. Senin nasibin seni bulduğunda , gerçek mutluluk neymiş onu yaşıyorsun. Ve bu çok güzel. Zaman , dediğimiz şey öyle değişik bir şey ki... Bazen zamanın gitmesin diye her şeyi yaptırıyor. Bazen de bekle en güzeli senin olacak diyor. Önemli olan şuan bence. Hepimiz şuanı yaşıyoruz. Ne geçmişe geri dönebiliriz. Ne de geleceği görebiliriz. Dün dün de kaldı. Peki ya yarını görebilir misin ? Orası meçhul. Peki ya bugün? İşte sorun da burda başlıyor. Sen şimdi şuanı yaşamıyorsan , ne anlamı var ki diğer günlerin. Bugünü yaşa! Çünkü  yaşamayı herkes gibi sende çok hakediyorsun..."

Multimedia : Buray - Deli Divane

~~~~~~~~~~~~~

Yarım saattir Tamay'ın 'Boroy son do mo borodoydon? Bon do kofo totolo yopmok oçon golmoştom. Tosodofon on gozolo bo  olso gorok' diye söylenişini dinliyorum. Konuşsam kavga edeceğimizi bildiğim için susuyordum. Susmak en iyisi en azından kendi kendine iç sesiyle konuşup kavga ediyordu. Belli beni fazla kıskanmıştı. Ama bunu kabul eder mi? Hayatta kabul etmez Tamay Arıkan'ımız.

"Kafa tatiliymiş. Ben ona bir kafa tatili yapacağım. O görecek kafa tatilini. Neymiş tesadüfün en güzeliymiş. Sanane lan tesadüfün en güzelinden. Zaten anlamalıydım onun alık alık bakmasından. Bir de demez mi? İsterseniz beraber bir şeyler de yaparız. Oldu başka emrin? Bak Biray! Güzelim. Benim gözüm bu çocuğu hiç tutmadı. Sen bu çocuğu nereden tanıyorsun hem ?"dedi Tamay sinirli bir halde söylenerek. Siyahın verdiği kahvemsi gözleri simsiyah olmuştu. Fazla sinirliydi.

Onun bu halini görmek beni fazla gülümsetiyordu.  İlk defa böylesine kıskanıyordu beni. Fazla tatlı oluyordu böyle. Yanakları tam sıkmalıktı. Tabi o müsaade eder miydi?  Orası ayrı bir tartışma konusu olur. Sinirli olunca fazla karizmatik görünüyordu. Sivri çenesi , belirginleşmiş çene kemikleri , keskin bakışlar. Ah düşüyorum tekrardan yakışıklılığına. Neyse... Biray kendine gel!

"Güzelim sen neden öyle gülüyorsun? Ne var komik bir şey söyledim de benim mi haberim yok ? Ayrıca sorumu cevaplamadın.  Nerden tanıyorsun sen bu çocuğu?"dedi keskin ve ciddi ses tonuyla. Gözlerini benim gözlerime sabitledi. Benden cevap bekliyormuşcasına bakmaya devam ediyordu. Tek kaşını kaldırdı. Cevap vermemi bekliyordu.

Silkelendim. Hafif öksürür gibi yaptım. Sesimi kontrol ettikten  sonra Tamay'ın güzelim siyahın kahvesi gözlerine derin derin bakmaya başladım. Dudaklarımı araladım. "Bizim büroda çalışıyor avukat olarak. Büroda yeni çalışmaya başladı zaten. Ayrıca Tamay Bey beni bu kadar kıskanacağınızı tahmin etmemiştim. İyi oldu. Hem ne var gülmeyim mi ? Gülesim geldi."dedim şirin şirin ona bakmaya devam ederek. Bir yandan da ona yandan bir tebessüm armağan ettim.

Tamay gülümsememin vermiş olduğu pozitif enerjiyle , ilk sinirine göre daha sakinleşmiş gözüküyordu. Kucağımda öylece duran ellerimi avuç içlerine hapsetti. Sonra siyahın kahvesi gözlerini tekrar gözlerime sabitledi. "Sen hep gül. Böylesine güzel bir gülüşü benden esirgemen asıl kötü olur. Hem kıskanmadım. Sadece sana olan sulu tavırları hoşuma gitmedi. Neyse bu konuyu fazla tartışmayacağım yemeğimizi yiyelim. Belki kumsala gideriz. Ne dersin?"dedi sevecen bir ses tonuyla.

Evet evet kıskanmadı. Buna şuan sizde gülüyorsunuz biliyorum. Bende daha fazla Alex konusunu üstelemedim. Fakat beni bal gibi de kıskanıyordu. Beni kıskandığını itiraf ettireceğim bakın göreceksiniz. Bakalım Tamay Bey ey mi yaman bey mi? Tamam anlamında  başımı salladım. Yemeğimizi bitirip restoran bölümünden el ele ayrıldık.

Otel odasına el ele girdiğimizde Tamay'dan elimi çekip hemen bavulları karıştırmaya başladım. İlk önce biraz afallasa da  kendini hemen toparladı Tamay. Güzel bir bikini bulmalıydım. Üstüne de güzel bir kimono. Ne? Bakmayın öyle. Tatile gelip denize girmeyecek sanmayın. Tabiki de gireceğim. Güneşte bedenimi de mutlaka  dinlendireceğim. İhtiyacım var dinlenmeye. Neyim eksik benim diğer insanlardan hem. Neyse daha fazla düşünmeden yanıma aldığım bir kaç bikiniye bakıyordum.

Ben bikinilere bakarken Tamay yanıma geldi. "Güzelim bu küçücük bir bez parçası olan şeyleri giyeceğim deme. Şu genç yaşta kalp krizinden öteki tarafa giderim haberin olsun."dedi kahırlı bir ses tonuyla. Tamay'a giyeceğim anlamında başımı sallamıştım. Tamay evet işaretini aldığı anda benim elimdeki bikinileri almaya çalışmaya başlamıştı bile.

Evet evet yanlış duymuyorsunuz. Tamay'la şuan resmen bikinilerimi elinden almak için kavga ediyorum. Bırakmıyordu. Böyle çekiştirmeye devam edersek güzelim bikinilerim yırtılacaktı. Derin bir nefes aldım. Artık çekiştirmekten ellerim acımaya da başlamıştı. Bikinilerimi bırakmıştım.  Güzelim bikinilerim kurtulamadı Tamay'ın ellerinden. Tamay zafer almış edasıyla sırıtıyordu. Pislik!

"Tamay sen benim bikinilerimden ne istiyorsun ? Allah aşkına ne yapıyorsun ya ? Aslında bırakmazdım da bikinilerim yırtılsın istemedim. Verir misin bikinilerimi ? Ayrıca kumsala gideceğiz dedin. Ne yani denize girmeyeyim mi ? Yanmasın mı az şu vücudum ha? O denize o elinde ki güzel bikinilerimle girmeyi düşünüyorum. Ver şu bikinilerimi Tamay!!!"dedim sinirlenmeye başlamış halde. Tamay dediklerimi idrak eder etmez bikinilerimi komodinin çekmecesinde bulduğu bir makasla hepsini ortadan ikiye keşmişti. Ben ne yaptığını idrak ettiğimde ise iş işten çoktan geçmişti.

Sinirden gözlerimden resmen alev çıkıyordu. Resmen ağlayacaktım. Güzelim bikinilerim mahvoldu. Ne giyeceğim şimdi ben? Bikinisiz denize mi girilir ya ? Of. Ağlamak istiyorum. Fakay ağlamayacaktım çünkü parçalamam  gereken bir Tamay var önce. Tamay'ın üstüne doğru yürümeye başladım. Tamay hala sırıtıyordu pis pis.

"Sana bikinilerimi ortadan ikiye kesme hakkını kim verdi ? Ya sen benim başıma bela mısın be adam ? Ne güzel tek başıma gelecektim. Ah güzel annem sardın benim başıma şu dağ öküzünü. Ya yemin ediyorum seni bir kaşık suda boğmak istiyorum. Dua et sen kıyamıyorum. Pislik ! Ahhh yok ben hıncımı alamayacağım."dedim ve yatakta ki kuş tüyü yastıklardan birini elime alıp Tamay'ın kafasına geçirdim. Tamay yapma der gibi bakıyordu. Peki sizce ben bikinilerimi kesmiş olan bir adamın sözünü dinler miyim ? Tabiki de yaptım.

"Sen misin benim bikinilerimi kesen. Ya aslında senin saçını , sakalını kesmem gerekiyor. Fakat dua et sana yakışıyorlar. Kıyamadığım için kesmiyorum. Ama sen dur Tamay Bey bu yaptıklarım az. Sana çok şey yapacak daha bu eller. Ne giyeceğim ya ben ha ? Ne giyeceğim Tamay denize?"dedim sinirli sinirli ona söylenerek.

Etraf yastıktan çıkan tüylerle dolmuştu. Napim az bile bu ona yaptığım. Dur daha neler yapacağım ona ? Sadece izleyin. Zaten saçım başım hep dağılmıştı. Saçlarımı arkaya doğru topladım ellerimle toplayabildiğim kadar. Derken karşıya baktığımda bu sefer Tamay üstüme doğru gelmeye başlamıştı. Fazla sinirli bakıyordu bana. Ne? Haketti ama. Aslında ona bu yaptıklarım az bile. Dahasını hakediyordu ama neyse. Tamay hala baba doğru gelmeye devam ediyordu. Bende geri geri arkaya doğru ilerliyordum. Fakat sert bir şeye çarptım. Galiba duvar. Arkaya küçük bir bakış attım. Evet evet duvarmış. Sırtım soğuk duvarla buluşmuştu.

"Neden geliyorsun Tamay? Gelme ya. Bakma da öyle korkmaya başladım. Ne? Ayrıca hakettin sen hepsini."dedim trip atan bir sesle. Tamay hala gelmeye devam ediyordu. Aramızda bir nefes mesafesi kalınca durdu. Siyahın verdiği kahvemsi gözleri gözlerime sabitledi. Dudaklarını araladı.

"Hakettim öyle mi Biray Hanım?"dedi kulağıma doğru fısıltıyla. Bu kadar yakın olmak benim irkilmeme sebep olsa da. Derin bir nefes alıp verdikten sonra dudaklarımı araladım. Ben de yeşilimin verdiği mavi gözlerimi onun siyahımsı kahvelerine sabitledim.

"Hem kıskanmıyorum diyorsun. Hem de acımadan bikinilerimi kesiyorsun. Yalancısın işte."dedim sitemkar ses tonuyla. Tamay derin bir nefes aldı. Sinirli bir şekilde aldığı nefesi geri verdi. Saçlarını sinirli bir şekilde alel acele karıştırdı. Sağ elini duvara hızlı bir şekilde vurduktan sonra gözlerimin içine içine derin bir şekilde baktı. Dudaklarını araladı.

"Daha benim bile göremediğim bir vücudu millete göstereceğimi mi sanıyorsunuz Biray Hanım! Çok beklersin. Ayrıca , EVET! SENİ , DELİ GİBİ KISKANIYORUM!"dedi ciddi ve keskin ses tonuyla gözlerimin içine derin derin bakarak.

~~~~~~~~~~~~

Vote ve yorumlarınızı bekliyor olacağım...🌸

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top