2•BB➺「 Karşılaşma 」
Multi⤴Aras
Bölüm Bayan_carjaval2'ye ithaf edilmiştir.
Keyifli okumalar😊
Başımın ucunda çalan alarm sesi ile kirpiklerimi kırpıştırdığımda bir an nerede olduğumu anlayamadım. Daha sonra dün geceki olaylar zihnime akın ettiğinde yatakta yavaşça sola döndüm. Peri hâlâ uyuyordu. Yatağım çift kişilik olduğundan rahatca uyuyabilmiştik zaten dün akşam film izlerken epeyce geç yatmıştık. Sonradan aklıma dank eden şeyle yataktan ışık hızıyla kalktım. Gözlerim duvarda asılı saati bulduğunda 07.24 dü. Seri hareketlerle Peri'nin kolunu sarsıp uyanmasını sağladım.
"Hadi kalk lan artık. Okula geç kalacağız" Peri uyanırken bende odamdan çıkıp koridordaki banyoya girdim. Temel ihtiyaçlarımı giderip odama tekrar geçtim. Peri'de çoktan uyanmış formalarını giymişti. Benim geldiğimi görünce oda banyoya gitti. Bende dolaptan formalarımı alıp üzerime geçirdim. Dolaptan bulduğum siyah adidas spor ayakkabılarımıda siyah çorabımın altına giyip akşamdan at kuyruğu yaptığım saçlarımıda açıp taradım bir yandan da düzleştiriciyi fişe takıp ısınmasını bekledim. Çalışma masamın üzerinden küçük bir sırt çantası alıp içine şarj aletimi bir kaç tane defter biraz da kalem atıp fermuarını kapattım. Odaya giren Peri'de saçlarını tarayıp düzleştiriciyle benim saçlarımı düzleştirdi. Saçlarım düz olduğundan bir kaç dakika da istediğim görünüme sahip olmuştu. Daha sonrada ben de Peri'nin saçlarını düzleştirdim. İşlerimiz bittiğinde ikimizde saçlarımızı salık bırakıp biraz rimel ve parlatıcı sürüp alt kattaki mutfağa gittik. Mutfağa girdiğimiz de annem yine döktürmüştü.
"Günaydın sultanım " deyip yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Daha sonra yemek masasındaki sandalyelerden birine geçip oturdum. Peri'de "Günaydın Semiha Teyze" deyip yanıma oturdu. Kahvaltımızı yaparken annem de bir yanda konuşuyordu. "Bugün okula sizi ben bırakırım yarında bir servis hazırlarım artık öyle devam edersiniz." Dediğinde başımla onayladım. Meyve suyundan bir yudum daha içerken annem " Ha bu arada eteğinizin boyunu görmedim sanmayın. Kendinize dikkat edin!" Deyince içtiğim meyve suyu boğazımda kaldı. Bir yandan öksürürken diğer yandan Peri sırtıma vuruyordu.
"Helal helal" Kendimi biraz daha iyi hissedince geri çekildim. "Anne sen bizi bilmiyor musun?" Deyip masadan kalktım. "Hadi biraz daha oyalanırsak derse geç kalacağız" Hepimiz ayaklandığında masanın üzerindeki telefonumu ve sabahtan ayarladığım çantayı alıp kapıdan çıktım. Annemin arabasına yerleşdiğimizde çantamdaki telefonumdan saate baktım. 08.18. Yaklaşık 10 dakikanın sonunda kocaman bir binanın önünde durduğumuzda annem dikiz aynasından gözlerini bize dikmişti.
" Herhangi bir kavga istemiyorum. Anlaşıldı mı küçük hanımlar?" Peri ile aynı anda "Anlaşıldı" deyip arabadan indik. Okulun girişinden ilk adımı attığımızda tüm okulun gözü bize dönmüştü.
"Hadi bakalım bindik bir alâmete gidiyoruz kıyamete" Okulu şöyle bir süzdüğümde 5 katlı beyaz bir bina ve pencerelerin kenarlarını bordo rengine boyanmıştı. Seri adımlarla okula girdiğimizde her yerde açık saçık kızlar vardı kimi eteğini kıvırmaktan küçük bir göbek oluşturmuş kimi ise etek giymemiş gibiydi. "Rüya bunların hepsi yürüyen don resmen kızın külotlarının renklerini görüyorum"
"Iğk hepside kırmızı dantelli don giymiş" dudaklarımdan firar eden kıkırtıya engel olamadım. Tam önüme dönecekken bize doğru ilerleyen bir karşı cins gördüğümde gözlerim kısıldı. Vallaha yavşarsa yumruğu gözüne koyardım. "Merhaba kızlar sanırım siz yeni gelen kızlar olmalısınız?"
"Niye sordun?" Diye kaba tavrımı ortaya koyduğumda Peri'nin dirsek atması ile geri ayarlarıma döndüm. "Şey yanlış anlamayın müdür bey sizi odasına bekliyor. İsterseniz ben size eşlik edebilirim odasına kadar." Daha ben bir şey demeden Peri "Olur " diye atlamıştı bile.
"Bu arada ben Batuhan ama siz kısaca Batu diyebilirsiniz." Uzattığı elini sıkıp "Rüya" dedim. Peri'de Batu ile tanıştığında müdürün odasına doğru ilerledik. Batu bir kapının önünde durduğunda bizde arkasında durduk, kapıyı 2 kere tıklayıp içeri geçtiğimizde oldukça genç bir adam bizi karşıladı.
"Batu kızlarla ilgilendiğin için teşekkür ederim. Birazdan ders başlayacak sınıfına git artık sen." Batu ikiletmeden odadan çıktığında müdür bize döndü. "Kızlar eski okulunuzdaki vukuatlarınızı duydum. Ancak kesinlikle bu okulda da aynısını istemiyorum sizden! Şimdi alın şunları bunlar ders programlarınız" elindeki kağıtları alıp çantanın en ön gözüne koyup çantayı tekrar kapattım. "Hadi gelin şimdi sizi sınıfınıza kadar eşlik edeyim." Odadan çıkıp koridor boyu müdür önde Peri ile bende arkasında ilerliyorduk. Bir kapının önünde durduğunda kapıya baktım. 12/E yazıyordu. Ben kapıya bakarken müdür kapıyı hiç tıklamadan açınca tüm sınıfın ilgisi bize döndü. Müdür sınıfın içine girip bizi de yanına çekti.
"Dersinizi böldüğüm için kusura bakmayın Aziz Hocam."deyip sınıfa döndü." Evet çocuklar bunlar yeni sınıf arkadaşlarınız" Sınıfa hâlâ bön bön bakarken müdürün sınıftan çıkması ile kendime geldim.
"Kendinizi tanıtın ve boş bir yere geçin" diyen hocaya başımı salladım. " Peri Şaşmaz ve Rüya Saygın" Peri ikimizde tanıttığın da arkadan bir ses geldi.
"Pişt fıstık" gelen sesle o tarafa döndüğümde yakışıklı bir çocuğu bana bakarken yakaladım.
"Bana mı dedin?" Kaşlarım istemsizce çatılırken başını olumlu yönde salladı.
"Fıstık gibi kızsın e bende lokum gibi oğlanım şimdi. Bence bizden bir fıstıklı lokum olur." Kaşlarım daha çok çatılırken sınıftan ooo sesleri yükseldi. Vücudunu şöyle bir süzdüm. Yavşaklığın kaçıncı levelindeydi.
"Lokumu bilmem ama burdan hıyara benziyorsun ve ben fıstıklı hıyar sevmiyorum." Sınıftaki ooo sesleri daha da yükselince sınıfa göz attım. Pencere kenarında son iki sıra boşdu. Peri'nin kolundan tutup boş sıralardan birine gelip en arka değilde onun bir önüne geçtik. Hoca da bir şey demiyordu. Anlaşıldı bu okulda kendimi korumak görevim olmuştu!
"Evet çocuklar de-" Hoca'nın sözünü bölen sınıf kapısının açılmasıydı. Kafamı kaldırıp gelene baktığımda gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Bu AVM'de ki çocuktu. Hani pofuduk kolları olan çocuk! Ona baktığımı hissetmişçesine onun da gözleri beni buldu. İlk önce gözleri şaşkınca açıldı daha sonra gülüp, hocaya bir şey demeden pencere kenarında en arka sıraya -benim arkama-geçip oturdu. Kalp ritimlerim at yarışına katılmışçasına dört nala koşarken derin bir nefes aldım. Tam kendimi normale döndürmüşken önüme atılan kağıt parçası ile ayarlarım tekrar bozuldu. Kağıdı bir yandan açıyorum bir yandan da kendime sâkin olmamla ilgili talimatlar veriyordum. En sonunda kağıdı açıp okuyabilmiştim.
'Ne güzel tesadüf Şehriban ;D'
916 Kelime✔
Bölümü beğendiyseniz vote vermeyi ve düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın!
Diğer bölümde görüşmek üzere 🖐
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top