52•BB➺「Nişan」
Multi: Efeee
Keyifli okumalar🌸
•
Aslı daha ne olduğunu anlamadan yere yığılırken, arka taraftan Efe'nin "Tutmayın küçük enişteyi!" sesi geldi.
Bir hışımla Aras'ın kolları arasından kurtulup, yerden kalmaya çalışan Aslı'nın saçlarını tuttum tekrardan. "Ben şimdi senin feriştahını silmez miyim bu dünyadan?"
Saçlarını bileğime toplayıp sağ yanağına tokatı yapıştırdım. "Güzelim tamam yeter bu kadarı" diyen Aras'ı umursamamaya çalışsamda belimdeki elleri kendine doğru çekiyordu.
Bende Rüya isem bu kıza gününü gösterirdim.
Aras beni belimden tutup kaldırdığında ters dönüp kıymetlisine diz kapağımı vurdum. Aras acıyla beni bırakıp geri çekildi.
"Yenge dedik bağrımıza bastık kız Thanos çıktı"
Efe'den gelen sesi de duymayarak burnundan kan akan Aslı'ya iğrenerek bir bakış atıp bir tekme daha attım karnına.
İşte ne olduysa bu sırada olmuştu.
Sivil polis ekiplerinin aracı ile yanımızda durması, son olayı bizzat kendi gözleri ile görmesi, beni ve hâlâ kendinde olan Aslı'yı arabalarına bindirmeleri sadece 10 dakika sürmüştü.
Şimdi ise karakola gelmiş tek tek ifade vermiştik. Aras ve Eymen tanıdıkları araya sokarak işin uzamaması için ve Aslı'nın şikâyetçi olmaması için uğraşıyorlardı.
Her ne kadar triplere girip sakın o kızla konuşmayın desemde polisler birkaç gün seni misafir edelim o zaman deyince sus pus olmuştum.
Hoş pişman değildim yine olsa yine yapardım!
"En iyisi biz seni 1 gece misafir edelim" diyen polis amcaya döndüm. "Abi valla pişmanım" dedim. Benim gibi 360° derece dönen yoktu herhalde.
Aslı'nın şikâyetçi olmaması ile yaklaşık 3 saati bulan karakol maceramız sonlandığında herkes arabaya yerleşmiş yazlığa gitmiştik.
Karşı koltukta oturan Peri bana gururlu bakışlarını atarken göz kırptım. Ne yapsaydım o kadar olaydan sonra kıza canım cicim mi deseydim?
Akşama doğru herkes hazırlanmış tekrar arabalara binerek İstanbul'a gitmiştik.
Arabada bol bol Aras benimle uğraşırken onu takmayıp uyumuştum. Yok neymiş ona çok güzel bir doğum günü geçirtmişmişim. Neymiş bir an beni hapishaneye atacaklarını düşünmüş.
Şimdi ise günün yorgunluğu ile koluma aldığım Dobby ile salonda oturuyordum. Annem dışarı çıkmış, babam ise işteydi. Eh, ev bana kalmıştı en azından!
Son zamanlarda instagrama hiç resim paylaşmadığımı fark edince telefonumu çıkartıp odamdan getirttiğim telefon tutucumu karşıya koyup boyutunu ayarladım. Telefonumdan da zamanlayıcısını ayarlayıp tekrar koltuğa oturdum. Yanımdaki Dobby'nin şekline gülüp kameraya baktım.
Çekilen resim ile telefonu elime alıp güzel çıktığıma karar verdim. İnstagram uygulamasına girerek resmi paylaştım.
Rüya.adl: 🐶❤
Periste: heyt be gardaşıma bak👊
Rüya.adl: Seviliyorsun👊♥️
1_adet_mükemmel_efe: Canım kankileytom alev aldı buralar🔥
Rüya.adl: Reiss🔥❤
+8: Hikayeme bakmaya ne dersin?🔥👅
Hande_sayınrofficial: Bu ne güzellik😘
Rüya.adl: O senin güzel bakışın 😘
Ali.ylmz: Bazen bir köpek olmak istersin😍
Arasayıner_: Seni köpek yapmazsam adam değilim. Özele gel lan puşt!
●
Periste: Gurur dolu bakışlarım üzerinde @Rüya.adl
Rüya.adl: 👊
Periste: 👊
Eymen.özbey: Hayatım💕
Periste: Ömrüm💕
1_adet_mükemmel_efe: Yine şekilsin kanka 🔥
Periste: Eyw kanka🔥
+14: 9 saniye içerisinde isteğini onaylarsam kal, onaylamazsam çık.
1_adet_mükemmel_efe: tm
Hande_sayınrofficial: Waow💘
Periste: 💞
●
Arasayıner_: Günün yorgunluğu.
(Yorumlar kapatılmıştır)
●
Hande_sayınrofficial: 🌸
Periste: Kalbime tek attın 😍
Rüya.adl: Dehşet🔥
1_adet_mükemmel_efe: Amen tonrem dedim😘
(Yorumlar sınırlandırılmıştır)
●
Eymen.özbey: ⚡
Periste: Bu ne yakışıklılık yiğidim 😍
Eymen.özbey: Her zaman ki halim😚
Arasayıner_: Kardeşim🔥
Eymen.özbey: kardeşim🔥
1__adet_mükemmel_efe: kızlar kanmayın bunun yakışıklılığına!
●
1_adet_mükemmel_efe: Bugün herkesin fotoğraf paylaşma günüymüş🤓
(Biliyorum çok tatlıyım, lanet olsun!)
(Yorumlar kapatılmıştır)
•
Sabah gözlerimi gün ışığı ile değilde her zaman olduğu gibi annemin sesi ile açtım.
"Kız yarım saattir ben sana ne diyorum?"
"Ne diyorsun anne?" Diye sordum. Gözlerimi zar zor açıp tepemde dikilen anneme baktım. "Kalk demiyor muyum?"
"Diyor musun?" Kaşları çatılırken elindeki terliği kıçıma vurdu. "Laf kalabalığı yapma bana git elini yüzünü yıka işimiz var"
Oflayarak yatakta doğruldum. Üzerimdeki pikeyi çektim ve ayağa kalktım. "Sabah sabah ne işi ya?"
Banyoda işlerimi halledip elimi yüzümü yıkadım. Pijamalarımı değiştirmeyerek salona indim. Salonda kimsenin olmaması ile bu sefer de mutfağa ilerledim.
"Anne bunlar ne?" Diye sordum parmağımın ucu ile piknik sepetlerini göstererek. "Neye benziyor Rüya?"
"Adem mangal takımını aldın mı yanına?" Yanımıza koşturarak gelen babama baktım. "Günaydın baba"
"Günaydın kızım, Semiha ben bunları ayarladım arabaya götürüyorum sizde hazırlanın gelin" babam elindeki mangal takımı ve piknik sepetleri ile çıkınca arkasından baktım.
"Mangala mı gidiyoruz?" Diye sordum son işlerini halletmeye çalışan anneme. Annem ilk önce bana dönüp daha sonra üzerimi inceledi. "Kız sen daha hazırlanmadın mı? Bu kız benim ömrümü yedi Allah'ım. Leylagil çoktan gelmiştir biz daha evden çıkmadık! Git 5 dakika da üzerini değiştir gözüm görmesin seni" diye bağıran annemi sakince onayladım.
Sorumun cevabını fazlasıyla almıştım ben arkadaşlar.
Odama bir koşu çıkıp siyah jean ve beyaz tişörtümü giyip topuz olan saçlarımı açıp, taradım. Deodorantımı sıkıp kirpiklerimi kıvırdım. Yeterliydi bu kadarı.
Telefonumuda yanıma alıp, annem ile birlikte evden çıktık. Bizi arabada bekleyen babamın yanına gidip arka koltuğa oturdum.
Piknik alanına gidene kadar Aras'la konuşmuş bu mangal planını ailelerimizin ne ara düşündüğünü yazışmıştık.
Araba durunca büyük yeşillik bir alana geldiğimizi fark ettim. Arabadan inip birkaç sepeti bagajdan alıp annem ve babamın arkasından ilerledim. Bizim haricimizde yaklaşık 5 6 aile daha vardı.
İleride bize el sallayan Leyla Yengeyi gördüğümüzde yanına ilerledik. Haluk Abi ve Aras ayakta dikilmiş birşeyler konuşuyorlardı. Yanlarına vardığımızda elimdekileri kamelyanın üzerine bırakıp, Leyla Yenge ile sarıldım. "Hoş geldin kızım"
"Hoş bulduk" dedim gülümseyerek.
Bir süre sonra ortam şenlenmiş Haluk Abi ve babam mangalın başına geçmişti. Annemgil de koyu bir sohbete girdiği için bende Aras ile çevrede dolaşıyordum.
"Annenin hamileliği nasıl geçiyor" diye sordum Aras'a. Kolunu omzuma atıp "İyi" diye geçiştirdi.
Başımı eğip ilerleyen Aras'ın kolunu çekmesini sağladım. "Oğlum sen mal mısın? Babam görse ne dicem?"
"Sevgili olduğumuzu biliyorlar zaten" kınayan bakışlar attım. "Edepsiz, arsız. Biliyorlar diye gözlerinin önünde mi oynaşalım?" Gülüp geri çekildi.
Annem mangalın hazır olduğuna dair bize seslendiğinde yanlarına doğru yürümeye başladık.
Geçen bir saatten sonra mangalları yemiş içeceklerimizi yudumluyorduk.
"Bu mangal planı cidden çok iyi oldu arada yapalım böyle" dediğinde, annem Leyla Yengeyi onayladı. "Evet cidden çok iyi oldu."
Babamgil oynadığı tavlayı bırakıp bize döndüler. Ortamdaki sohbet bir anda Haluk Abinin sözü ile kesildi.
"Ee gençler sizin nişan ne zaman?"
İçtiğim kola bir anda soluk boruma kaçınca öksürmeye başladım. "Helal,helâl" Aras kocaman eli ile sırtıma vurduğunda biraz da olsa kendime geldim. Leyla yenge önündeki suyu uzatıp elime verdi. "İç kızım"
Suyu da içtiğimde kendimi biraz daha iyi hissediyordum.
Leyla Yenge Haluk Abinin sözünü devraldı. "Bence Aras yurtdışına gitmeden nişanı yapalım" deyince gözlerim Aras'a döndü.
Yurtdışı?
"Yurtdışı ne alâka?" Diye sordum Leyla Yengeye. "Kızım Aras üniversite için yurtdışına gidecek ya" diye söylendi.
Beynim allak bullak olmuştu. Ne düşüneceğimi bilmiyordum. Ben en fazla başka şehirlerde oluruz diye düşünüyordum ama.. başka ülkelerde olmak..
"Öyle mi?" Diye döndüm Aras'a. Öyle değil demesi için içimden dualarımı sıralarken, gözleri ile onayladı beni.
Acıyla yumruklarımı sıktım masanın altından. İşte bunu hiç beklemiyordum.
•
Bölüm sonuuu;
Bölüm yorumları?
Aras'ın yurtdışı durumuna ne diyorsunuz?
Nişan olayı peki? Ldlslxlsldğs
SINIR: 70 VOTE 90 YORUM
LÜTFEN EMEĞİMİN KARŞILIĞINI VERİN
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top