VI. Kuzgunlar ve Kurtlar | 2. Bölüm

Oy verip yorum yaparak destek olursanız çok sevinirim. Yeni bölümü yazmaya başladım ancak önceki bölümleri okuyup okumadığınızı bilmediğim için ne zaman yayınlarım emin değilim. Varlığınızı belli ederek bölümlerin daha hızlı yayınlanmasını sağlayabilirsiniz :)

꧁꧂

Kuzgunlar ve Kurtlar

2. Bölüm

༻ ✦ ༺

Temsuran

Lisauria Krallığı, Cadı Klanları, Kuzgun Klanı


Sorcha her şeyi iki kere anlatmak zorunda kalmıştı. Orion'la anlaştıkları konulardan bahsetmekten kaçınmıştı. Tanrıların Savaşı, Vincent'le olan arkadaşlığı, İsadora'nın bir tanrıçanın yeniden doğuşuna etkisi bunlardandı.

Abanoz masanın etrafında oturan cadılar onu merakla dinlemişlerdi. Sözleri bittiğinde onun dışarı çıkmasını istemişlerdi. Onun hakkında karar verdikleri odanın hemen dışında beklemek istemediği için dışarı çıkmıştı. Orion ardından gelmişti.

"Ne yapacaklarını biliyorsun, Sorcha. Endişelenmene gerek yok."

Sorcha bunu biliyordu. Yine de endişeleniyordu. Cadıların toplandığı binanın bahçesinde yerinde duramıyordu. "Beyaz Kuzgun olduğuma artık şüpheleri yok." Orion'un karşısına geçip durdu. "Ayrıca ne yapacaklarını bilmiyorum."

"Her zaman yaptıkları gibi Mora soyunu koruyacak ve gizleyecekler."

"Bir süreliğine... Tüm bunların bir parçası olmak istemiyorum."

Orion bunu biliyordu. "Her şey için çok geç. Ayrıca artık onların hepsinden güçlü olabileceğini biliyorlar. Seni kullanmak isteyeceklerini sanmıyorum. Bunu yapamazlar."

Sorcha onunla göz göze geldi. Düşüncelerini dile getirmedi, onun zihnine aktardı.

Onların üzerinde güçlerimi kullandım. Bazıları böyle düşünüyor. Ama bazıları düşüncelerini benden gizlemeyi iyi biliyor.

Peki Mor Zaya?

Hiçbir fikrim yok.

Sorcha bakışlarını kaçırdı. Birileri bahçenin kapısını açmıştı ve merdiven çıkan ayak sesleri duyuluyordu. Sorcha gelenlere baktı. Pek çok kuzgun cadısı gibi siyah pelerinleri vardı ve pelerinlerinin kenarlarındaki gümüş işlemeler onların bir meclis üyesi olduğunu gösteriyordu. Böylece dokuz meclis üyesi tamamlanmıştı. İkisi de Sorcha ve Orion'un olduğu tarafa baktılar. Sorcha birini tanıyordu, diğerini hiç görmemişti. Bir meclis üyesi olmak için çok genç görünüyordu. Ayrıca yeni bir üye için öncekinin ölmesi gerekliydi.

"Sorcha." Orion'un uyaran sesiyle dikkatini onlardan ayırdı. Orion'un ilgisini çekmemişlerdi. "Onları korkutacaksın."

Sorcha onun bu sözlerine güldü. "Pek sanmıyorum."

Orion ciddi gibiydi. "Mor Zaya'ya baktığın gibi baktın onlara."

Sorcha, Mor Zaya'dan hoşlanmadığını gizlemiyordu. Mor Zaya da onun hakkındaki görüşlerini kimseden gizlemiyordu, onu İsauria'ya göndermek istediğini herkes biliyordu.

"Birisi yeniydi, kim olduğunu merak ettim."

Orion geleni görmediği için ses etmedi. O sırada Sorcha'ya baktığını fark etti. "Öğreniriz."

Mor Zaya'nın yardımcısı yanlarına geldi. "Seni çağırıyorlar, Sorcha."

"Geliyorum." Orion'a baktı. "Görüşürüz, Orion." Yanıt beklemeden uzaklaştığında Orion ona bakıyor ve aklından geçenleri gizlemek için elinden geleni yapıyordu. Buraya geldiğinden beri bunun için uğraşıyordu.

Sorcha'ya değer veriyordu. Onun teyzesinin ölümünde etkili olmuştu, Sorcha'nın şu anda Cadılar Meclisi'yle yüzleşmesine sebep olmuştu. Tüm bunları ona anlatmak istiyordu ama o an zamanı değildi. Sorcha onu anlar mıydı? Mesele bu değildi. Orion iki sene önce gördüğü genç kızdan pek çok şey almıştı. Onu Lucian'ın elinden kurtarıp buraya getirme sebebi klanda güvende olabileceğini sandığındandı.

Sorcha onun bir şeyler gizlediğini biliyor ama üstüne düşmüyordu. Dokuz cadının karşısına geçtiğinde endişesini göz ardı etti, güçlerine yaptığı gibi endişesini ve korkularını hayali beyaz kuzgununa verip oradan uzaklaştırdı. Kimseden teklif beklemeden masadaki boş sandalyeye oturdu. Önce Mor Zaya'ya ardından diğer meclis üyelerine baktı. Dirseğini masaya dayayıp elini çenesine götürdü. "Şimdi ne olacak? Hiçbir şey olmamış gibi mi yapacağız?"

Mor Zaya onun tam karşısında oturuyordu. Sorcha'nın sakin ve umursamaz tavırları onu kızdırmış gibiydi. Son yıllarda siyah saçları daha çok grileşmişti. Koyu gözlerinin çevresinde birkaç kırışık fark ediliyordu. Lisauria ve Ragna için o bu klanın lideriydi. Ancak onun liderliği bu klanda yaşayanlar için göreceliydi, yalnızca bir sözcüydü ve klanı yöneten meclisin seçilmiş lideriydi. Kuzgun Klanı hakkındaki kararları tek başına veremezdi. "Keşke hiçbir şey olmamış gibi yapabilsek. İki muhafız öldürüldü, Lucian büyüyle uyutuldu, askerleri senin kim olduğunu çok yakında imparatora iletecek. Bu konuda Kral Vladimir ve benim yapabilecek hiçbir şeyimiz yok."

Sorcha gülümsedi. "Sonuç olarak hiçbir şey olmamış gibi yapacağız. Lucian her nasılsa benim Beyaz Kuzgun olduğumdan emindi. Sadece yapabileceklerimin birazını görmüş oldular. Bir şey yapmamış olsam şu an Ragna'da olurdum."

"Asıl sorgulamamız gereken senden nasıl emin olduğu olmalı. Lisauria'ya senin için geldi. Bunu nasıl öğrendi?" dedi Meera. Kalista'nın yakın arkadaşlarından biriydi ve Sorcha ona güvenirdi. "Kendini gizlemek için elinden geleni yaptığına eminim."

"Klandan kaçmasa daha fazlasını yapabilirdi. Lucian'ı daha iyi ikna edebilirdi." diye karşı çıktı Aretha. Yaşlı cadılardan biriydi. "Bunun bir cezası olmalı."

"Bir karar verdiniz sanıyordum." dedi Sorcha. "Beni buraya bunun için çağırmadınız mı?"

"Kendinden fazla eminsin çocuğum." dedi Mor Zaya.

Sorcha onlara her şeyi anlatmamıştı, birkaç şeyi sonraya saklamıştı. "Valga'da birkaç gerçek öğrendim. Sizin ve Kalista'nın benden gizlediğiniz gerçekler. Mora'nın soyundan geldiğimi artık biliyorum. Mora Ana bana burasının güvenli olacağını söylemişti. Beni korumaya çalışacağınızdan emindi."

Birkaç cadının şaşırdığını hissetti. Meclis üyeleri gerçeği bilseler de direkt olarak Mora'dan haber alacaklarını bilmiyorlardı.

Mor Zaya biraz yumuşar gibi oldu. "Mora Ana haklı. Seni her daim koruyacağız. Fakat kaçmanın, kendini ve bizi tehlikeye atmanın bir karşılığı olacak."

Sorcha o konuştuğunda hissettiklerini umursamamaya çalıştı. Gerçeği söylemiyordu. Onu korumayacaktı. "Söyleyin o halde."

"Bu konuda henüz bir karara varmadık." diye araya girdi Meera. "Oy çokluğu sağlanmadı."

Mor Zaya konuşmamak için dişini sıktı. Sorcha onun her davranışını izliyor, neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Asla bir sonuca varamıyordu, engelleniyor gibiydi. Dışarıdan bakıldığında onun korumasından kaçan Sorcha'ya yaptığının bir sonucu olacağını göstermek istiyor gibiydi. Gerçek bu değildi.

Mor Zaya kısa süren sessizliğin ardından konuştu. "Oy birliğiyle karar aldığımız bir konu var, Meera. Sen de bizimle hemfikirsin. Sorcha bu klandan tek başına ve bizden habersiz ayrılmayacak."

Sorcha itiraz etmedi. Mor Zaya istediğini almış gibi görünüyordu. "Toplantı bitti, meclis dağılabilir."

Altı cadı bir şey demeden ayrıldı. Meera onların ardından çıkarken elini Sorcha'nın omzuna koydu. "Akşam yanına geleceğim."

Geriye Sorcha, Mor Zaya ve adını bilmediği meclis üyesi kaldı. Mor Zaya ayrılmadan önce kızgınlığını dile getirdi. "Beyaz Kuzgun olmayı hak etmiyorsun. Bencil ve kibirlisin. Umarım Mora Ana'nın bir bildiği vardır."

Sorcha onun yüzüne bile bakmadı. Belki de haklıydı ama artık umurunda değildi.

Cadılar Meclisi'nin yeni üyesi gülümseyerek ona elini uzattı. Pelerinin başlığını çıkarmıştı. Dalgalı kahverengi saçları ve Sorcha'nın tanıdığı cadıların aksine güneşte yanan teni ortaya çıkmıştı. Kahverengi gözleri de buradaki pek çok cadının aksine soğuk değil sıcaktı. "Bizi tanıştıran olmadı. Ben Morena Karina."

Sorcha onun elini sıktı. "Tanıştığımıza sevindim, Karina. Seni buralarda daha önce görmedim, aynı soydan olduğumuzu öğrendiğime göre sebebini sorabilir miyim?"

"Elbette. Arkadaşın Orion gibi bir melezim. O yarı vyla, bense yarı insan. Klanda büyümedim. Birkaç güne zaten kurt cadıları geldiğinde görüşeceğiz. Sonrasında yeniden görüşmeyi çok isterim. Birbirimize anlatacak çok şeyimiz olmalı."

Sorcha ona gülümsedi. "Bunu çok isterim, Karina. Görüşmek üzere." Onun yanından ayrıldı. Eve vardığında Orion onu bekliyordu. Ona mecliste olanları kısaca anlattıktan sonra Karina'yı sordu.

Orion biraz düşünüp yanıt verdi. "İsmini daha önce duymadım."

"Yarı insan. Benim gibi Morena adını taşıyor. Bizim gibi Morgana'nın soyundan geliyor olabilir."

Orion pek umursamadı. Morena adını taşıyan cadılar onu tanıyor olabilirdi. Asıl merak ettiği konu başkaydı. "Klandan çıkmanı yasakladılar. Burada güvende olabileceğini düşündüğümüz için geldik ama artık güvende olduğuna emin değilim. Tehlikede olduğunu hissediyor musun?"

Sorcha bu konuda kararsızdı. "Mor Zaya benim bencil ve kibirli olduğumu düşünüyor. Haksız da sayılmaz. Bana ceza vermek istiyor. Ne olacağından emin değilim. Bunun için tehlikede hissediyor olabilirim. Daha fazlası olabilir. Olmayabilir de. Her şey çok bulanık."

"Birkaç gün sonra yeraltına gideceğim. Ne zaman döneceğimi bilmiyorum."

Sorcha onun ne hissettiğini anlayabiliyordu. "Benim için endişelenmene gerek yok, Orion. Burası benim evim. Döndüğünde burada olacağım, gitmem de yasak zaten. Kendimi savunabileceğimi biliyorsun."

"Biliyorum."

"Akşam Meera gelecek. Birkaç sorunu çözmemize yardımcı olabilir. Lucian'ın benim kim olduğumdan nasıl bu kadar emin olduğunu öğrenmek istiyor."

Orion onu başıyla onayladı. "Tüm bunları Ay Tanrıçalarından uzak bir şekilde anlatmaya çalışalım. Yapabilirsek tabi. Mora ve Phaedra'yla olan bağımı, Sidra'nın İsadora'yı eğittiğini kimse bilmemeli."

"Ateş Tanrıçası'nı da onlara ekle."

༻──────✦──────༺

08.07.2022, 16.09

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top